|
Konu Kimliği: Konu Sahibi BEDİİ HAMİT,Açılış Tarihi: 29 Kasım 2010 (18:03), Konuya Son Cevap : 13 Ocak 2011 (03:26). Konuya 27 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
29 Kasım 2010, 18:03 | Mesaj No:1 |
Peygamberin şefaati var mıdır ? Peygamberin şefaati var mıdır ? Peygamberin şefaati yok diyen bir islami grup var ki, dayandıkları ayet Bakara 48 Öyle bir günden sakının ki, o gün hiç kimse başkasının yerine birşey ödeyemez, kimseden şefaat kabul edilmez, hiç kimseden fidye alınmaz, hem onlara yardım da edilmez. Bir tek ayete bakarak Hüküm verilebilir mi ? Bu ayeti tefsir eden, bu ayetin açıklayıcısı başka ayetler yok mudur ? Derler ki, Tek Şefaat merci Allahın kendisidir. Başkası yoktur. 39/43- Yoksa Allah’tan başka şefaatçiler mi edindiler? De ki: “Hiçbir şeye güçleri yetmese ve düşünemiyor olsalar da mı?” 39/44- De ki: “Şefaat tümüyle Allah’a aittir. Göklerin ve yerin hükümranlığı O’nundur. Sonra yalnız O’na döndürüleceksiniz.” Elbetteki Tek şefaat merci Allahın kendisidir. Şefaat tümüyle Allah’a aittir. Allahtan başka şefaat edici yoktur. Ancak Şefaat edici Allah ise , İzni ile şefaat ettirende Allahtır. Sünetullah gereği Allah kendi şefaati için vasıtalar kullanır. Bu vasıtalar ile kullarına şefaat eder. Bu vasıtalardan biri de en çok sevdiği kul olan, Alemlere rahmet olarak gönderilen sevgili Hz muhammede ( as ) peygamberimizdir. devamı var.
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | |
Konu Sahibi BEDİİ HAMİT 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Allahın indirdiği ile hükmetmeyenler.... | Makale ve Köşe Yazıları | yetersiz | 2 | 2380 | 07 Şubat 2011 16:39 |
Hz Yusufun Firavunu Kafir değildi. | Makale ve Köşe Yazıları | kamer34 | 37 | 19547 | 24 Ocak 2011 17:30 |
Tagut düzende oy kullanmak şirk midir ? | Makale ve Köşe Yazıları | hiranur86 | 102 | 46178 | 12 Ocak 2011 14:33 |
Zerre kadar iyilik ve kötülük görülmesi | Makale ve Köşe Yazıları | talibetün | 16 | 8371 | 27 Aralık 2010 17:53 |
Bela ve musibetlerin, günahlara kefaret olması | Makale ve Köşe Yazıları | Mihrinaz | 16 | 9864 | 16 Aralık 2010 01:51 |
30 Kasım 2010, 14:43 | Mesaj No:2 | |
Alıntı:
ZÜMER 44 : De ki: «Şefaatin tamamı Allah’a aittir. Çünkü göklerin ve yerin mülk ve hâkimiyeti de O’nundur. Sonunda da O’nun huzuruna götürülecek, O’na hesap vereceksiniz.» Rablerinin huzurunda toplanacaklarından korkanları Kur’an’la uyar. Onlar için ALLAH’tan başka ne bir dost, ne de bir şefaatçi vardır. ..” [En’am 51 ) Mutlak anlamda şefaatin tamamı Allah’a aittir. Allah Zatına ait olan bu yetkisini hiçbir kişi ya da yarattığı ile paylaşmaz. Allah ahiret gününde kendisine ait olan şefaat yetkisini ( AF YETKİSİNİ ) kimselerle paylaşmaz. Eğer böyle olursa İLAHLIK YETKİSİNİ PAYLAŞMIŞ OLUR Kİ, haşa bu mümkün değildir. Ne ilahlık yetkisini ,ne şefaat yetkisini kimseye devretmez ve paylaşmaz da . Allah şefaat yetkisini kimseyle paylaşmaz ve kimseye de devretmez. Ancak KENDİSİNE YAPILAN ŞEFAAT DUALARINI KABUL ETMEK İLE ŞEFAAT YETKİSİNİ PAYLAŞMAK AYNI ŞEYLER DEĞİLDİR. İzni olmadan huzurunda şefaat edecek olan kimdir ? (Bakara