|
Konu Kimliği: Konu Sahibi KuM TaNeSi,Açılış Tarihi: 10Haziran 2009 (10:40), Konuya Son Cevap : 10Haziran 2009 (10:40). Konuya 0 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
10Haziran 2009, 10:40 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 5998 Üyelik T.:
02 Ocak 2009 | Biz Türkler iyi İngilizce konuşuruz! Biz Türkler iyi İngilizce konuşuruz! Gülerek Okuyacağınız Bir Yazı.... Biz Türkler iyi İngilizce konuşuruz! ESAT GÜRBÜZ Bir müddet yurtdışında özellikle de Batı ülkelerinde kalıp Türkiye’ye döndüğünüzde zor durumda kaldığınız anlar olur. İstanbul’da araba kullanırken dönerli bir kavşağa girmek için beklemeye başladığımda yanımdaki arkadaşımın “Hocam ne diye bekliyorsun?” sorusuna saf bir şekilde “Kurala göre önce kavşağa girmiş olanlar geçer sonra yol müsait olursa biz de gireriz.” şeklinde cevap vermiştim. “Burnunu uzatmazsan daha çok bekleriz burada!” ikazı üzerine birden genlerime işlemiş olan bütün eski özelliklerim yeniden canlanmış “doğru ya” diyerek arabanın burnunu uzatmıştım. Bu mantığı bir Amerikalıya anlatmanız çok zordur. Öncelikle “burun uzatma” kavramını izah etmeniz gerekir ki bu bile anlatma sevdanızdan vazgeçmeniz için yeterlidir. Neyseki bendeniz iki ülke arasında gide gele alıştım havaalanına iner inmez 2 dakika içinde Türkiye moduna geçiyorum. Arkadaşlarımı gıcık etmek için klasik “kaç mil yolumuz kaldı?” veya “siz Türkler nasıl derler?” gibisinden sorular da sormuyorum. Aslında gariplikler sadece Türkiye’ye gelince olmuyor. Belki çok daha fazlası ve ilginci Türkiye’den Amerika’ya gelindiğinde yaşanıyor. Nev-i şahsına münhasır bir millet olduğumuz kesin. Her meseleye “pratik çözümler bulma” alışkanlığımız herhangi bir makineyi çalıştırmak veya kurulması gereken en basit eşyayı bile kurmak için kitabına bakmak yerine deneme-yanılma metodunu tercih etmemiz gelişinin 3. gününde “tamam abi ben bu ülkeyi çözdüm” türü yaklaşımlarımız ve hepsinden kötüsü “abi adamlar markette en basit para geri verme işini bile makine ile hesaplıyorlar hiç kafası çalışmıyor bunların” gibi çıkarımlarımız başımıza olmadık işler açabiliyor. Yarım İngilizcesi bile yokken hemen her gelen vatandaşımız “benim biraz İngilizcem var aslında konuşulanları anlıyorum da konuşamıyorum” ya da “benim gramerim çok iyi de kelime hazinem yetersiz” düşüncesindedir. Bunu diyenlerin çoğu ilk geldiğim zamanlar benim bulduğum “anlamadığın kısa olan sorulara yes uzun sorulara no cevabı ver” gibi bir çözüme de sahip değildirler. Böyle bir durumda cevabınız yanlış ise muhatabınızın gözleri şaşkınlıkla açılır ve siz hemen “sory” diye başlayan bir cümle kurup tam tersi cevabı verirsiniz. Şoförlüğü ile meşhur bir abimizin kırmızı ışıkta beklerken karşıda yazan tabelayı okuyup anlamaya çalışarak yaptığı İngilizce pratik uygulaması yeşil yandığında devam etmiş. Arkadakilerin kornası üzerine uyanıp kavşakta dönerken nereden çıktığı belli olmayan polislerden biri kenara çektirmiş. Polisin İngilizce olarak “Niye beklediniz?” sorusunu çat pat anlayan abimiz doğru cevabı vermiş: “Düşünüyordum.” Cevabın garipliği yanında aksanı da fark eden polis “Nerelesiniz?” diye sormuş. Cevabın İngilizcesi “I am from Turkey” olacak iken abimiz yanlışlıkla “I am Turkey” (Ben hindiyim) cevabını vermiş. Bunun üzerine kahkahayı basan polis “Şimdi anlaşıldı ne diye düşündüğünüz.” derken bir yandan da cezayı kesmeden abimizi bırakmış. Bir ara söylenen bir şeyi anlamayınca kendi kendime hayıflanıp yeni ifadesi ile “kasmışken” uzun süredir ABD’de bulunan ve sırf pizza dağıtma işinden ev bile satın alacak hale gelen bir dost “Abi ne üzülüyorsun anlamadın diye ben geldiğimde ilk birkaç ay ‘what’s up?’ (ne var ne yok) dediklerinde hep yukarıda ne var ki diye tavana bakardım.” demişti. Bir Türkiye seyahatinde misafir ettiği yabancı arkadaşına bir meseleyi anlatırken “horoz”un İngilizcesini hatırlamayınca “chicken boy” diye anlatmaya kalkışan arkadaşımızın hali ise unutulmazdı. En komik hadiselerden biri de benim başıma gelmişti. Şehre yeni gelmiş dört bayan öğrenciyi havaalanından alıp ufak bir şehir turu yaptırdıktan sonra vakit geçmek üzere olduğundan camiye girmiştim. Namazdan sonra yanıma yaklaşan bir ihtiyar “eve gitmek için parası olmadığını” söyleyerek yardım istedi. Ben de bir yandan cebimi yoklarken bir yandan da aslında kendisini evine de bırakmak istediğimi ama yanımda dört bayan olduğu için arabanın dolu olduğunu söylemeye çalıştım. Durumu izah ederken “I am with four ladies” diyeceğime “I have four ladies” deyince amcamın gözleri faltaşı gibi açılmış daha da beteri “Oh anladım asıl senin yardıma ihtiyacın var.” diyerek yanımdan uzaklaşmıştı. İngilizcemiz süper vesselam. gezginabi@zaman.com.tr |
Konu Sahibi KuM TaNeSi 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
41.Haftanın Misafiri Belgin | Hafta'nın Misafiri | Belgin | 37 | 15182 | 04 Ekim 2009 16:49 |
Neden Su içmeliyiz(46 sebep) | Tıbb-ı Nebevi ve Alternatif Tıp Bilgileri | su damlası | 6 | 3687 | 04 Ekim 2009 12:50 |
Yokluğuna Alıştırma... | Şiirler ve Şairler | KARAKÖSE | 1 | 3021 | 04 Ekim 2009 12:45 |
Kırgınım Sana /medineweb | Şiirler ve Şairler | su damlası | 8 | 3300 | 02 Ekim 2009 19:49 |
google amcam düzeltir işi bilir herşeyi =) | Resim/Karikatür | Esma_Nur | 2 | 2774 | 02 Ekim 2009 11:25 |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
İngilizce seviyem | Kara Kartal | Komik Paylaşımlar | 2 | 02 Şubat 2023 13:00 |
Osmanlı (Türkler Geliyor) İslamirap | Boykotrani | İlahiler/Ezgiler | 0 | 23 Mart 2021 23:53 |
Türkler Geldi | nurşen35 | Gündem/ Manşetler | 2 | 13 Ekim 2019 17:59 |
Hafıza Teknikleriyle İngilizce Öğrenimi | Allahın kulu_ | Programlar//İstekler | 0 | 13 Ocak 2015 19:38 |
Türkler'de Çanakkale Ruhu | YaŞuHa | Muhtelif Konular | 0 | 28 Ekim 2013 20:19 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|