Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM DİNİ KONULAR.::. > Muhtelif Dini Konular > Soru Cevap Arşivi

Konu Kimliği: Konu Sahibi keserim,Açılış Tarihi:  23 Ağustos 2007 (12:08), Konuya Son Cevap : 07Haziran 2008 (19:51). Konuya 9 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 23 Ağustos 2007, 12:08   Mesaj No:1
Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:keserim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 85
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 74
Konular: 11
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart Deccal, Mehdi, Mesih

Deccal, Mehdi, Mesih

Onlar, kıyametin kendilerine ansızın gel mesinden başka bir şeyi beklemiyorlar. İşte muhakkak onun alametleri gelmiştir. Artık onlara geldiği vakit düşünmelerinin ne faydası olacak. (Muhammed 18)

Bu ayeti kerimenin izahında Celaleyn tefsi-rinin haşiyesi Cemel’de, Huzeyfe (Radıyellahu anhu) hadisi şerifi zikredilmiştir. Bu hadisi şerifte Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) kıyamet alametlerini şu şekilde beyan etmiştir:
Huzeyfe İbni Esedil Gıfari’den, şöyle söylediği rivayet edildi: Biz oturmuş Resulullah’ın odasının gölgesinde konuşuyorduk. Kıyametten bahsettik. Seslerimiz yükseldi. Resulullah (Sallalla hu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Kıyamet asla kaim olmaz, taki ondan evvel on alamet bulunmadıkça.
Güneşin battığı yerden doğması, Dâbbetül arz’ın çıkması, Ye’cüc-Me’cüc’ün çıkması, Deccal, Meryemoğlu İsa’nın inmesi, Duman, Batı-doğu arapyarımadası’nda üç yer batması. Bunların sonuncusu Yemen’de Aden derinliklerinden bir ateşin çıkmasıdır. İnsanları mahşere sevkeder.
(Ebu Davud)

MEHDİ (Aleyhisselam) HAKKINDAKİ HADİSİ ŞERİF
Abdullah’tan (Radıyellahu anhu) rivayet edildiki Resulullah (Sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurdu: “Dünyada bir günden başkası kalmasa, elbette Allah o günü uzatır, taki o günde benden veya ehli beytimden bir adamı gönderir. İsmi benim ismime uyar, babasının ismi babamın ismine uyar.
Yeryüzünü, zulüm ve haksızlıkla dolduğu gibi adalet ve doğrulukla doldurur.”
(Ebu Davud)

şimdi bu noktada söylenen veya yorumlanan çok şey var.
Deccal,Mesih,Mehdi meselesi nedir?
Bir efsanemi?
Yoksa tüzel bir kişilik mi?
Yoksa Gerçek mi?
Bu konudaki yorum ve bilgilerinizin paylaşımını bekliyorum.
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi keserim 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
Tağut nedir? İslami Kavramlar Tuba_ 6 2669 05 Kasım 2007 11:45
Ağla Ağla Şiirler ve Şairler keserim 0 1774 31 Ekim 2007 00:23
Prof Bayraklı: Namazın Kazası olmaz.. Namaz-Abdest-Teyemmüm NUR 6 4094 25 Ekim 2007 12:13
Mevlana'nın vasiyeti Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler Tuba_ 1 2242 25 Ekim 2007 01:10
Salavatlar ve anlamları Dua Bölümü Kara Kartal 1 2246 25 Ekim 2007 00:59

Alt 23 Ağustos 2007, 12:19   Mesaj No:2
Medineweb Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:keserim isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 85
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 74
Konular: 11
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart RE: Deccal, Mehdi, Mesih

