|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Emekdar Üye,Açılış Tarihi: 10 Temmuz 2008 (23:29), Konuya Son Cevap : 10 Temmuz 2008 (23:29). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
10 Temmuz 2008, 23:29 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | İslami Hacc İslami Hacc İSLAMİ HACC Tarihi rivayetler, hac’in üç devreden geçtiginden bahsederler. Tevhit inancinin ilk mabedi, ibadet yeri, merkezi olan Kâbe’yi, ilk insa edenler Hz. Ibrahim (as) ve oglu Hz. Ismail’ (as) dir. Ilk hac edenler, ilk tavaf edenler de onlardir. Yine ilk defa Hz. Ibrahim’dir insanlari Beytullah’i ziyarete çagiran. Allah’ (cc) de bu çagriyi tüm insanlara, tüm çaglara duyurmustur. Insanlar tevhit dinine sirk karistirincaya, Kâbe’nin içini ve çevresini putlarla dolduruncaya kadar geçen sürede yapilan tüm hac ziyaretleri, Ibrahim’i dinin (Islam) adlandirilmasi ile Hanif hacci olarak nitelenecektir. Puta tapicilik ya da sirk kosmak; Allah’tan baska ilah ve rab edinmektir. Yani; Allah’a ait niteliklerin (yaratma, sekil verme, yoktan var etme, kusursuz bir düzen kurma, gaybi bilme, kural koyma, emretme, riziklandirma, koruma, sikintili hallerde karsilik verme, yasatma, her seye bir süre verme, amir ya da memur kilma, zengin ya da fakir yapma, öldürme, hükmüne karsi konulamama… Vs bu nitelikteki isleri yapabilmek için de her seye gücü yetme) isterse bir kisminin veya bir tekinin Allahtan baska varliklarda ( kisi, grup, irk, sirket, marka, servet, ordular, güç, devlet gibi günlük hayattaki somut ve maddi; melekler, peygamberler, tabiat güçleri, seytan, geçmis kahramanlar gibi soyut ve tasarlanmis yaratiklar olsun fark etmeyecektir. Çünkü bunlarin tamami, kendilerine fayda ve zarar bile veremeyecek kadar acizdirler.) oldugunu da kabul etmenin adidir. Iste bu varliklardan her hangi birinde bu niteliklerin var oldugunu kabul etmek ve dolayisi ile ona uygun olarak düsünmek ve davranmak, Allah ile birlikte baskasina da tapmaktir. Tapinma niyeti güdülmese de yapilan islem puta tapiciliktir, sirk kosmaktir. Hz. Ibrahim’den sonra gelen kavimler saf tevhidi ögretiyi bozmuslar; Allah’a tapinmanin yaninda Allah gibi gördükleri varliklara da tapinmaya, kulluk etmeye, ibadet edip teslim olmaya, Allah’a oldugu gibi onlara da itibar etmeye baslamislardi. Dolayisi ile bu devrede ve Mekke’deki cahili toplum zamaninda kutlanan hac da oldugu gibi, putperest hacci olarak nitelenen hacci ifa ediyorlardi. Hz. Muhammed (as) da bu dönemde risalete baslamis, diger zamanlarda kavmine oldugu gibi, hacc zamanlarinda da Kâbe’yi ve putlarini ziyaret gelen Arap topluluklarina tevhidi davette bulunmustu. Bu arada kendisi de Ibrahim’i gelenege en uygun sekilde ama müsriklerle birlikte hacci ifa etmistir. Islami hacc; hicretin dokuzuncu, miladi 630 yilinda emredilmistir. Ali-Imran 97. ayetinde; “… O beyti Allah’in bir hakki olarak (rizasi için) haccetmek (ziyaret), ifasina yol bulabilen insanlara bir borçtur (farzdir). Her kim bunu inkâr edecek (kâfir) olursa (varsin olsun) Allah bütün âlemlerden müstagnidir.” Buyrulmaktaydi. Daha önce