|
Konu Kimliği: Konu Sahibi KuM TaNeSi,Açılış Tarihi: 23 Mart 2009 (10:18), Konuya Son Cevap : 23 Mart 2009 (10:19). Konuya 2 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
23 Mart 2009, 10:18 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 5998 Üyelik T.:
02 Ocak 2009 | Hz.Aliye Peygamberimiz Tarafından Söylenen Nasihatler Hz.Aliye Peygamberimiz Tarafından Söylenen Nasihatler PEYGAMBERİMİZİN (SAS) HZ ALİ YE NASİHATLERİ Hazreti Ali -Keremallahu Vecheh- bildiriyor;Resulullah -Salallahu Aleyhi ve Sellem- bir gun beni huzuruna cagirdi Soyle buyurdu; Yâ Alî! Sen bana Hârûn aleyhisselâmın Mûsâ aleyhisselâma olduğu gibisin Fekat benden sonra Resûl gelmez Sana vasıyyet ederim, dinleyip, ezberlersen, şükr edenlerden olursun ve şehîd olursun Allahü teâlâ hazretleri seni kıyâmet gününde fakîh ve âlim olarak diriltir Buyurdu ve devam etdi; Yâ Alî! Bil ki mü’minin üç alâmeti olur Nemâz kılmak, oruc tutmak ve sadaka vermek Münâfıkın da üç alâmeti olur Başkalarının yanında nemâzın rükû’unu ve sücûdunu [secdesini] tam yapar Tenhâda hiçbir rüknü yerine getirmez Medh etdikleri zemân seve seve yapar Allahü teâlâ hazretlerini açıkda çok zikr eder Yalnız kalınca Allahü teâlâ ve tekaddes hazretlerini unutur Yâ Alî! Zâlimde de üç alâmet olur: Kendinden aşağı olana kahr eder [baskı yapar] Kâdir olduğu [gücü yetdiği zemân] halkın malını zor ile alır Nereden yiyip, giyindiğini hiç incelemez Yâ Alî! Kıskançlarda da üç alâmet olur: Herkesin huzûrunda, karşısındakine yaltaklanır Gıyâbında onu gıybet eder Her kime musîbet erişirse, sevinir Yâ Alî! Münâfıkda da üç alâmet olur: Söz söylese yalan söyler Bir şey va’d etse, va’dinde durmaz Yanına emânet koysalar, hıyânet eyler Yâ Alî! Tenbeller içinde üç alâmet olur Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin tâ’atinde tenbellik eder Kusûrlu amel eder Ameli zâyi’ olur [boşa gider] Nemâzı te’hîr eder Hattâ vaktini de geçirir Yâ Alî! Tevbe eden kimsede üç alâmet olur: Harâmlardan perhîz eder [kaçınır] İlm öğrenmekde gayretli olur Nasıl ki, göğüsden [memeden] çıkan sütün geri girme ihtimâli olmadığı gibi, günâha bir dahâ geri dönmez Yâ Alî! Akllı kimsede üç alâmet olur Dünyâyı hor, zelîl tutar Cefâlar çeker Kıtlık vaktinde sabr eder Yâ Alî! Sabr edende de üç alâmet olur: Kendini ziyâret etmiyenleri kendisi ziyâret eder Onu mahrûm edenlere bağışda bulunur Kendine zulm edenlere karşı durmaz; karşı koymaz Yâ Alî! Ahmak olanın üç nişânı vardır: Allahü teâlâ hazretlerinin farzlarında tenbellik eder Abes sözleri çok söyler Allahü teâlâ hazretlerinin mahlûklarına eziyyet eder Yâ Alî! İyi bahtlı olanın üç nişânı vardır: Halâl yir Kendi şehrindeki ilm meclisinde hâzır olur Beş vakt nemâzı imâm ile kılarYâ Alî! Bedbaht olanda üç nişân vardır: Harâm yir Ulemâdan uzak olur Nemâzını özrsüz yalnız kılar Yâ Alî! İyi işleri olanın üç alâmeti vardır: Allahü teâlâya tâatde acele eder Harâm etdiklerinden sakınır Kendine kötülük eden kimseye iyilik eder Yâ Alî! Kötü amelli olanın üç alâmeti vardır: Allahü teâlâ ve tekaddes hazretlerinin emrlerini yapmakda tenbellik eder [gevşek davranır] Herkese ziyânı dokunur Kendisine iyilik edene, kötülük eder Yâ Alî! Sâlih olan kulun üç alâmeti vardır: Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri ile iyi amel işlemek için sulh