hani bizler sevgi tohumu ekenlerdikya

CaferTayar · 24Haziran 2008, 09:31

hani bizler sevgi tohumu ekenlerdikya

Nasıl Sevgi?

Gelin yoklukta yok olup,
Sevginin yüce göğünde doğalım!
Sevgi,
Mutluluk kaynağı ve bir efendilik derecesidir.
Yokluk batısında batıp
Sevgi mumunu gönülde yakmayanlar,
Kavuşma yoluna yakın olmadıkları gibi,
Yürekleri de sıkıntı, karanlık içerisindedirler.
Yüreklerini açanlar bu yolda
Yüksek bir değer kazanır
Ve gözleri vahdet âlemine açılır.
Gönüllerine sevgiden kapı
Açılmayanların yolları da
Gönülleri gibi karanlıktır.
Çünkü Allah’ı severseniz
o da sizi sever.
Onu sevmeyen
Peygamber’in izinden gidemez.
İçinde sevgi olmayan,
Sözü eyleme dönüştüremez.
İlim okusa da amel etmez.
Allah yolunun böyle kişilerden
Arı olması daha iyidir.
O sevgilinin yüzünü görmek isteyen,
Canda sevgi mumunu yakmalıdır.
Sevgi, Onun yüzünün parlaklığıdır
Bu parlaklık kime ulaşırsa
Doğru yolu bulmuştur.
Sevgi,
Allah’tan gelen bir çekilmedir
Kalbi uyanık olmayanlar
Bu lûtfa mazhar olamazlar.
Ey arkadaş,
Şayet böyle bir cezbeye tutulmuşsan,
Aşk yoluna gir
Varlığını ortadan kaldır!
Mana hazinesi sevgidir
Şekle önem verenler
Başka davalarda bulunanlar
Bunu asla göremezler.
Kalbin hayatı, sevgi nurudur;
Ölümü ise sevgisizliktir.
Sevgisiz insan ölü gibidir.
Can gözünü açan,
Hakikat cevherini kalbe saçan sevgidir.
Sevgisiz insan bir şey başaramaz;
Tıpkı kuru ağaç gibidir.
Sevgi olmadan bir irfan nuru belirmediği gibi
İman da kalbe ışık olmaz.
İnsana ne yapması ve nereye gitmesi
Gerektiğini öğreten sevgidir.
Sevgilinin güzelliği,
Sevenlerin gözünden perdeyi kaldırır.
Ya Rab!
Sevenlerinin yüzünden örtüyü kaldır
Perdelenmek azabından onları koru!
Ya Rab!
Biz acizlerden
Halk içinde belli olmanın zulmetini lütfunla kaldır!
Sevgi ehline yoldaş eyle
Bize de o lûtfun ansızın ulaşsın.
Sevgi nuru gözümüzün tanıdığı olsun
İçimize aşkın safası dolarak
Derdimizi sürekli kılsın.
Eğer sevgi ehline sırdaş olduysan
Pervane gibi yan ve bağırıp çağırma.
Sevgi ehlinin derdiyle dertlendiysen,
Onlarla arkadaş olmuşsan mum gibi yan;
Gözünde dünya olmasın.
Ömrünü sevgi yolunda geçir.
Gönlünde sevgi olmayan
Ne yazık ki bütün ömrünü
Boşa geçirmiş demektir.
Gözünde sevgi olmayanın işi
Allah’ın cemalinden uzak kalmaktır.
Ya Rab!
Gönülde tıpkı Mecnun gibi
Sevgiden bir mum yak;
Gönlüme lûtfundan bir kanca tak ve çek.
Lûtfunla bizi sevgiden sarhoş ve hayran et!
Ey Fettâh!
Canımızda sevgi ateşinden bir kandil yak!
Sevgi derdi, gönlümüzde davul vurup
Bizi Şeyh Şiblî gibi çılgına çevirsin.
Öyle sarhoş etsin ki
Ayılmayalım ve can korkusu ile bayılmayalım.
Mansur’u sevgi sarhoşluğu içinde
Yüz kere assalar da
Ne kana battığımızı duyarız
Ne de derdin kanına doyarız.
Ömrümüz olduğu sürece
Aşk derdiyle yanarız.

