|
Konu Kimliği: Konu Sahibi coban_75,Açılış Tarihi: 04 Şubat 2009 (21:27), Konuya Son Cevap : 08 Mart 2022 (10:57). Konuya 2 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
04 Şubat 2009, 21:27 | Mesaj No:1 |
Kalp nasıl birşey Kalp nasıl birşey Kalp deyip geçmeyin. Onun öyle halleri var ki, insan onları anlamaktan acizdir. Diyeceksiniz ki, madem aciziz, bu başlıkta neyin nesidir? Meramım kalbi anlatmak değil, göğsümüzde nasıl bir hazine sakladığımızı bir azcık ta olsa hissettirmektir. Kalp öyle bir mekân ki, hiç kimse oraya sahibinin izni olmadan giremez. Düşünsenize, dünyada hiçbir mekân yoktur ki oraya girilmesin. Hiçbir kilit yoktur ki, kırılmasın. Hiçbir hazine yoktur ki, içindekiler çalınmasın. Ama Allah’ın insana verdiği öyle bir mekân var ki- oda kalptir- oraya ne izinsiz girebilirsiniz; ne kilidini kırabilirsiniz; ne de, bütün dünyanın ordularıyla gelseniz bile onun içindekilerini çalabilir yahut ta değişe bilirsiniz. Bu bile kendi başına insana verilen muhteşem bir özelliktir. Düşüne biliyor musunuz? Allah(c.c) insan’a verdiği iradeyi öyle muhteşem koruma altına almış ki, hiçbir varlık onun iradesine dokunamıyor. Yani dünyada dokunulmazlığı olan tek varlık ki, Allah (c.c) kendisi bile kulunun tercihine gücü yettiği halde karışmıyor. Mademki hiçbir varlığın oraya el atma salahiyeti yoktur. O zaman insan bütün tercihlerinde sadece kendisi sorumludur. İnsan bir defa sevdiyse, o sevgiyi kalbinden çıkaracak bir güç biliyor musunuz? O insana bütün dünyayı zindan edebilir; bedenini parçalayabilir ve hatta zorla sevmediğini bile söylete bilirsiniz. Ama o sevgiyi kalbinden asla çıkaramazsınız. İşte bu yüce değerlere sahip olan mekânı, insanın çok iyi tanıması lazımdır. Bunun ön önemli sebebi, zamandan ve mekândan münezzeh olan Allah(c.c) o kalbe sevgisi ve korkusu ile misafir oluyor. Ne güzel değimli? Allah(c.c) insanda var ettiği en güvenilir ve dokunulması imkânsız olan bir mekâna misafir oluyor. Adeta Allah(c.c) kendi sevgi ve korkusunu koruma altına almış. Almış ki, kulu O’nu sevince hiç kimse o sevgiye dokunamasın Bir önceki yazılarımda dile getirmiştim. Kalp elbise giyer; kalp azık yer diye. Allah(c.c) kitabında takva azığından, takva elbisesinden bahseder. Buyurur ki Rabbimiz :“ Ey Âdemoğulları, size çirkin yerlerinizi örtecek giysi, süslenecek elbise indirdik. Hayırlı olan, takva elbisesidir…” (Araf suresi/26. ayet) yine buyurur ki:”… Kendinize azık edinin. Şüphesiz ki azıkların en hayırlısı takva azığıdır. Ey akıl sahipleri! Benden korkun!” (Bakara suresi/197. ayet)Ve sormuştum orda da, bu elbiseyi kim diker, kim biçer kim satar kim giyer… Kalbin azığını kim eker, kim pişirir kim yedirir, kim yer diye. Şimdi bir başka açıdan bakalım meseleye. Bana bir elbise gösterin ki, hiç yıpranmasın. Bana bir elbise gösterin ki, sahibi giydikçe tazelensin. Bana bir elbise gösterin ki, hiç kimse o elbiseyi yırtamasın. Var mı dünyada böyle bir şey? İşte bu elbise o anlatmaya çalıştığımız kalbin elbisesidir. Yani onun elbisesi de dokunulmazdır. Kimse söküp alamaz, kimse çalamaz o elbiseyi. Yine bana bir azık gösterin ki, hiç tükenmesin. Yedikçe artsın. Sizden başka o azığa hiçbir el dokunamasın ve dahası hiç küflenmesin. Biliyor musunuz böyle bir azık? İşte o kalbin azığı. Yani onun yiyeceği de dokunulmazdır. Şöyle bir düşünün ki, böyle bir azığın satıldığı bir lokanta; yahut ta böyle bir elbisenin satıldığı bir konfeksiyon var. Sizce ne yapardı insanlık? Oralardan bir lokma almak için veya bir elbise almak için insanlık