suresi 155. ayet.) MERYEM 87: Rahmân’ın katında söz almış olanlardan başkaları şefaat hakkına sahip olmayacaklardır. Demek ki, O gün Rahmân olan Allah'ın nezdinde söz ve izin alandan başkalarının şefat edemeyecektir. Şefâata güçleri yetmeyecektir. Ve Allahtan izinsiz hiç kimsenin o gün şefaat yetkisi ve gücü olmaz. Ancak ve ancak Sadece Allah katında söz almış olanlar şefaat imkanı bulabilir. O'nun izni olmadan hiç kimse şefaat edemeyecek. Bunu biliyoruz. Peki izin verdikleri kimlerdir, kimler olabiilir ? ZUHRUF-86: O’nu bırakıp taptıkları şeyler şefaat edemezler. Ancak bilerek hakka şâhitlik edenler şefaat edebilirler. TAHA 109: O gün şefaat faide vermez, ancak Rahmân kime izin verirse ve kim için söylemeğe razı olursa o müstesna. Cenneti hak edenlere şefaat ediliyor. Cenneti hak edenlerin derecelerinin artması için de şefaat ediliyor. Allahın Özünden, sözünden razı olduğu kulları için ENBİYA 28: Allah, onların önlerindekini de arkalarındakini de (yaptıklarını da yapacaklarını da) bilir. Onlar, O’nun razı olduğu kimselerden başkasına şefaat etmezler ve hepsi O’nun korkusuyla titrerler. Yani şefaat edecek olanlar ancak Allah'ın rıza göstereceği kimseler için şefaat ederler; SEBE 23: O'nun katında, bizzat kendisinin izin verdiği kimseden başkasının şefaatı/kendisinin izin verdiği kimseden başkası için şefaat yarar sağlamaz. ...... YALNIZ SANA İBADET EDER VE YALNIZ SENDEN YARDIM DİLERİZ...... Ayeti gereği şefati yalnız allahtan dilemeliyiz sadece ondan beklemeliyiz. Çünkü bize yardım edecek, şefaat edecek ve ettirecek de yalnız Allahın kendisidir. (Onlar, Onun [Allah’ın] rızasına kavuşmuş olandan başkasına şefaat etmezler.) [Enbiya 28] (Şefaat yetkisine sahip olanlar bile, ancak Allah’ın razı olduğu kimselere şefaat edebilirler.) Sadece Allah’ın dilediği ve razı olduğu kimselere şefaat etmesi için izin verilen, göklerde nice melekler vardır. [Necm 26] (Demek ki melekler de ancak, Allah’ın razı olduklarına şefaat edebiliyor, Allahü razı olmadığı kullar için onlara şefaat yoktur, kimse de şefaat edemez.) " ...İzni olmaksızın O'nun katında şefaatte bulunacak kimdir? " Bakara 255 "Bu, peygamberlerin, meleklerin vs. Allah'tan şefaat dilerak O'nu bağışlamaya zorlayacaklarını sanan kimselerin yanlış fikirlerini reddederler. Bu tür kimseler, yaratıklarının hiçbirinin, değil O'nu bağışlamaya zorlamak, O'nun önünde duramayacağı ve ona izin verilmedikçe şefaat edemeyeceği konusunda uyarılmaktadırlar. (Yunus 3:... O'nun izni olmadıktan sonra (olmadıkça) bir şefaatçi yoktur. ) Evrenin Hakimi'nin izni olmaksızın hiçbir peygamber, hiçbir melek ve hiçbir aziz (velî) O'nun önünde bir tek söz bile söyleyemeyemez MAHKEME-İ KÜBRÂ’DA İLTİMAS OLUR MU? OLMAZ. ŞEFAAT Cenneti hak etmeyene bir başkasının aracılığı ile cennette girmesi için bir iltimas bir torpil olabilir mi ? ŞEFAAT Cenneti hak etmeyene bir başkasının aracılığı ile cennete girmesi için bir iltimas bir torpil değildir "Şefaat fayda sağlamayacaktır, kendisine izin verilenden başkasına/başkası İÇİN..." KULLARINDAN MÜMİN OLANLARA yaptıkları günahlardan pişman olup tevbe dileyenlere ve