Efendim
Sen bizi âşıklarından ayırma!
Asılmak, bizim için dostla buluşmak;
Kesilmek ise sevgiliye ulaşmaktır.
İsterseniz her uzvumu tek tek kesiniz ,
İsterseniz bin kere asınız.
Bizim alnımız açıktır;
Sevgi yolunda hiçbir şeyden kaçmayız.
Sevgi erişince tıpkı şah Edhem gibi
Göze dünya saltanatı görünmez.

Sen sevgi ehlinin yolusun ey Hakikî,
Yokluğun battığı yerde gezin.
Sen daha önce bu halk tarafından bilinmezdin.
Sevgi yolu çok yücedir.
Bu yola girmek iste;
Şahın cemalini görmek iste.
Sevgi neşesi ulaşınca göz görür
Dildeki söz bu sarhoşluk olur.
Gözünle o makamı gördüğünde işitip anlayasın.
Dilimizden şimdi anlayamazsan,
Sağ salim git ve keşf ve ayan âlemine varırsan,
Bu âlemi bir doğan gibi seyret ki “
Kuş Dili” sana malum olsun!
Daha sen Kaf Dağı’na varmamışsın,
Bu saltanatta Süleyman değilsin,
İrfan âleminde dolaşmaz
Kuş dilini de bilmezsin;
Senin merteben henüz
Miskinlikten başka bir şey değildir.
Bu dili anlamak istersen
Bir yola girmen gerekmektedir.
Nasıl sıkıntı olmadan
Dünyayı kazanmak mümkün değilse
Talep olmadan da
Bu dili anlamak mümkün değildir.
Sevgi olmadan
Basiret nuru ve sîret güzelliği olmaz.
Kendisinde sevgi nuru olmayan kimse
Dört ayaklı hayvan gibidir.
Her ne kadar sofu gibi görünürse de
Hayvandan bir farkı yoktur.
Oysa yol ehli için
İki yüzlülük büyük bir ayıptır.
Sevgi âleminde iki yüzlülük,
Kibir, yalan dolan,
Kişisel görüş ve tedbirler olmaz.
Sevinç, keder, akıllılık ve delilik de yoktur.
İki yüzlülük ve kibir gibi vasıflar
Meleklerde cinlerde ve insanlarda olmaz.

Sevgide zaman ve mekân yakınlığı ve uzaklığı
Söz konusu değildir.
Onun vasıfları bu sözlerle anlatılamaz.
Şayet sen bu yolda birine
Dost olur ve sırlara vâkıf olursan
Yüz kere de asılsan sakın bu yoldan dönme.
Kişi bu âlemde olunca
Övünmeyi ve utanmayı unutmuştur.
Erenlerle birlikte olur ve didara âşık olursan,
Gaflet sarhoşluğunu bırakıp can gözünü açarsan
Bu cihana gönül verme,
Çünkü cihana hükmedenler de
Bu cihanı terk etmişlerdir.
Bilenler, her şeyin helâk olacağını bilerek
Buna baş eğmemişlerdir.
Şayet bu dünyadan bir vefa umarsan,
Gözünü yumduğunda gerçeği anlarsın.
Hastalıkta da sağlıkta da bir rahat yoktur.
Hani Süleyman nerede
Çin imparatorları nereye gitti?
Asıl devlet sahipleri
Buradan bağışlanmış olarak gidenlerdir.
Bağışlanmak istersen
Yüzünü toprağa koy,
Can ve gönlünle nura bat
İç huzuruna dal.
Dünya şöhretini ve malını terk et!
Sonunda elinde kalmayacak olan
Bir nesnenin gözünde hayali olmasın.
Bu dünya sana bir şamar vurduğunda
Kemençe gibi inlersin.
Nice canlar hasrette,
Nice gözler yaşlı kalmış
Nice ciğerler dağlanmıştır.
Ecel gözde ne tanıdık kor ne yabancı
Zamanı gelince herkes gibi seni de alıp götürür.
Oysa sen hâlâ neden böyle gaflettesin?
Ölüme hazır mısın?
âhiret yolunda bir azığın var mı

?