H.Karamandan:
Dünyanın sonu gelecek, kıyamet kopacak ve her şey yok olacak. Allah âhirette bizleri yeniden, dünyadaki "oluşumuza benzer şekilde", ama kıyamet şartlarına dayanacak durumda ve mahiyette yaratacak. Sonra hesap, muhakeme, ödül veya ceza...
Mehdi inancı kesin bir inanç unsuru/ögesi değildir. Kur'an'da yoktur. Hadislerde geçen de yoruma tabidir; her zaman bize rehberlik edecek iyi insanlar anlamına da gelir. O'nun geleceğine inanmayan da müslümandır. Mesela İbn Haldun Mehdi ile ilgili hadislerin kesin dini bilgi kaynağı olacak nitelikte bulunmadığını ileri sürmüştür. Geleceğine inananlara göre de vakti belli değildir.
Müslümanı ne kıyametin ne zaman kopacağı, ne de Mehdi'nin ne zaman geleceği ilgilendirir; bunlara takılıp kalmanın anlamı yoktur. Sevgili Peygamberimiz "Kıyamet kopmaya başladığında elinde bir fidan olan onu diksin" buyuruyor. Yani "Sen vazifene bak, yapman gerekeni yap, kıyamet kopadursun, o seni ilgilendirmez, ecelin gelince gideceğin yere gidersin".
Bir kurtarıcı beklentisi hep olagelmiştir; sebebi de acizlik, zaaf, himmeti ve hizmeti başkasından bekleme psikolojisidir. Fatih İstanbul'u fethederken Mehdi beklemiyordu, bu vazifenin kendisine ait olduğuna inanıyor ve gerekeni yapıyordu. Bir küçük İsrail karşısında darmadağınık hale gelen bugünkü müslümanlar ise akıl, imkan ve güçlerini bir araya getirecek, Allah'ın verdiği imkanları sonuna kadar kullanacak yerde oturup Mehdi bekliyor, gelişinin yaklaştığına dair alametler arayıp bularak avunuyorlar
Alıntı ile Cevapla
Alt 28 Ekim 2007, 13:03   Mesaj No:3
Medineweb Aktif Üyesi
EbdA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:EbdA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 458
Üyelik T.: 23 Ekim 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Van
Yaş:43
Mesaj: 156
Konular: 13
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Deccal Hakkında

Deccalsözkonusu olunca, nereden ve ne zaman çıkacağı hususları da isteristemezakla gelir. Peygamberimizin, bunlara da cevap verdiğinigörüyoruz.

BüyükDeccalkuzeyden çıkacaktır. Bunu "Deccalın birinci günü bir sene, ikincigünübir ay, üçüncü günü bir hafta, diğer günleri de normalgünlergibidir"(1) hadis-i şerifinden öğreniyoruz.

Çünkü,Kuzeykutup bölgesinde bütün sene, bir gece bir gündüzdür. Yazın,trenlebirgün güneye doğru gelinse bir ay güneşin batmadığı görülür.Sonraotomobille birgün daha gelinse bir hafta boyunca güneş batmaz.İşte budurum büyük Deccalın kuzeyden çıkıp güneye doğru tecavüzedeceğinimu’cizâne haber verir.(2)


Resûl-i Ekrem(a.s.m.),Süfyanın da ümmeti içerisinden çıkacağını44 bildirirken,çıkış yerininDoğu olacağına da dikkat çekmiştir. Buna Resûlullah,öylesine önemvermiştir ki üç defa tekrarlama ihtiyacı hissetmiştir.

Bir rivayette Horasan denilen Doğu tarafında bir yerden çıkacağı bildirilmektedir.(3) Başka bir rivayette daha detaya inilerek,"Isbahan(Isfahan) Yahudiyesinden çıkacağı" bildirilmektedir.(4)Isfahanbölgesinde yer alan Şehristan ve Yahudiya’nın, Yahudîlerin ençokbulundukları iki şehir olduğunu biliyoruz.

Şuâlar'da bu tip rivayetlere şöyle bir açıklık getirilir:


"Şarkınencesur ve kuvvetli ve kesretli kavmi ve İslâmiyetin en kahramanordusuolan Türk milleti, o rivayet zamanında Horasan taraflarındabulunup dahaAnadolu'yu vatan yapmadığından, o zamandaki meskeninizikretmekle,Süfyanî Deccal onların içinde zuhur edeceğine işareteder."(5)


Bununlabirlikte Deccal'ınŞam'dan çıkacağı(6) şeklindeki rivayetler debulunmaktadır. ALLAH Resûlü, "Sizleri benden sonra çıkacak yedifitneden sakındırırım"buyururken, "Şam'ın merkezinde zuhur edecekSüfyanî fitneyi de bunlararasında saymıştır.(7)