Müslümanlarla Mekkeliler arasinda savas hali sürdügü için, Peygamber ve Müslümanlar hacc ve umre ziyaretlerini yapamiyorlardi. Haccin farz kilinmasindan önce, hicri 6. yilda gerçeklesen ve Hudeybiyye anlasmasi ile neticelenen, Peygamberin 1500 arkadasi ile birlikte Medine’den umre niyetiyle çiktigi halde yapilamayan ziyaret girisimini hatirliyoruz. Bakara süresi 196. ayette buyrulan, Haccin ve umrenin tamamlanmasi emri de bu dönemde gelmisti ama anlasma geregi bu ziyaret bir yil sonraya ertelenmisti. O bir yillik süre sonrasi hicri 7. yilda yapilan ziyaret, zilhicceden bir önceki ay olan zilkadeye denk geldigi, sürenin de üç gün ile sinirlandigini hatirlar isek, Müslümanlar hacc için beklemeyecek ve umre ile yetineceklerdi. Bu arada Hudeybiyye anlasmasinin bazi maddeleri müsrikler tarafindan bozulmus, Mekkelilerin Ebu Süfyan araciligi ile yaptiklari girisime ragmen Resülullah anlasmayi yenilememisti. Umre ziyaretinden bir yil sonra, ayni yil Hicri 8, miladi 630 da, Mekke fethedilmis (ramazan ayi), Hevazin savasi yapilmis ve Taif muhasara edilmisti (sevval ayi). Peygamber ve Müslümanlar beklemeden Medine’ye döndükleri için yine hacc edilememis ama bu defa da umre ile yetinilmisti. O sene Mekke’ye vali olarak birakilan Attab’in idaresinde hacc yapilmis fakat yine müsriklerle karisik halde olmustu. Bu hacda tarihçilerin, fetihten sonra müsrik kalmadigini, kavimlerin Müslüman oldugunu dolayisi ile Müslümanlarin digerleri ile karismadan hacc ettigini söylemesi makul degildir. Fetih yilina denk gelen Hacda, ziyarete gelen herkesin sirkten dönüp Müslüman oldugunu kabul etmek zordur. Ayrica, Hz. Ali ile bildirilen emirlerin mahiyeti de (veda haccindan bir evvel, hicri 9. yil) bunu kanitlamaktadir. Rivayetler, muhtemelen Kâbe’nin putlardan temizlenmesi olayinin böylece yanlis yorumlanmasindan hareketle degerlendirilmesini dogurmus olabilir. Hz. Ibrahim ve Hz. Ismail’den bu yana, kameri aylardan dört tanesi (Zilkade, Zilhicce, Muharrem ve Recep) haram aylar sayiliyor ve buna saygi gösteriliyordu. Bu aylarda Araplar savasi, talani, cinayeti, baskini, adam kaçirmayi vs birakiyorlar, güvenli seyahate çikiyorlardi. Mal ve can emniyetine hürmet edilen bu aylar ayni zamanda hac günlerini de kapsiyordu. Günes yili ile kameri yil arasindaki on bir günlük fark, hac günlerini yilin her mevsimine yayiyor ama bu durum kâh yazin sicagina kâh kisin soguguna denk geldigi için Kâbe’nin ziyaretçi sayisini da azaltiyordu. Bu durum tabii olarak Mekkelilerin hosuna gitmiyordu. Bunun için haram aylar hep belli mevsimlere denk getirilir, hac ayi da hâsilatin en yogun toplandigi günlere göre ayarlanirdi (her üç yilda bir toplanilir, her yila bir ay eklemesi ile yil on üç aya çikartilirdi-nesi). Böylece her kavim hem kalabalik katilim saglar hem de panayirlarda alis veris yapip güven içinde dönerlerdi. Bu yapilirdi ama haram aylar da helal kilinmis olurdu. Müsriklerin nesi olayini Kur’an tevbe süresi 37.ayeti ile hem kinamis hem de ortadan kaldirmistir. Sonuç olarak gerçek hac ayi, her otuz üç yilda bir mecburen ama kendiliginden