CaferTayar · 25Haziran 2008, 09:06

Bir hayal alemindeyim farkında bile olmadan
Gerçeklerin acısı yakarken yüreğimi
Serap mıdır bütün bunlar bilemedim
Kumlarla çökerken kum saatinin içinde Hızır!

Gönül zaman gergefinde gerildiğinden beri
Çaresi dipsiz derinlerin inci-yi pakisiymiş
O bahre dalıp ta çıkaran olmamış bunca zaman
Aşkın pazarında inci aramaktayım Hızır!

Şehvet katreleriyle katlolan zamana inat
Sevginin meyvelerini satmaktayım pazarda
Takasa yanaşmıyor hırsın gözü dönmüşleri
Gözyaşlarımı şefkate havale ediyorum Hızır!

Aşkın pazarında garip ve yabanım
Ne kapı bilirim nede aşk alacak param var
Aşk satılıyor sergilerde görüyorum da
Biliyorum ki zümrüt-ü anka yumurtasıdır derdime çare
Aramakla bulamıyorum yardım eyle Hızır!

Aşk pazarında dolaşmaktayım bu dem
Bir ipim birde baltam var elimde
Bilinmez bir gurbet yalnızlığında
Aç ve çaresizim yardım eyle Hızır!

Ab-ı hayat suyundan içmiştin ya...
O sudan dök hamurumun mayasına
Sırların Hay ufkundan yansıyan ateşi de katarak
Pişir ölümsüzlük fırınında Hızır!

Pişip de tavlanalım marifet tadında
Zillet ve sabır can sızlatıcılığıyla
Kader cilvelerinde gel-git eylerken
Lutfu da hoş kahrı da hoş diyebileyim Hızır!

Bir mum misaliyim âlemin hayal aynasında
Işığım çevremi aydınlatabiliyor belki
Yanarken için için kendimi eritirken
Bir başka muma ışık vermeme yardım eyle Hızır!

Küçük ışıkların cürmü yerel aydınlık oluştursa da
Bir ateş bin ışık olur umudundayım
Yanmanın kanmaya yol verdiği karanlıklardan
Geçir beni aydınlık dünyalara Hızır!

Benliğimdeki benle ben olarak kaldıkça
Sönerek aslıma döneceğim belki de
Maksudum nurun ak aydınlığıdır
Döndür beni ruh sevdalarımın baharına Hızır!

Ateşin hasreti harındandır ya hani
O harla yandır beni tekrar tekrar
Gurbet ellerde yalnız kalmaktansa
Seni kılavuz bilip senle olayım ey Hızır!

Gönül gül bahçelerinde gül dereken
Ömrün mahur gayesine aşkını naat ederdi
Dostu özünde iksir-i muhabbetle hoş olurken
Gül yüzlülerle gül bahçelerinde Hızır!

Yalnızlığın hicranı bilginin yabanında kimsesiz ve sessiz
Gündüzün sukutunda suskun ve sözsüz
Gecelerde can ve canan canlanır ya hani
Açarım gönlümün kapılarını sana Hızır!

Resim çizerim şiirlerden mısra mısra kadere
Kurumuş gözlerin balta girmemiş göz ormanlarında
İlmin sevda suretindeki hüsnünü seyrederken
Gözlerimde fer kesildi yardım eyle Hızır!