Hâkim'inMüstedrek'inde yer alan birrivayette Süfyanî Deccalden bahsedilirken,Dımaşk'ın [Şam>ortasından çıkacak bu adamın zâlim birisi olduğu,kendisine tâbiolanların çoğunu Kelb Oğullarının teşkil edeceği, ayakbasmadık yerbırakmayacağı, sonunda Âl-i Beytten çıkan bir adamtarafındanaskerleriyle birlikte öldürüleceği bildirilir.(8)

Bu rivayetler, öncekilerle çelişki teşkil etmez. Aksine birbirini destekler, tamamlarlar. ÇünküDoğu,Horasan bölgesi, Resûlullah bu sözlerini söylediği andaDeccalıniçerisinden çıkacağı kavmin bulunduğu yerdi. Şam ve civarı da okavminsonradan hâkim olduğu hilafet merkezlerden biriydi. Şam değil de,dahabaşka bir merkez de olabilir. Bu farklılığın sebebi râvîlerinmeseleyekendi yorumlarını da katmış olmalarıdır. Çünkü, "Merkez-ihilafet eskizamanda Şam'da, Irak'ta ve Medine'de bulunduğundan ravîler,kendiiçtihadlarıyla daimî öyle kalacak gibi mânâ verip, merkez-ihükümet-iİslâmiye yakınlarında tasvir etmişler, Halep ve Şam demişler,hadisinmücmel haberlerini kendi içtihadlarıyla tafsil etmişlerdir."(9)

Bununlabirliktebu rivayetlerde, İslâm deccalı Süfyanın, uzun yıllar İslâmabaşkentlikyapan Şam'da inançsızlığa dayalı sistemininprojelerinihazırlayabileceğine de bir işaret vardır. Çünkü Hz. Mehdî deyangınısuyla söndürürcesine, “Şam’ın minberine çıkıp”(10) meşhurhutbesiniokuyarak onun sinsî plânlarını akamete uğratmaya çalışacaktır.

Deccal'ın Mekke ve Medine'ye girememesi

Müthiş,korkunçbir âfet olan Deccalın şerri, bulaşıcı hastalık gibi her yereyayılır,sadece Mekke ve Medine'ye giremez. ALLAH Resûlü onun ayakbasmadık yerbırakmayacağını, ancak Mekke ve Medine’yegiremeyeceğinibildirmişlerdir. (11)

Deccalın hükmü heryereulaştığı halde(12)Medine'ye girmesi haram kılınmış,(13) korkusunun bileoradahissedilmeyeceği beyan buyurulmuştur.(14)

Resûl-iEkremin(a.s.m.) vefatından sonra bile şerefli yurdunun böyle birfelâkettenkorunmuş olması, oldukça önemlidir. Cenab-ı Hak, onunhürmetine harb,v.s. gibi çeşitli sebeplerle bu mübarek beldeleriDeccalıntasallutundan kurtarır, onun sistem ve rejiminin girmesineengel olur.

(1) Müslim, Fiten: 110; Ebu Davud, Melahim: 14; Tirmizî, Fiten: 59; Müsned, 6:455-456.
(2) Nursî, A.g.e., s. 506.
(3) Müslim, Fiten: 17; İbni Mâce, Fiten: 33.
(4) Müslim, Hac: 486; Fiten: 119-121; Ebû Davud, Melahim: 15; Tirmizî, Fiten: 57, 66; İbni Mâce, Fiten: 33; Müsned, 6:412-413.
(5) Tirmizî, Fiten: 57; İbni Mâce, Fiten: 33; Kenzü'l-Ummal, 11:261, 301.
(6) Müsned, 3:224.
(7) Nursî, A.g.e., s. 515.
(8)Müslim,Fiten: 34; Muhammed Aliyyü’s-Sabban, İs'âfü'r-Râğıbîn (Mısır:1367/1948[Nuru’l-Ebsar’la birlikte>) s. 150, 151; Ali binHüsamüddin.el-Bürhan fî Alâmeti Mehdî Âhiri’z-Zaman. Konya Yusuf AğaKitaplığı, no:312.), v. 89a.
(9) Gümüşhanevî, Ahmed Ziyaeüddin, Râmûzü'l-Ehadis, çev. Abdülaziz Bekkine (İstanbul, ts.), 1:18.
(10) Hâkim, Müstedrek, 4:520.
(11) Müslim, Fiten: 91.
(12) Müsned, 5:16.
(13) Buharî, Fezâilü'l-Medine: 9.
(14) Buharî, Fiten: 26; Tevhid: 17; Tirmizî, Fiten: 61.


