|
Konu Kimliği: Konu Sahibi CaferTayar,Açılış Tarihi: 26 Ağustos 2008 (18:51), Konuya Son Cevap : 26 Ağustos 2008 (22:52). Konuya 1 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
26 Ağustos 2008, 18:51 | Mesaj No:1 |
günahlara göz yasi dökmek erdemliliktir günahlara göz yasi dökmek erdemliliktir Ruhumuzun daraldığını hissederiz bazen Gözümüzü dikeriz gök yüzüne bakarız bu ihtişamlı manzaraya Çözmeye çalış sakta aklımız kavrayamaz üst katlarda ne olup bittiğini hikmet sahipleri bilirler. Tüm insanlık hikmet birikiminin doruk noktası da Kur’an ve hadis-i şeriflerden feyz alan tasavvuf büyükleridir. Hz.Mevlâna, Yunus Emre (ks), İbn Arabi (ks) o kunmadan insan anlaşılamaz. Anlaşılırsa da kısmen anlaşılır. Aydınlanma hareketi Hristiyan dinine karşı tepkisel bir oluşum olduğu için, dini ve maneviyatı küçük görmüş ve kendi başına insanın derinliklerine doğru dramatik bir odise başlatmıştır. İnsanı da parçalara bölerek tıpkı maddi dünyayı anladığı gibi anlamak istemiş, yaratıcının, yani herşeyi başlatanın mesajlarını hiçe saymış, her filozof ve her “ ruhbilimci “ bir peygamber edasıyla spekülasyonlar yapmış, kendi dinini oluşturmaya çalışmıştır. Üst katlar maarifetle bilinir ve yaşanır, maarifet sadece bilimle elde edilemez, hak edene yaratıcımız tarafından bahşedilen bir lutufdur. Her insanın içinde varolan mükemmelliği temsil etemekte olan Üst Bilinçdışımızdan haberdar olabilmemizi sağlayan günlük yaşamdan ipuçları neler olabilir? İnsana Rabbi tarafından sürekli işaretler gelir. Bunların bir kısmı günlük yaşantımızda karşılaştığımız olaylar, insanlar vasıtasıyla oluşur. Geceleri ise rüyalar devreye girer ve ders uyurken de devam eder. Modern insan tarihin hiçbir döneminde, görülmeyen bir oranda uyaran bombardımanı ile karşı karşıya kalmamıştır. Televizyon, internet, reklam endüstrisi, cep telefonları, yoğun iç içe hayat, berrak bir dağ gölü gibi dümdüz olması gereken zihnimizi sanki bir dolu yağmuru altında tutar. Göl artık gökyüzündeki dağları, çevredeki muhteşem karlı dağları yansıtmaz hale gelir. Yatay istekleri tüketim toplumu tarafından sürekli kamçılanan “tüketici” aslında hayat kalitesini hiç de düzeltmeyen istekler peşinde koşar durur. Bu zihin fırtınası sürerken ve gün geçtikçe artarken biz yukarıda sözünü ettiğimiz işaretleri nasıl hissederiz? Evet bakmasını bildikten sonra hamile bir kedinin gözleri, martıların çığlıkları, yaşlı dedenin o mubarek elleri... hep çok derin mesajlar içerir. Bir akşamcının, diskotekte eğlenen gençlerin, yamaç paarşütü yapan sporcuların, Sema yapan dervişlerin aradıkları şey aynıdır diyorsunuz. Nedir bu ve bu kadar farklı kişileri nasıl buluşturabiliyor? Herkes bulunduğu katta fazla kalırsa sıkıntıdan çatlamaya başlar, “ bir günü bir gününe uyan kaybetmiştir “. Asli yapımızda programlanmış olan yükselme potansiyeli bir lüks değil bir zarurettir. Dolayısıyla yaptığımız her işte, attığımız her adımda, kurduğumuz her ilişkide, bilmeden içimizde bu ümidi taşırız. İlişki bir anlamda, “ kurtar beni “ çağrısıdır. Eşya eğer beni bir üst kata çıkarmıyorsa, belirli bir süre sonra onu atar yenisini yeni bir ümitle alırım. Ama o da beni yükseltmiyorsa ona öfke duyar onuda atar yok ederim. Evet dünyayı yok etme pahasına bir ömür boyu ararım. Gönlümün beni öbür âleme hazırladığını, ölmeden evvel ölmenin mümkün olduğunu unuttuğum için topraktan gelen ve toprağa gidecek olan bedenime aşırı özen gösterir, estetik ameliyatlar, kozmetikler, boyalar vasıtasıyla bedenimdeki zamanın izlerini örtmeye çalışır hatta o bedenin ölümsüz olmasını hayal ederim. Evet semadaki derviş de meyhanedeki akşamcı da aynı iştiyakla yükselmek ister ama birisi belki yükselirken öbürü daha derinlere batar. Aslında aramızdaki fark o kadar az ki, öyle derin bir kader yoldaşlığı bizleri birbirimize bağlıyor ki, bu ayrılık niye... | |
Konu Sahibi CaferTayar 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Hacet kapısın tıklarken | Şiirler ve Şairler | CaferTayar | 0 | 2019 | 13 Eylül 2008 11:34 |
geçmiş zaman aynası | Şiirler ve Şairler | CaferTayar | 0 | 2133 | 13 Eylül 2008 11:29 |
Cuma Günü Selevat Getirmenin Önemi: | Dua Bölümü | Seyyid | 1 | 2483 | 12 Eylül 2008 12:39 |
rahmet katrelerinde bir cuma soluğunda dua | Dua Bölümü | CaferTayar | 0 | 2357 | 12 Eylül 2008 12:31 |
Hayat ve kulluğumuz açısından Ramazan | Cuma-Bayram-Kandiller | CaferTayar | 0 | 2035 | 06 Eylül 2008 13:07 |
26 Ağustos 2008, 22:52 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 7 Üyelik T.:
14Haziran 2007 | Cvp: günahlara göz yasi**dökmek erdemliliktir
(Allah için gözlerinden yaş akan müminin vücudunun, Cehennem ateşinde yanması haramdır Bir damla gözyaşı ile yanağı ıslanan kimsenin yüzü, hiçbir zaman darlığa düşmez Kıyamette her şey ölçülür, tartılır Bunlardan Allah korkusu ile akan gözyaşı, ateş deryasını söndürecek güçtedir) [Beyheki] allah razı olsun hocam.. İnşallah gözyaşlarımız günahlarımızı siler..
__________________ Her insan hata eder. Hata işleyenlerin en hayırlıları tevbe edenlerdir. Tirmizî, Kıyâme, 49; İbn Mâce, Zühd, 30. |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Bela ve musibetlerin, günahlara kefaret olması | BEDİİ HAMİT | Makale ve Köşe Yazıları | 16 | 28 Ocak 2024 23:21 |
Günahlara karşı örtücü olun | MusabBinumeyr | Muhtelif Konular | 5 | 06 Şubat 2019 15:51 |
Rahmani Cok Sevmek,Sevgigide Kaleme Dökmek | YOLCUYUM | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | 1 | 24 Temmuz 2008 01:17 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|