kendilerini düzeltenlere günahlarının affı için ŞEFAAT fayda sağlayacaktır. Şefaat ya resullah sözü caiz olan doğru olan söz müdür ? “De ki: Allah’ın dilemesi dışında ben kendime bile bir fayda ve zarar verecek durumda değilim.” (A’raf 7/188) Peygamber’imiz (sav)”Kızım Fatıma! Babam peygamber diye güvenme,sana faydam dokunmaz.” demiştir. Tüm bunlardan sonra Peygamber’imizin (sav) şefaat etmek için izin aldığını farz etsek bu durumda O’nun şefaat edeceği insanlar için Allah’ın izin vermesi ve razı olması gerekiyor.( Ayetleri yazmıştım Bakın 20/109,34/23) Dolayısıyla Peygamberimizin şefaat etmesi garanti olsa bile şefaat edeceği insanların bir garantisi yok.Allah’ı razı etmek için çalışmak doğru ve kaçınılmaz olanı. DEĞİL Mİ ? devamı var
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
30 Kasım 2010, 19:26 | Mesaj No:3 | |
Alıntı:
Dikkat bu vasıtlardan biri demişim, MERYEM 87: Rahmân’ın katında söz almış olanlardan başkaları şefaat hakkına sahip olmayacaklardır. Demek ki, O gün Rahmân olan Allah'ın nezdinde söz ve izin alandan başkalarının şefaat edemeyecektir. Şefâata güçleri yetmeyecektir. Ve Allahtan izinsiz hiç kimsenin o gün şefaat yetkisi ve gücü olmaz. Ancak ve ancak Sadece Allah katında söz almış olanlar şefaat imkanı bulabilir. O'nun izni olmadan hiç kimse şefaat edemeyecek. Bunu biliyoruz. Peki izin verdikleri kimlerdir, kimler olabiilir ? Alemlere rahmet olarak gönderilen peygamberimize Eğer ona şefaat etmeye izin verilmiyorsa kime verilecek ? Dikkat ! Ayetlerin açıkladığı üzere şefaat Allahın razı olduğu kullarına yapılır. TAHA 109: O gün şefaat faide vermez, ancak Rahmân kime izin verirse ve kim için söylemeğe razı olursa o müstesna. ENBİYA 28: Allah, onların önlerindekini de arkalarındakini de (yaptıklarını da yapacaklarını da) bilir. Onlar, O’nun razı olduğu kimselerden başkasına şefaat etmezler ve hepsi O’nun korkusuyla titrerler. Yazılarım seri halinde peşpeşe gelecektir. Hala ŞEFAAT nedir ? Diye sorarsın. Bu açıklamalarımdan hiç birşey anlamadığın belli oluyor ? ALLAHIN KULLARINDAN MÜMİN OLANLARA ,DÜNYADA İKEN TEVBE EDİP yaptıkları günahlardan pişman olup tevbe dileyenlere ve kendilerini düzeltenlere ahirette Allah tarafından günahlarının BAĞIŞLANIP AFFIDIR ŞEFAAT BEDİİ HAMİTTEN ALINTI ---Cenneti hak edenlere şefaat ediliyor. Cenneti hak edenlerin derecelerinin artması için de şefaat ediliyor. Allahın Özünden, sözünden razı olduğu kulları için ---YALNIZ SANA İBADET EDER VE YALNIZ SENDEN YARDIM DİLERİZ...... Ayeti gereği şefati yalnız allahtan dilemeliyiz sadece ondan beklemeliyiz. Çünkü bize yardım edecek, şefaat edecek ve ettirecek de yalnız Allahın kendisidir. -------MAHKEME-İ KÜBRÂ’DA İLTİMAS OLUR MU? OLMAZ. ŞEFAAT Cenneti hak etmeyene bir başkasının aracılığı ile cennette girmesi için bir iltimas bir torpil olabilir mi ? ŞEFAAT Cenneti hak etmeyene bir başkasının aracılığı ile cennete girmesi için bir iltimas bir torpil değildir. ------KULLARINDAN MÜMİN OLANLARA yaptıkları günahlardan pişman olup tevbe dileyenlere ve kendilerini düzeltenlere günahlarının affı için ŞEFAAT fayda sağlayacaktır.