Bu konuyu Sorular ve Cevaplar kısmına açtım ama renklendiremedim buraya açmak zorunda kaldım eğer hatayaptımsa lütfen bu mesjımı siliniz!
Alıntı ile Cevapla
Alt 29 Ekim 2007, 17:53   Mesaj No:4
Medineweb Emekdarı
Yitiksevda - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Yitiksevda isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2
Üyelik T.: 10 Nisan 2008
Arkadaşları:3
Cinsiyet:Erkek
Memleket:MALAZGIRT
Yaş:48
Mesaj: 5.077
Konular: 295
Beğenildi:128
Beğendi:24
Takdirleri:153
Takdir Et:
Standart Cvp: Deccal Hakkında

Müslümanları bu gibi kötü kişilere ve kötülük odaklarına karşı uyanık olmaya,
yeri ve zamanı gelince de onlarla mücadele etmeye bir çağrıdır.
Bütün deccal işlerinden ve deccal tipli kimselerin şerrinden Allah’a sığınırız.


Paylaşımın için teşekkürler...
Alıntı ile Cevapla
Alt 29 Ekim 2007, 22:10   Mesaj No:5
Medineweb Aktif Üyesi
EbdA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:EbdA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 458
Üyelik T.: 23 Ekim 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Van
Yaş:43
Mesaj: 156
Konular: 13
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cvp: Deccal Hakkında

Amin Kardeşim.
Allah sizden de razı olsun inş.
Alıntı ile Cevapla
Alt 29 Ekim 2007, 22:32   Mesaj No:6
Medineweb Aktif Üyesi
EbdA - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:EbdA isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 458
Üyelik T.: 23 Ekim 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Memleket:Van
Yaş:43
Mesaj: 156
Konular: 13
Beğenildi:1
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cvp: Deccal Hakkında

Biz küçükken babamız DECCALİ anlatırken kırk metre boyunda falan derdi bizde hayal ederdik ve inş. görmeyiz diye içimizden geçirirdik.
Yukarıda yazılanlar RİSALEDEN yararlanılarak yazılmıştır.
Allah Üstad Hz. lerinden razı olsun gerçekten bu şekildeki hadisleri akla uygun bir tarzda yorumlayarak ZINDIKLAR kafilesene gerekli cevabı vermiştir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 29 Ekim 2007, 22:53   Mesaj No:7
Medineweb Site Yöneticisi
Medine-web - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Durumu:Medine-web isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 1
Üyelik T.: 14Haziran 2007
Arkadaşları:8
Cinsiyet:Erkek
Yaş:50
Mesaj: 3.036
Konular: 340
Beğenildi:1437
Beğendi:478
Takdirleri:10498
Takdir Et:
Standart Cvp: Deccal Hakkında

hocam geniş izahli delilli bi şekilde vermiş olduğun konu için teşekkür ederiz..
acizane bir soru ekleyerek devam edelim;
deccala gerek varmıdır?
ya da deccalın yapacağı tahribi üstlenen deccalcıklar(decallaşmış insanlar) yeterli değilmidir asrımızda..
ya da büyük deccal gelse yapabileceği tahribat kalmışmıdır?
ya da bu gün şeytana iş kalmadığı gibi..şeytancıklar(şeytanlaşmış insanlar) zaten elinden geleni ardına komaz..
....
..............
Alıntı ile Cevapla
Alt 07Haziran 2008, 19:27   Mesaj No:8
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:CaferTayar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 89
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 555
Konular: 227
Beğenildi:15
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Deccal Nedir?