varıdatı sır yani

24Haziran 2008, 09:31	Mesaj No:1
CaferTayar Medineweb Sadık Üyesi Durumu: Medine No : 89 Üyelik T.: 21 Ağustos 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj: 555 Konular: 227 Beğenildi:15 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et: Konu Bu Üyemize Aittir!	hani bizler sevgi tohumu ekenlerdikya hani bizler sevgi tohumu ekenlerdikya Nasıl Sevgi? Gelin yoklukta yok olup, Sevginin yüce göğünde doğalım! Sevgi, Mutluluk kaynağı ve bir efendilik derecesidir. Yokluk batısında batıp Sevgi mumunu gönülde yakmayanlar, Kavuşma yoluna yakın olmadıkları gibi, Yürekleri de sıkıntı, karanlık içerisindedirler. Yüreklerini açanlar bu yolda Yüksek bir değer kazanır Ve gözleri vahdet âlemine açılır. Gönüllerine sevgiden kapı Açılmayanların yolları da Gönülleri gibi karanlıktır. Çünkü Allah’ı severseniz o da sizi sever. Onu sevmeyen Peygamber’in izinden gidemez. İçinde sevgi olmayan, Sözü eyleme dönüştüremez. İlim okusa da amel etmez. Allah yolunun böyle kişilerden Arı olması daha iyidir. O sevgilinin yüzünü görmek isteyen, Canda sevgi mumunu yakmalıdır. Sevgi, Onun yüzünün parlaklığıdır Bu parlaklık kime ulaşırsa Doğru yolu bulmuştur. Sevgi, Allah’tan gelen bir çekilmedir Kalbi uyanık olmayanlar Bu lûtfa mazhar olamazlar. Ey arkadaş, Şayet böyle bir cezbeye tutulmuşsan, Aşk yoluna gir Varlığını ortadan kaldır! Mana hazinesi sevgidir Şekle önem verenler Başka davalarda bulunanlar Bunu asla göremezler. Kalbin hayatı, sevgi nurudur; Ölümü ise sevgisizliktir. Sevgisiz insan ölü gibidir. Can gözünü açan, Hakikat cevherini kalbe saçan sevgidir. Sevgisiz insan bir şey başaramaz; Tıpkı kuru ağaç gibidir. Sevgi olmadan bir irfan nuru belirmediği gibi İman da kalbe ışık olmaz. İnsana ne yapması ve nereye gitmesi Gerektiğini öğreten sevgidir. Sevgilinin güzelliği, Sevenlerin gözünden perdeyi kaldırır. Ya Rab! Sevenlerinin yüzünden örtüyü kaldır Perdelenmek azabından onları koru! Ya Rab! Biz acizlerden Halk içinde belli olmanın zulmetini lütfunla kaldır! Sevgi ehline yoldaş eyle Bize de o lûtfun ansızın ulaşsın. Sevgi nuru gözümüzün tanıdığı olsun İçimize aşkın safası dolarak Derdimizi sürekli kılsın. Eğer sevgi ehline sırdaş olduysan Pervane gibi yan ve bağırıp çağırma. Sevgi ehlinin derdiyle dertlendiysen, Onlarla arkadaş olmuşsan mum gibi yan; Gözünde dünya olmasın. Ömrünü sevgi yolunda geçir. Gönlünde sevgi olmayan Ne yazık ki bütün ömrünü Boşa geçirmiş demektir. Gözünde sevgi olmayanın işi Allah’ın cemalinden uzak kalmaktır. Ya Rab! Gönülde tıpkı Mecnun gibi Sevgiden bir mum yak; Gönlüme lûtfundan bir kanca tak ve çek. Lûtfunla bizi sevgiden sarhoş ve hayran et! Ey Fettâh! Canımızda sevgi ateşinden bir kandil yak! Sevgi derdi, gönlümüzde davul vurup Bizi Şeyh Şiblî gibi çılgına çevirsin. Öyle sarhoş etsin ki Ayılmayalım ve can korkusu ile bayılmayalım. Mansur’u sevgi sarhoşluğu içinde Yüz kere assalar da Ne kana battığımızı