gerçeklesmis olurdu. Rivayetler, H.10. yilda yapilan haccin (veda hacci), gerçege denk gelen zilhicce de oldugunu söylemektedir. Resülullah Tebük seferi dönüsünde, hicri 9. yili hac mevsiminde, zilkade ayinda (nesi dolayisi ile denk gelen zilhicce’de), Hz. Ebu Bekir’i hac emiri tayin ederek, yaklasik üç yüz kadar Müslüman ile birlikte hacca gönderdi. Böylece ilk Islami hac o sene yapilabilmisti denebilir. Ancak Peygamberin kendisinin bu yilda hacca neden gitmedigi sorusu önemlidir… Kafile çiktiktan bir süre sonra, yapilmis olan anlasmalar hakkinda bazi hükümleri bildiren Tevbe süresinin bas tarafi nazil olmustu. Bu maddelerin ilan edilmesi gerekiyordu. Arap geleneklerine göre; bir anlasma yapilir ya da bozulurken taraf kavimlerin reisleri ya bizzat bulunur ya da onlarin adina akrabalardan birisi vekâlet ederdi. Bu kural geregi için olsa gerek, peygamber kafilenin ardindan Hz. Ali’yi elçi olarak Mekke’ye yolladi. Görevi, sanildiginin aksine gelen ayetleri sadece Müslümanlara teblig degildi. Eger böyle olsaydi, ziyaret dönüsü beklenebilirdi. Bilakis, ayetlerdeki anlasma hükümlerini, önemine ve aciliyetine binaen, hac günü Arafat’ta insanlara, anlasmali taraflara ilan etmekti. Önemli olan da buydu ve bunun için ayrica bir elçi yollanmisti. Hz. Ali, Hz. Ebu Bekir’e yetistiginde, emir olarak mi, memur olarak mi gönderildigi soruldugunda cevabi, memur olarak gönderildigiydi. O nedenle Arafat gününde bizzat bildirdigi hükümler disinda Ebu Bekir’e tabi olmus ve digerleri gibi onun arkasinda namaz kilmistir. Zilhicce’nin sekizinci günü, Arafat’tan bir gün öncesiydi. Araplar öteden beriden hac için gelmislerdi. Hz. Ebu Bekir Mekke’de bir hutbe okudu. Hac farizasini, rükünlerini anlatti ve ögretti. Kâbe putlardan temizlenmisti ama müsriklerle Müslümanlarin birlikte hac etmeleri, ikili bir ibadet sekli nedeniyle tezat görüntü veriyordu. Zilhiccenin onuncu hac gününde (nahr günü) insanlarin toplandigi cemre-i Akabe de, Hz. Ali bir hutbe okudu: “Ey nas ! Ben size Resülullah tarafindan gönderildim” diye söze basladi ve berae-tevbe süresinin bas tarafindaki ayetleri okudu. Ayetlerin bir kismi söyleydi: “Allah ve Resulünden kendileri ile anlasma yapmis oldugunuz müsriklere bir ihtardir !”, “Siz müsrikler, yeryüzünde dört ay daha güvenle dolasin…” “Hac günü de Allah ve resulünden insanlara bir bildiridir; Allah ve resulü, müsriklerden her ilisigini kesmistir…” “Ey iman edenler! Müsrikler necis insanlardir. Artik bu yildan sonra mescid-i haram’a yaklasmasinlar… “ “Ancak kendileri ile anlasma yaptiginiz müsriklerden anlasmalarina uyan, … sizin aleyhinize baskalarina arka çikmayan… onlarin anlasmalari, süreleri bitinceye kadardir… “ Ayetleri okuduktan sonra veya ayetleri okumadan önce Hz. Ali, su kesin hükümleri madde madde bildirdi: 1- Müminden baska hiç kimse cennete girmeyecektir. 2- Bu yildan sonra hiçbir müsrik Kâbe’ye yaklasmayacaktir. 3- Hiç kimse, Kâbe’yi çiplak tavaf etmeyecektir. 