Deccal kelimesi pek çok kişi için bir anlam taşımaz.
Çünkü insanların büyük bir bölümü bu konuda çok sınırlı bilgiye sahiptir,
hatta bu kavramı hiç duymamışlardır.
Oysa Deccal, Peygamberimiz (sav)'in
kıyamet gününün yaklaştığına işaret eden hadislerinde,
hakkında çok fazla detay verilen son derece önemli bir kavramdır.
Bu kitabın amacı da Deccal'i hadislerde bildirilen tüm özellikleriyle tarif etmek,
Peygamberimiz (sav)in dikkat çektiği bu şeytani gücün
yakından tanınmasına vesile olmaktır.
Deccal ahir zamanda (dünyanın son devirlerinde) ortaya çıkacak en büyük negatif gücün adıdır.
Hadislerde genelde bir kişilik olarak tasvir edilmektedir,
ancak bu bir kişi olabileceği gibi, şiddete ve vahşete eğilimli,
şeytani özelliklere sahip ve insanlara zulmeden bir ideoloji de olabilir.
Kitabın ilerleyen bölümlerinde de Deccaliyet bu yönü ile ele alınacak,
tüm dünyaya etki eden sapkın bir fikir akımı olduğu gösterilecektir.
Bu fikir akımı, adeta bir büyü gibi kitlelere etki eden,
tüm saçmalığına ve yanlışlığına rağmen
takipçileri olan ve hatta kendi içinde çeşitli mezhepleri bulunan bir akımdır.
Bu akımın, kendi çarpık ideolojisini dünyaya hakim kılmak için,
insanları korku ve tedirginliğe iterek karmaşa ve anarşi meydana getirmesi,
yeryüzünde huzur ve güvenlik bırakmaması,
kitapta üzerinde durulacak bir diğer önemli konudur.
Söz konusu akımın, hedefine ulaşmak için en yoğun şekilde kullandığı yöntemlerden biri,
savunmasız insanlara yönelik olan şiddet ve terör eylemleridir.
Diğer bir deyişle terör, Deccal sisteminin en önemli aracıdır.
Bu araç, Deccal sisteminin takipçileri tarafından adeta bir ayin şeklinde,
yani büyük bir histeri ve feveran içinde kullanılır.
Bugün halen dünyanın çeşitli bölgelerinde devam eden savaşlar, çatışmalar,
kanlı terör eylemleri, vahşi katliamlar, cinayetler ve soykırımlar,
ahir zamanın en önemli şeytani gücü olan Deccal'in eseridir.
Bu sistemin ana hedefi, insanları imandan, güzel ahlaktan, manevi derinlikten,
sevgiden, şefkatten ve tüm insani meziyetlerden uzaklaştırıp,
onları sevgisiz, saldırgan, vahşetten ve şiddetten zevk alan vahşi birer hayvan haline getirmek
ve bu şekilde dünyayı kanlı bir arenaya çevirebilmektir.
Ancak bu planın hiçbir zaman galip gelemeyeceği ve Deccal'in sisteminin
mutlaka yok olacağı asla unutulmamalıdır.
Oluşturduğu kaosun ve meydana getirdiği fitnenin boyutları her ne olursa olsun,
Deccal'in fikir sistemi, hak olmayan tüm diğer fikir akımları gibi
Allah'ın bir kanunu gereği yenilmeye ve yok olmaya mahkumdur.
Ve bu yenilgi, Allah'ın izni ile, ihlasla Allah'a yönelen ve yeryüzünde imanın ve güzel ahlakın yayılması için
çaba gösterenlerin yaptıkları fikri mücadele ile gerçekleşecektir.
Bu, Allah'ın iman edenlere bir vaadidir.
Bir Kuran ayetinde, hakkın ortaya konmasının, batılı yok edeceği şöyle haber verilir:
De ki: "Hak geldi, batıl yok oldu. Hiç şüphesiz batıl yok olucudur." (İsra Suresi, 81)
Alıntı ile Cevapla
Alt 07Haziran 2008, 19:36   Mesaj No:9
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:CaferTayar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 89
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 555
Konular: 227
Beğenildi:15
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Deccal Nedir?


Son günlerde özellikle Ortadoğu’da yaşanan çatışmalar
Ve oluşan gerilim ortamı,
Hadislerde fitnesinin tüm dünyayı saracağı haber verilen
Deccal’ın çıkışının gerçekleşmiş olabileceğinin bir işaretidir.
Peki, tüm fitnelerin arkasında sinsice gizlenen
Deccal nasıl tanınır?