duyarız Ne de derdin kanına doyarız. Ömrümüz olduğu sürece Aşk derdiyle yanarız. Efendim Sen bizi âşıklarından ayırma! Asılmak, bizim için dostla buluşmak; Kesilmek ise sevgiliye ulaşmaktır. İsterseniz her uzvumu tek tek kesiniz , İsterseniz bin kere asınız. Bizim alnımız açıktır; Sevgi yolunda hiçbir şeyden kaçmayız. Sevgi erişince tıpkı şah Edhem gibi Göze dünya saltanatı görünmez. Sen sevgi ehlinin yolusun ey Hakikî, Yokluğun battığı yerde gezin. Sen daha önce bu halk tarafından bilinmezdin. Sevgi yolu çok yücedir. Bu yola girmek iste; Şahın cemalini görmek iste. Sevgi neşesi ulaşınca göz görür Dildeki söz bu sarhoşluk olur. Gözünle o makamı gördüğünde işitip anlayasın. Dilimizden şimdi anlayamazsan, Sağ salim git ve keşf ve ayan âlemine varırsan, Bu âlemi bir doğan gibi seyret ki “ Kuş Dili” sana malum olsun! Daha sen Kaf Dağı’na varmamışsın, Bu saltanatta Süleyman değilsin, İrfan âleminde dolaşmaz Kuş dilini de bilmezsin; Senin merteben henüz Miskinlikten başka bir şey değildir. Bu dili anlamak istersen Bir yola girmen gerekmektedir. Nasıl sıkıntı olmadan Dünyayı kazanmak mümkün değilse Talep olmadan da Bu dili anlamak mümkün değildir. Sevgi olmadan Basiret nuru ve sîret güzelliği olmaz. Kendisinde sevgi nuru olmayan kimse Dört ayaklı hayvan gibidir. Her ne kadar sofu gibi görünürse de Hayvandan bir farkı yoktur. Oysa yol ehli için İki yüzlülük büyük bir ayıptır. Sevgi âleminde iki yüzlülük, Kibir, yalan dolan, Kişisel görüş ve tedbirler olmaz. Sevinç, keder, akıllılık ve delilik de yoktur. İki yüzlülük ve kibir gibi vasıflar Meleklerde cinlerde ve insanlarda olmaz. Sevgide zaman ve mekân yakınlığı ve uzaklığı Söz konusu değildir. Onun vasıfları bu sözlerle anlatılamaz. Şayet sen bu yolda birine Dost olur ve sırlara vâkıf olursan Yüz kere de asılsan sakın bu yoldan dönme. Kişi bu âlemde olunca Övünmeyi ve utanmayı unutmuştur. Erenlerle birlikte olur ve didara âşık olursan, Gaflet sarhoşluğunu bırakıp can gözünü açarsan Bu cihana gönül verme, Çünkü cihana hükmedenler de Bu cihanı terk etmişlerdir. Bilenler, her şeyin helâk olacağını bilerek Buna baş eğmemişlerdir. Şayet bu dünyadan bir vefa umarsan, Gözünü yumduğunda gerçeği anlarsın. Hastalıkta da sağlıkta da bir rahat yoktur. Hani Süleyman nerede Çin imparatorları nereye gitti? Asıl devlet sahipleri Buradan bağışlanmış olarak gidenlerdir. Bağışlanmak istersen Yüzünü toprağa koy, Can ve gönlünle nura bat İç huzuruna dal. Dünya şöhretini ve malını terk et! Sonunda elinde kalmayacak olan Bir nesnenin gözünde hayali olmasın. Bu dünya sana bir şamar vurduğunda Kemençe gibi inlersin. Nice canlar hasrette, Nice gözler yaşlı kalmış Nice ciğerler dağlanmıştır. Ecel gözde ne tanıdık kor ne yabancı Zamanı gelince herkes gibi seni de alıp götürür. Oysa sen hâlâ neden böyle gaflettesin? Ölüme hazır mısın? âhiret yolunda bir azığın var mı ? Konuyu Bu Sitelerde Paylaş Twitter Face'de paylaş