4- Her kimin Resülullah ile yaptigi bir anlasma varsa, süresi bitinceye kadar ona saygi gösterilecektir. Müslümanlarin; müsriklerden beri olmasi, onlardan ayrismasi ve korkmamasi ve bunun da açikça ilan edilmesi demekti bu. Ultimatomdu bu. “Allah’tan baska ilah yok. Birdir, ortagi ve benzeri yoktur. Mülk O’nundur. Hamd O’na yakisir. Yasatir ve öldürür. Her seye kadirdir. Allahtan baska Ilah yoktur, vaadini yerine getirdi, kuluna yardim etti. O’na karsi birlesenleri mahvetti… Bütün itaatimiz ve sevgimiz Allah'adir. Her nimet senden gelir, her sükür sanadir. Bütün saltanat senindir…“ Duasini eden, söyledigine teslim olarak uyan peygamber ve ona itaat eden Müslümanlarin sadakatlerinin karsiligi idi bu. Hz. Ali’nin bildirdigi bu hükümleri dikkatle okudugumuzda, gelinen noktanin ne kadar önemli oldugunu kavrariz. "Lebbeyk" diye baslayarak teslimiyeti yenileyen bu günler, müsriklere karsi nasil durmamiz gerektigini, onlara nasil davranmamiz gerektigini de hatirlatir. Degismeyen kurallar vardir burada. Bir kisiden baslayan davetin, kisa sürede nereye geldigini gösteren canli bir tabloyu da görürüz. Davetin merhaleleri ile gelismeleri bilenlerin bilecegi bu duruma dikkatlice bakmali… Nihai noktaydi burasi, geriye dogru gidip nelerin yapildigini, bu noktaya nasil gelindigini de hatirlamalidir… Bir de bu günlerin nihai noktasina bakalim da cereyan eden zilleti hatirlayalim bu vesile ile; müsriklerin cennete gidecegine dair uydurmalar, sapkin dinlerin de geçerli oldugu, dolayisi ile müsriklerin itibar gördügü gönüller ve beyanlar nereye oturur. Kim hangi dine itibar ediyor, kim kimin adina hükümler koyuyor ve din adina insanlari nasil da aldatiyor, bakmali. Islam’in kurallarini çarpitanlar, Allahtan korkmuyor olmalilar. Öyle ya, Allah’in yaninda külli sey’in kadir olan baskalari da olmali (!). Ya da Allah’tan daha merhametli olanlar olmali ki, necis olan müsriklere de cennette yer açilsin. Onlarla birlik olup yasiyor, ayrismayi düsünmüyoruz ya… Hüseyin Alan - Aralık 2007 / İZMİR |
Konu Sahibi Emekdar Üye 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Hz. Ali ile Fatıma'nın Aç Kalmaları | İslam/Dinler/Mezhepler | Emekdar Üye | 0 | 2412 | 31 Temmuz 2008 02:53 |
Seleme bin el-Ekvâ'nın Hz Peygambere Ölüm Üzerine... | Ölüm-Ahiret-Sırat-Mizan-Kader | Emekdar Üye | 0 | 2278 | 31 Temmuz 2008 02:52 |
Mekke, Savaşılmadan Nasıl Fethedildi? | İslam/Dinler/Mezhepler | Emekdar Üye | 0 | 2697 | 31 Temmuz 2008 02:51 |
Hz. Peygamber'in Hac Esnasındaki Hutbeleri | Hacc-Umre-Kurban | GÖKCEN_AZRA | 1 | 3036 | 31 Temmuz 2008 02:49 |
Bu Mübarek Zat kimdir ?? | Hz.Muhammed(s.a.v) | Mihrinaz | 4 | 2822 | 31 Temmuz 2008 00:27 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Mesih İslami Rap | Boykotrani | İlahiler/Ezgiler | 0 | 23 Mart 2021 23:44 |
İslami Analiz | İslaminesil | Serbest Kürsü | 2 | 15 Aralık 2018 16:39 |
İslami Cihad | vertyucek | Hafta'nın Konusu | 0 | 02 Temmuz 2015 02:08 |
İslami Düğün | f_kryln | Videolar/Slaytlar | 10 | 13 Mayıs 2012 23:21 |
HACC organizasyonunda yer almak isteyen sağlık personeli için yapılan hacc test sınav | MERVE DEMİR | Hacc-Umre-Kurban | 0 | 21 Nisan 2009 19:40 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|