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
30 Kasım 2010, 20:23 | Mesaj No:4 | |
Alıntı:
Amacınız üzüm mü yemek yoksa bağcıyı mı dövmek, yazılarınızı asıl siz muallakta bırakmayın. Hz muhammed Allah nezdinde izin verilen en büyük şefaat edecek olanlardandır. Hem kendi dönemine ve hem de gelecek dönemlere olmak üzere . Ama nasıl ? Nasılı var bu sorunun. Eğer sabredip konu üzerindeki çalışmamı bitirmeme izin verirseniz sorularınızın hepsinin cevabını bulabileceksiniz. Ve zaten bir yazar konu açmış iken ve konuyu sonlandırmadan soru sorulup cevap alınmaz ki, Belki o sorunun cevabı konunun içinde olabilecektir. Eğer Yoksa o zaman sorar sorusunu. devam edeceğim
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
30 Kasım 2010, 20:32 | Mesaj No:5 | |
Alıntı:
Dikkat o halde bundan sonra yazacaklarımı sıkı takip edin, kuranla uyuşmuyan yönleri varsa kuranla uyarın beni beraber doğruyu görelim.
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
01 Aralık 2010, 17:18 | Mesaj No:6 | |
Alıntı:
ŞEFAAT: ALLAHIN KULLARINDAN MÜMİN OLANLARA ,DÜNYADA İKEN TEVBE EDİP yaptıkları günahlardan pişman olup tevbe dileyenlere ve kendilerini düzeltenlere ahirette Allah tarafından günahlarının BAĞIŞLANIP AFFIDIR ŞEFAAT Şimdi bu tanımda bir yanlışlık veya bir noksanlık var mı ? Ayetlerle yaptığım açıklamalarda ayete ters düşen bir kısım var mı ? Zannedilmesin ki, mahşer gününde Allahın razı olmadığı kimselere başta peygamberimiz ve diğer şefaatçiler olmak üzere Allahın razı olmadığı kimselere bağışlanmaları için dua etsin, onlara verilen bir izinle şefaatçi olabilsin. Onların şefaat duaları bu dünya için geçerlidir. MAHKEME-İ KÜBRÂ’DA İLTİMAS OLUR MU? OLMAZ. ŞEFAAT Cenneti hak etmeyene bir başkasının aracılığı ile cennete girmesi için bir iltimas bir torpil değildir. YALNIZ SANA İBADET EDER VE YALNIZ SENDEN YARDIM DİLERİZ...... Ayeti gereği şefaati yalnız allahtan dilemeliyiz sadece ondan beklemeliyiz. Çünkü bize yardım edecek, şefaat edecek ve ettirecek de yalnız Allahın kendisidir. Alemlere rahmet olarak gönderilen peygamberimize ( Enbiya 107 ) Eğer ona şefaat etmeye izin verilmiyorsa kime verilecek ? Demiştim. Peki Peygamberimizin adını neden verdim ? Kuranda açıkca şefaat edenlerin ismi geçermi ? Kuranda kimin şefaat edeceği yani daha düzgün bir ifade ile Allahın şefaat etmesi için kime izin vereceği ismen açıklanmamıştır. Ancak ayetlerde şefaatçilerin özellikleri hakkında tanım yapılmıştır. İşte bu ayetlerin tanıma uyan ve ayetleri açıklayan ve ayetlerle çelişmeyen hadis şeriflerden çıkardığım sonuç ile peygamberimizin adını verdim. Hz muhammed Allah nezdinde izin verilen en büyük şefaat edecek olanlardandır. Hem kendi dönemine ve hem de gelecek dönemlere olmak üzere . Ama nasıl ? Nasılı var bu sorunun. Bu sorunun Kurana uyan cevabı ile devam edeceğim
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
01 Aralık 2010, 18:35 | Mesaj No:7 |