Deccal kelimesi pek çok kişi tarafından duyulmuş olsa da
Ne anlama geldiği tam olarak bilinmeyebilir.
Çünkü insanların büyük bir bölümü bu konuda çok sınırlı bilgiye sahiptir.
Oysa Deccal, Peygamberimiz (sav)’in
Kıyamet gününün yaklaştığına işaret eden hadislerinde,
Hakkında çok fazla detay verilen son derece önemli bir kavramdır.
Bu yazının amacı da
Deccal’ı hadislerde bildirilen tüm özellikleriyle tarif etmek,
Peygamberimiz (sav)'in dikkat çektiği bu şeytani gücün
Yakından tanınmasına vesile olmaktır.

Deccal kelimesinin anlamı nedir?

Arapça bir kelime olan Deccal, “
Yalancı, hilekâr; zihinlerde, iyi ile kötüyü, hak ile batılı karıştıran;
Bir şeyi yaldızlayıp gerçek yüzünü gizleyen;
Her yeri dolaşan kötü ve uğursuz kişi” gibi anlamlara sahiptir.

Hadislerde geçen Deccal kavramı neyi ifade etmektedir?

Deccal kavramı, Ahir Zamanda gelecek olan
Hz. İsa ve Hz. Mehdi'nin karşısında yer alıp,
İnkârın insanlar arasında yayılması için mücadele edecek,
İnsanları kötülüğe sürükleyecek en büyük negatif gücü ifade etmektedir.
Hadislerde genelde bir kişilik olarak tasvir edilmektedir,
Ancak bu bir kişi olabileceği gibi,
Şiddete ve vahşete yönlendiren,
Şeytani özelliklere sahip ve insanları zulme uğratan
Bir ideoloji de olabilir.
Nitekim Deccal’ı anlatan pek çok hadiste
Çeşitli benzetmelerle tarif edilen özellikler,
Bir ideolojinin özellikleri olarak değerlendirildiğinde
Netlik kazanmaktadır.
Bu durumda insanları inkâra sürükleyen,
Din ahlakından uzaklaştıran,
İnsanlar arasında fitne ve kargaşa çıkmasını sağlayan
Her türlü ideoloji ve düşünce sistemi,
Deccal’ı temsil etmektedir.
Deccal’ı temsil eden bu sistem genel olarak
Deccaliyet olarak isimlendirilmektedir.
Alıntı ile Cevapla
Alt 07Haziran 2008, 19:51   Mesaj No:10
Medineweb Sadık Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:CaferTayar isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 89
Üyelik T.: 21 Ağustos 2007
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 555
Konular: 227
Beğenildi:15
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Standart Cvp: Deccal Nedir?

SEVGİ DEĞER DOSTLAR
Bu Yazının Tamamını Okumanızı Tavsiye Ediyorum.
Çoğu kişi deccal kimdir nedir bilmiyor.

Her şeyde olduğu gibi Müslümanlar olarak da
Deccala karşıda uyanık olmalıyız.
Atalarımızın bize Deccalı nasıl öğrettilerse
Onun hakkında nasıl geniş bilgiler verip
Deccalı bize tam manasıyla tanıtmışlarsa
İşte bizde çocuklarımızı bu hususta aydınlatacağız
Onlara Deccal hakkında gerekli bilgiler vereceğiz.
İnsanlar çok değişti tedrisat sistemleri çok değişti.
Belki de Deccal hakkında bilgi edinecek kitaplar bulamazlar
belkide bu hususta onları aydınlatacak hoca ve arkadaşlardan
Yavrularımız yoksun olurlar
Çünkü artık din adamlarımız bilhassa vaizlerimizde
Bu konuya temas edememektedirler onun için
Görev ebeveyne düşüyor
Çocuklarımıza Deccalı tanıtmak yine bizlere düşüyor.


Dünyamızda gerçekten fuhuş çoğalmış
Her gün biraz daha çoğalmakta...
Giyinmişler fakat yarı çıplak halde;
Açık giysi elbiseler, mini etekler, bikini mayolar,
Eskiden atalarımızın dikkat ettiği hususlar önemliydi.
Dinimizde yabancı kadınla el sıkışmak
Onunla baş başa kalmak haram kılınmıştır.
İki ayrı cinsin bir arada yalnız kalması,
Bir birine bakışması; göz zinasına,
Gönül zinasına sebep olur.
Sonra esas büyük zinaya iter!
Ve sonra da hersey orda biter;
cinayetler yuvaların yıkılması ,çocukların öksüz kalması vs..
Kadınların erkek gibi dolaşmaları
Erkeklerin makyaj yapıp saç uzatıp kadın kılığına bürünmesi
Kendini erkeklere benzeten kadınlara
Allah resulü lanet okumuştur.
Her gün gazetelerde ''falan kadın falanca erkekle aldattı .
Falanca kişi hanımını polislere zina yaparken suç ütü yakalattı ''
Gibi haberler okuyoruz her gün dahada artmakta...