sıraya girer ve büyük servetler verirlerdi değil mi? Peki, niçin bedava verilen bu servetlere insanlık ilgi göstermemektedir? Vitrinde asılı değil diye mi? Bedava diye mi? Yoksa siz onların dağıtıldığı dükkânlara –Kur’an ve sünnete- uğramaz mısınız? Hani Ebu Hureyre (r.a) bir yolun kenarında oturan insanlara diyor ki, ey insanlar! Siz burada oturuyorsunuz ama mescitte peygamberin mirası paylaşılıyor. O kimseler mescide koşup bakıyorlar ki, görünürde dağıtılan bir şey yok. Herkes oturmuş Kur’an ve sünnetle meşgul oluyor. Geri gelip Ebu Hureyre’ye soruyorlar, ey Ebu Hureyre, biz mescitte dağıtılan bir miras görmedik. Ebu Hureyre(r.a) “ peygamberin mirası ilimdir. Onu görmediniz mi?” ne güzel bir miras değil mi? Eğer siz, bu mekânlara uğramamışsanız, buralardan takva azığı alıp kalbinize yedirmemişseniz, nasıl doyacaksınız? Yine siz bu mekânlardan takva elbisesi almamışsanız, kalbinizi o elbiseyle örtmemişseniz elbette ki, günahlar kalbinizi üşütecek, aç ve susuz bırakacak. Ve siz bu halinizle hep aç, susuz ve manen çıplak kalacaksınız. Birde o kalbinizin kapısını her şeye ve herkese açmışsanız, o kalpteki hazineyi şeytan ve dostları talan etmez mi? Ve o kıymetli mekânı mekân tutup hem dünyanızı hemde ahiretinizi harap etmez mi? | |
Konu Sahibi coban_75 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Kalp nasıl birşey | Makale ve Köşe Yazıları | su damlası | 2 | 2889 | 04 Şubat 2009 21:27 |
Filistin | Makale ve Köşe Yazıları | coban_75 | 0 | 1499 | 30 Ocak 2009 00:02 |
19 Ağustos 2014, 19:28 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 44651 Üyelik T.:
03 Temmuz 2014 | Cevap: Kalp nasıl birşey
Rabbim razı olsun kaleme dökenden ve paylaşandan .. çok güzel bi yazı .. Numan bin Beşir (ra)’dan rivayet edilen Hadis-i Şerif’in devamında Hz. Resulullah (SAV) şöyle buyuruyor: “Dikkat edin! Vücutta bir çiğnem et parça vardır. Eğer o ıslah olursa bütün vücut ıslah olur. Eğer o bozulursa bütün vücut bozulur. Dikkat edin o, kalptir.” (Buhari ve Müslim) Muhammed b. Allan eş-Şafii bu Hadis-i Şerif’i şu şekilde açıklamıştır: “Eğer kalp; iman, ilim ve irfanla düzelirse bütün vücut da salih ameller, güzel ahlak ve uygun davranışlarla düzelir. Eğer kalp; inkâr, şüphe ve nankörlükle bozulursa bütün vücut da günah ve isyanlarla bozulur.” (Delil’ül Falihin c.3) peygamber efendimizin (s.a.v) duası; “Allah’ım! Senden sağlam bir kalp istiyorum...”
__________________ Rabbim.. namazımın bozulmasına sebep olan gözyaşlarımı...bağışla... |
08 Mart 2022, 10:57 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 13055 Üyelik T.:
18 Aralık 2010 | peygamber efendimizin (s.a.v) duası; “Allah’ım! Senden sağlam bir kalp istiyorum...”
__________________ "Bir yαrım αklın kuyusundα öbür yαrım αşkın kuytusundα... Cennet ve cehennem αrαsındα.Ucu sırαttαn geçen bir uçurum kenαrındα... Â'râftα..... Ârâfın dα αrαsındα...Ar ve αf yαrαsındα..." |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Birşey de mi Değilim Ya Rabbi! | Mihrinaz | Mihrinaz/Kişisel | 2 | 05 Nisan 2024 16:38 |
Enteresan Birşey Bu Karbonat | talibetün | Pratik / Faydalı Bilgiler | 0 | 14 Ekim 2023 13:13 |
Parayla Alınamayacak Birşey Söyleyin | Mihrinaz | Anket'ler-Röportaj'lar | 7 | 18Haziran 2023 18:42 |
KaLp KırıLdığında NasıL Bir Ses Çıkarır Sizce ?... | NUR | Şiirler ve Şairler | 14 | 28 Temmuz 2012 13:19 |
Aşk böyle birşey mi ? | MERVE DEMİR | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 06 Temmuz 2010 17:42 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|