Konu Sahibi CaferTayar 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu	Forum	Son Mesaj Yazan	Cevaplar	Okunma	Son Mesaj Tarihi
Hacet kapısın tıklarken	Şiirler ve Şairler	CaferTayar	0	2035	13 Eylül 2008 11:34
geçmiş zaman aynası	Şiirler ve Şairler	CaferTayar	0	2141	13 Eylül 2008 11:29
Cuma Günü Selevat Getirmenin Önemi:	Dua Bölümü	Seyyid	1	2490	12 Eylül 2008 12:39
rahmet katrelerinde bir cuma soluğunda dua	Dua Bölümü	CaferTayar	0	2366	12 Eylül 2008 12:31
Hayat ve kulluğumuz açısından Ramazan	Cuma-Bayram-Kandiller	CaferTayar	0	2049	06 Eylül 2008 13:07

25Haziran 2008, 09:06	Mesaj No:2
CaferTayar Medineweb Sadık Üyesi Durumu: Medine No : 89 Üyelik T.: 21 Ağustos 2007 Arkadaşları:0 Cinsiyet: Mesaj: 555 Konular: 227 Beğenildi:15 Beğendi:0 Takdirleri:10 Takdir Et: Konu Bu Üyemize Aittir!	Cvp: hani bizlersevgi tohumu ekenlerdikya** Bir hayal alemindeyim farkında bile olmadan Gerçeklerin acısı yakarken yüreğimi Serap mıdır bütün bunlar bilemedim Kumlarla çökerken kum saatinin içinde Hızır! Gönül zaman gergefinde gerildiğinden beri Çaresi dipsiz derinlerin inci-yi pakisiymiş O bahre dalıp ta çıkaran olmamış bunca zaman Aşkın pazarında inci aramaktayım Hızır! Şehvet katreleriyle katlolan zamana inat Sevginin meyvelerini satmaktayım pazarda Takasa yanaşmıyor hırsın gözü dönmüşleri Gözyaşlarımı şefkate havale ediyorum Hızır! Aşkın pazarında garip ve yabanım Ne kapı bilirim nede aşk alacak param var Aşk satılıyor sergilerde görüyorum da Biliyorum ki zümrüt-ü anka yumurtasıdır derdime çare Aramakla bulamıyorum yardım eyle Hızır! Aşk pazarında dolaşmaktayım bu dem Bir ipim birde baltam var elimde Bilinmez bir gurbet yalnızlığında Aç ve çaresizim yardım eyle Hızır! Ab-ı hayat suyundan içmiştin ya... O sudan dök hamurumun mayasına Sırların Hay ufkundan yansıyan ateşi de katarak Pişir ölümsüzlük fırınında Hızır! Pişip de tavlanalım marifet tadında Zillet ve sabır can sızlatıcılığıyla Kader cilvelerinde gel-git eylerken Lutfu da hoş kahrı da hoş diyebileyim Hızır! Bir mum misaliyim âlemin hayal aynasında Işığım çevremi aydınlatabiliyor belki Yanarken için için kendimi eritirken Bir başka muma ışık vermeme yardım eyle Hızır! Küçük ışıkların cürmü yerel aydınlık oluştursa da Bir ateş bin ışık olur umudundayım Yanmanın kanmaya yol verdiği karanlıklardan Geçir beni aydınlık dünyalara Hızır! Benliğimdeki benle ben olarak kaldıkça Sönerek aslıma döneceğim belki de Maksudum nurun ak aydınlığıdır Döndür beni ruh sevdalarımın baharına Hızır! Ateşin hasreti harındandır ya hani O harla yandır beni tekrar tekrar Gurbet ellerde yalnız kalmaktansa Seni kılavuz bilip senle olayım ey Hızır! Gönül gül bahçelerinde gül dereken Ömrün mahur gayesine aşkını naat ederdi Dostu özünde iksir-i muhabbetle hoş olurken Gül yüzlülerle gül bahçelerinde Hızır! Yalnızlığın hicranı bilginin yabanında kimsesiz ve sessiz Gündüzün sukutunda suskun ve sözsüz Gecelerde can ve canan canlanır ya hani Açarım gönlümün kapılarını sana Hızır! Resim çizerim şiirlerden mısra mısra kadere Kurumuş gözlerin balta girmemiş göz ormanlarında İlmin sevda suretindeki hüsnünü seyrederken Gözlerimde fer kesildi yardım eyle Hızır! varıdatı sır yani Konuyu Bu Sitelerde Paylaş Twitter Face'de paylaş

Benzer Konular
Konu Başlıkları	Konuyu Başlatan	Medineweb Ana Kategoriler	Cevaplar	Son Mesajlar
Hani Sonbahar Sarıydı!	Mihrinaz	Mihrinaz/Kişisel	6	12 Aralık 2024 18:22
Hani ya bazen-Ebu Eymen	Sükutu-Ezber	İlahiler/Ezgiler	3	27 Temmuz 2023 18:33
Bir Dönem Bizler	Nebevi Sevda	MultiMedya-İzleme Vb	3	08 Aralık 2019 20:05
Bu Tohumu Siz Ekebelirmisiniz ?	Esadullah	Serbest Kürsü	1	23 Nisan 2019 18:36
Ümmü Hânî (r.a) Hayatı	KuM TaNeSi	Ashab-Kiram(r.a)	0	23 Mart 2009 11:49

.::.Bir Ayet-Kerime .::.	.::.Bir Hadis-i Şerif .::.	.::.Bir Vecize .::.

Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)