Ülkemizde ve diğer islam ülkelerinde
Zekât verecek kimse kalmamış,
Kalmış ise de parmakla gösterecek kadar azdır.
Sadaka ve zekât kabul edecek; fakir ve yoksul bulmak da
Bir sorun haline almıştı.

Zaman değişmişti, insanlar çağa uygun putlara tapar olmuş;
Maddi putlar para, ev ve araba... Vs.
Sosyal putlar liderlere, maçlara, modaya,
Şöhret olma sevdasına veya şöhretçiye ve yatırlar ile
Mezarlara tapar olmuşlar.

Gerçek anlamda ilim kalmamıştı
Yani fazilet ve üstün ahlak prensipleri taşıyan ilim kalmamıştı.
İnsanlar ayı feth ettiler, atom bombasını patlattılar,
Uzaya her gün füzeler fırlattılar,
Teknoloji hayal edemeyecekleri bir düzeye çıkartılar,
Fakat insanlara huzur sağlayamadılar.
Her yerde zulüm ve işkenceler hakimdi.
Cinayetler, adam kaçırmalar, insan öldürmeler,
Banka soygunları, yol kesmeler kısacası
Yeryüzünde yasayan zenginler,
Fakirler ve tüm insanlarda can ve mal emniyeti kalmamıştı.
Kimse yarından emin değildi.
Yaşayanlar tesadüfen yaşıyordu.
İnsanlar hayatlarından bezmişti;
Ne köylü köyünden, nede şehirli şehirden memnun.
Fakirde şikâyetçi zenginide,
Âlimi de bıkmış cahilide bıkmış bu hayattan
Öyle ki insanlar;
Ah bu mezarda yatanlar kalksa da biz yatsak
Keşke bunlar sağ olsalardı da ölenler biz olsaydık
Demeye başlamışlardı.

Depremlerin çoğalması ve sık sık vaki olması
İnsanlara öyle alıştırmış ki bunlar olağan şeylerdir deyip
geçiştirmekdeler ve en ufak bir ders ve ibret lmamakdaydılar.
Türkiye�nin birçok mütahitleri; geçmiş zamanlarında
Yalın ayak, başı açık bir vaziyette, davarların peşinde,
Tarladan tarlaya koşturup durdukları,
Bir kaç liraya muhtaç kimselerdi.
Sonradan kendi caba ve gayretleriyle zengin oldular.
Türkiyemizin her vilayetinde ve kazalarında gördüğümüz
Semaları delecek kadar gök delenler,
Hızlı bir inşaat yatırımları; evler apartmanlar,
Oteller ve iş yerlerinin gerçek sahipleri
Geçmişte ayağı ve başı çıplak olan fakir ve çobanlardır.

Allah (cc) Âdem (a.s) zürriyetini
Yeryüzünden yaratmış olduğu günden bu yana
Deccalın fitnesinden daha büyük şey olmamıştır
Alıntı ile Cevapla
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Benzer Konular
Konu Başlıkları Konuyu Başlatan

Medineweb Ana Kategoriler

Cevaplar Son Mesajlar
Mehdi (as) Rahmani Akıl islamirap Boykotrani İlahiler/Ezgiler 0 23 Mart 2021 23:45
Mesih İslami Rap Boykotrani İlahiler/Ezgiler 0 23 Mart 2021 23:44
Gerçek Mehdi’nin Alâmetleri‏ KuM TaNeSi Bilgi Dağarcığı 15 09 Aralık 2014 16:43
Mehdî Beklemek ya da Mehdî Olabilmek... BİLAL HATTAB Makale ve Köşe Yazıları 2 31 Ocak 2014 15:46
İsa (a.s.)ı Ya da Mehdi'yi Beklemek?! FECR Peygamberler(a.s) 0 24 Aralık 2011 18:45

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.