Allahın indirdiği ile hükmetmeyenler....

[BEDİİ HAMİT]

Allahın indirdiği ile hükmetmeyenler....

KONU İLE İLGİLİ AYETLERİN AÇILIMINI YAPACAĞIM İNŞALLAH.

ALLAHIN İNDİRDİĞİ İLE HÜKMETMEYENLER KİMLERDİR ?

ALLAHIN HÜKMÜ İLE HÜKMETMEYENLER, ALLAHIN , İSLAMIN VE TÜM MÜSLÜMANLARIN DÜŞMANIDIR.

Konumuz ile ilgili Maide suresinde peşpeşe gelen 3 ayet dikkatimizi çekiyor.

MAİDE 44:.......Ve kim, Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse, o taktirde işte onlar, onlar kâfirlerdir. ( KAFİRLERİN TA KENDİLERİDİR. )

MAİDE 45:.......Ve kim, Allah'ın indirdiğiyle hükmetmezse, o taktirde işte onlar, onlar zalimlerdir. ( Zalimlerin ta kendileridir)

MAİDE 47: İncil ehli Allah’ın onda indirdiği ile hükmetsin. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler, fasıkların ta kendileridir.( Ve kim, Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse, o taktirde işte onlar fâsıklardır.)

SORU: Allahın indirdiği ile hükmetmeyenler Kafir midir, zalim midir yoksa fasık mıdır ? Ayetlerde her 3 ifade de var.

Evet Allahın hükmü ile hükmetmeyenler sadece fasık değil, sadece zalim de değil, aynı zamanda her 3 kavramı da içine alan kafirdirler. Çünkü, İnsan Kafir olunca zalim de olur, fasık de olur.


MAİDE 44: Şüphesiz Tevrat’ı biz indirdik. İçinde bir hidayet, bir nur vardır. (Allah’a) teslim olmuş nebiler, onunla yahudilere hüküm verirlerdi. Kendilerini Rabb’e adamış kimseler ile âlimler de öylece hükmederlerdi. Çünkü bunlar Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi. Onlar Tevrat’ın hak olduğuna da şahit idiler. Şu hâlde, siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin.Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler kâfirlerin ta kendileridir.

Şu hâlde, siz de insanlardan korkmayın, benden korkun ve âyetlerimi az bir karşılığa değişmeyin.

Bu hitap yahudilerin şahsında tüm insanlara verilmiş bir mesajdır. Allahın hükümlerini uygulamada İnsanlardan korkmayın. Ayet hükümlerini insan korkusuyla değiştirmeyin , ayet hükümlerini eğri büğrü gösteremeyin. Ayet hükümlerini az Bir paha karşılığında da örtbas etmeyin. Sadece Benden ( Allahtan ) korkun.

Evet, Allahın hükümlerini uygulamada Korkacak olan insanlardan değil, sadece Allahtan korksun.

Allah’a) teslim olmuş nebiler, onunla yahudilere hüküm verirlerdi. Kendilerini Rabb’e adamış kimseler ile âlimler de öylece hükmederlerdi. Çünkü bunlar Allah’ın kitabını korumakla görevlendirilmişlerdi.

Peygamberler kendilerini rabbe adamış olanlar ve bilge insanlar da Allahın hükmü ile insanlara hükmediyorlardı.

Kendilerini Rabb’e adamış kimseler nasıl insanlara Allahın hükmü hükmetmiş olabilirler. ?

Ayetten anladığım mana şudur.

Allahın hükümlerini uygulayan ve tatbik eden o kişilerdir ki, muhtemelen KADI ( Hakim ) veya ülkede yönetici durumunda olan insanlardır. Alimler ile birlikte Onların görevi sadece ve sadece Allahın hükümlerini korumak ve uygulamaktır. Bu görev ile görevlendirilmişlerdir.

Devam edeceğim.

[BEDİİ HAMİT]

MAİDE 47: İncil ehli Allah’ın onda indirdiği ile hükmetsin. Allah’ın indirdiği ile hükmetmeyenler, fasıkların ta kendileridir.( Ve kim, Allah'ın indirdiği ile hükmetmezse, o taktirde işte onlar fâsıklardır.)

İncil ehli nasıl Allahın indirdiği ile hükmedecek ? Tahrif edilmiş incil sahifelerindeki İncil hükümleriyle mi ? Yoksa.............

Kuranın bu mesajı hiristiyanların Allahın dinini uygulamada Kurana göre amel edeceğine yöneliktir.

Çünkü Kuran hem Tevratın ve hem de İncilin tasdikleyicisidir. Kur'an zaten kendisi bunların tasdikleyicisi bozulan ayetlerin de düzelticisi olduğunu söylemektedir

Bu Kitap`ı sana yalnız şunun için indirdik: Hakkında ayrılığa düştükleri şeyi onlara iyice açıklayasın ve Kitap, iman eden bir topluluk için kılavuz ve rahmet olsun. (Nahl 64)

O, sana Kitabı Hak ve kendinden öncekileri doğrulayıcı olarak indirdi. O, Tevrat`ı ve İncil`i de indirmişti. (Ali İmran 3)

Kuranın MAİDE 47 AYETİNDEKİ mesajı, hiristiyanların Allahın dinini uygulamada incile göre değil, ancak ve ancak Kurana göre amel edeceğine yöneliktir. Onları son peygamberin dinine ,islama ve kurana uymaya davet eder. ve oradaki inen hükümleri öncelikle kendi nefsilerine ve dünya işlerine hükmetmelerini ( Tatbik etmelerini ) ister, şayet bunları yapmıyorlarsa onların fasık olduğunu söyler.

devamı var

[yetersiz]