ŞEFAAT: ALLAHIN KULLARINDAN MÜMİN OLANLARA ,DÜNYADA İKEN TEVBE EDİP yaptıkları günahlardan pişman olup tevbe dileyenlere ve kendilerini düzeltenlere ahirette Allah tarafından günahlarının BAĞIŞLANIP AFFIDIR ŞEFAAT İbrahim Suresi, 37-41 ........... Rabbimiz, hesabın yapılacağı gün, beni, anne-babamı ve mü''minleri bağışla İbrahim ( as ) Hem kendisi için, annesi ve babası için ve hem de tüm müminler için şefaat duasında bulunuyor. ŞUARA-82- Hesaplaşma günü günahlarımı affedeceğini umduğum da O'dur. ( Evet, İşte ibrahim as böyle der.) İbrahim ( as ) kendi günahının bağışlanıp affedilmesi için Allahtan şefaat diliyor. Günahların affı ile derecesi yükselir. Yani bir anlamda denilenebilir ki, Allahın mumin kullarına edeceği Şefaat muminlerin derecelerini yükseltir. Demek ki, Günahların affı ve Allahın şefaati ahirette vuku bulacak bir hadisedir ki, kimisi için bir kurtuluş olacak iken kimileri içinde derecelerinin artmasına sebeb olacak.Kimin şefaatının kabul olunacağının ,şefaatların kabul olup olunmaması ahirette belli olur. Kafirler ve münafıklar için af ve bağışlanma söz konusu değil iken durum Büyük günahlardan sakınan, Tevbe etmiş, günahkar müminler için aynı değildir. Şimdi şöyle bir örnek verelim, günahkar bir kul halis bir niyet ve pişmanlıkla yaptıkları kötülükten tevbe etti ve bir daha yapmayacağına dair Allaha söz verdi. Ecel geldi çattı ölüm ona ulaştı. Fakat amelleri tartıldığında günah kefesi daha ağır olduğu görüldü. İşte Allahın meleklere şefaat ettirdiği, peygamberlere şefaat ettirdiği kullar zümresi bunlardır. İşte Allahın şefaati ile onun sözünden ve özünden razı olarak öldüğünde artık Allahın ona vaadi hak olarak, kötü amellerinden doğan günahları affedilir hatta iyiliklere çevrilir ki, artık Allah bu kulunu bağışlamış ona şefaat etmiştir. Furkan 71:Kim de tövbe eder ve salih amel işlerse işte o, Allah’a, tövbesi kabul edilmiş olarak döner. Evet bu ayetle Rabbilalemin biz günahkar kullarına böyle müjde veriyor. Tevbesi kabul edilmiş olarak döner ifadesi artık o günahların amel terazisinde tartılmayacağı, değerlendirilmeyeceği af edileceği anlamına gelir. Böyle olunca da kulun amel terazisinde de günah kefesi sıfır çeker. Bir önceki ayet ise daha müthiş ayettir. Bakın ne diyor ? Furkan 70: Ancak tövbe edip de inanan ve salih amel işleyenler başka. Allah işte onların kötülüklerini iyiliklere çevirir. Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir. ZÜMER 53 De ki: «Ey kendi aleyhlerine haddi aşmış kullarım, Allah'ın rahmetinden ümit kesmeyin! Çünkü Allah, bütün günahları bağışlar. Şüphesiz ki O, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.» Yeter ki ölmeden önce günahlarımız için samimi tevbe edelim. ve tevbeden sonra takva sahibi olma koşulu ile MÜDESSİR 48- Artık şefaatçilerin şefaati onlara fayda vermez. Demek ki şefaat edecek olanlar var. Şefaatçiler var ki, onlar için fayda vermez deniyor. Kimlerdir bunlar şefaat edilmeyecek olanlar. Din günü yalanlayan kafir ve münafıklardır bunlar ( Müddesir 45-46 ) Peki Şefaatçiler kimlerdir ? Devamı var
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | |
01 Aralık 2010, 22:28 | Mesaj No:8 |
Medineweb Site Yöneticisi Durumu: Medine No : 1 Üyelik T.:
14Haziran 2007 |
yazarımızın konusunu bitirmesini bekliyoruz.. sorular analizler daha sonra gelse daha sağlıklı olur.
__________________ Büyükler fikirleri,Ortalar olayları,Küçükler kişileri tartışır. |
01 Aralık 2010, 22:44 | Mesaj No:9 |
Şefaat konusu , kelam ilminin en tartışılan konularındandır.Ben bu konuda Allah'ın başta Sevgili peygamberimiz olmak üzere isterse salih kullarına da bu yetkiyi verebileceğine inananlardanım.Çünkü Allah c c dilerse bu olabilir, yani şefaat yetkisi Allah'ın iznine tabidir. Kur'an da buna delil olarak gösterebileceğimiz ayetlerin can alıcı noktası ise şefaatten medet umulmamasına teşviktir.Ben aşağıdaki ayetleri şefaat vardır ama buna güvenilmemeli , ümit edilmemeli diye algılıyorum. . “Öyle bir günden korkun ki, o gün hiç kimse kimse için bir şey ödeyemez, hiç kimseden şefaat kabul edilmez, karşılık alınmaz, yardım da göremezler” (2/48,123) Bu anlamdaki ayetler birden çoktur. Bunlara bakıldığında kıyamet günü hiç bir şefaatin olamayacağı anlaşılır. Ancak şu anlamda da ayetler vardır: “O gün hiç kimse şefaat hakkına sahip değildir, ancak Rahman’ın katında bir ahdi olanlar müstesna” (19/87). “O gün şefaat fayda vermez. Ancak Rahman’ın izin verdiği ve konuşmasına razı olduğu kimseler müstesna” (20/109). “O gün şefaat fayda vermez, ancak Allah’ın izin verdikleri müstesna...” (34/23). “De ki şefaat tümüyle Allah’a aittir...” (39/44). “Onlara şefaat edenlerin şefaati fayda vermez” (74/48). Kısacası insanlar kendilerini kurtarmaya bakmazlar ve şefaate layık olmazlarsa Hz. peygamber de dahil olmak üzere ona kimse şeaat edemez. “Ey Abdi Menaf Oğulları! Sizin için Allah katında hiç bir şey yapamam, kendinizi kurtarmaya bakın. Ey Peygamberin halası Safiyye senin için de... Ey Peygamberin amcası Abbas, senin için de... Ey Peygamberin kızı Fatıma, senin için de hiç bir şey yapamam, sen de kendini kurtarmaya bak” buhari Mevlut abinin dediğine de katılıyorum''şefaat ya Rasulallah'' ifadesi yanlıştır.Çünkü Hz. peygamberin bizzat böyle bir yetkisi yok.Ancak Allah dilerse var.Öyleyse bizler şefaat bekleme ve şefaat dileme yerine, Allah’ın razı olduğu kullarından olmaya bakalım.Şefaat olursa da fena olmaz | |
02 Aralık 2010, 00:52 | Mesaj No:10 | |
Alıntı:
__________________ EN BÜYÜK ALLAH BAŞKA BÜYÜK YOK. NE MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE | ||
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Kurana Saygı Nasıl olmalı ve Kuranın Şefaati | Esadullah | Kur'ân-ı Kerim Genel | 0 | 24 Temmuz 2013 22:37 |
Şefaati İnkar Edenler Bunu Nasıl Açıklayacaksınız ? | Müb@rek | Tasavvuf-Tarikat | 17 | 28 Nisan 2012 22:42 |
Peygamber Efendimizin Şefaati | İmamHüseyin | Soru Cevap Arşivi | 0 | 08 Nisan 2009 23:49 |
Hz.Peygamberin rüyası | Arasat | Hz.Muhammed(s.a.v) | 0 | 17 Mart 2009 12:10 |
Hangi Peygamberin Kızısın? | Seleme | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 2 | 06 Ocak 2008 13:46 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|