eder Kendi dînini ilmi ile kuvvetlendirir Kendisine ne beğenir ise, halka da onu beğenir Yâ Alî! Perhîzkâr olanın [sakınan, müttekî olanın] üç nişânı vardır: Kötüler ile berâber olmakdan kaçınır [sakınır] Harâma düşmek korkusundan halâlden sakınır ve yalandan kaçınır Yâ Alî! Günâhkârların da üç alâmeti vardır: İşlerinde yanılır ve hatâ eder Lehv ve la’b ile [oyun ve çalgı ile] meşgûl olur Unutkan olur Yâ Alî! Kara gönüllü olan kimsenin üç nişânı olur: Za’îflere acımaz Az nesneye kanâ’at etmez Va’z ve nasîhat ona fâide vermez Yâ Alî! Sâdık olanın üç nişânı vardır: İbâdet etmesini gizler Mübtelâ olduğu musîbeti gizler Yâ Alî! Fâsıkda üç nişân vardır: Fitne ve fesâdı sever Halka hastalık ve musîbet ister İyi amelden kaçar Yâ Alî! Süflî olanın üç nişânı vardır: Akrabâsını azarlar Komşularına eziyyet eder Günâh işlemeyi sever Yâ Alî! Allahü teâlânın red etdiği kimsenin üç alâmeti vardır: Yalanı çok söyler Yalan yere çok yemîn eder Halka sıkıntı verir, hâcetini halk üzerine yükler Yâ Alî! Âbid olanın üç nişânı vardır: Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin ta’zîminden kendi nefsini zelîl tutar, Şehvetlerini terk eder Allahü teâlâ ve tekaddes hazretlerinin rızâsı için huzûrunda çok durmağı âdet eder Yâ Alî! Muhlîs olanın üç nişânı vardır: Kâdir olursa [gücü yeterse] afv eder Malının zekâtını verir Sadaka vermeği sever Yâ Alî! Bahîlde üç nişân vardır: Açlıkdan korkar Birşey isteyenden korkar Kendine iyilik eden kimseye, içindekinin hilâfına [aksine] dili ile hayr söyler Yâ Alî! Yüreksiz olanın üç nişânı vardır: Korkak olur Gönlü [kalbi] katı olur Havf edici olur Yâ Alî! Sâbir [sabr edici] olanın üç nişânı vardır: Tâat etmeğe sabr eder Mâ’siyyeti terk etmeğe sabr eder Allahü teâlâ hazretlerinin ahkâmına sabr eder Yâ Alî! Senin dostun olanın üç alâmeti vardır: Malını sana fedâ eder Nefsini sana fedâ eder Senin sırrını gizli tutar Yâ Alî! Fâcir olanın üç nişânı vardır: Yemîn etmekle öğünür Hanımları aldatır Çok bühtân eder Yâ Alî! Kâfirin üç nişânı vardır: Allahü teâlânın dîninde şek [şübhe] eder Allahü Sübhânehü ve teâlâ hazretlerinin dostlarını düşman tutar Rabbine tâat ve ibâdetden gâfil olur Yâ Alî! Rahmetden uzak kılınmış kulların üç nişânı vardır: Allahü tebârek ve teâlâ ve tekaddes hazretlerinin mekrinden emîn olur Rahmetinden ümîdsiz olur Allahü teâlânın Resûlüne muhâlefete kendine âdet eder Yâ Alî! Afv edilmiş kulun üç nişânı vardır: Allahü Sübhânehü ve teâlâ hazretlerinin azâbından korkucu olur Mekrinden çekinir Sırf Allah için yapılan va’z ve nasîhatden çekinir Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ dergâhında halkın iyisi odur ki, herkese menfa’ati olur Halkın kötüsü odur ki, gönlü [kalbi] kinli olur Gammaz ve kötü amelli olur Yâ Alî! Halkın en iyisi, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri indinde o kimsedir ki, ömrü uzun olur ve ameli iyi olur Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin indinde en kötü ve Onun buğz etdiği kimse o kimsedir ki, halk onu hayrlı zan eder Onda hiç hayr olmaz Zâhirî salâh ile süslü, bâtını günâh ile doludur Bundan dahâ kötüsü o kimsedir ki, ondan sakınmak için kendine ikrâm olunur Bundan dahâ kötüsü zenginlere ikrâm eder Fakîrleri hor ve zelîl tutar Zenginlere çeşidli, renkli ni’metler ile cömertlik eder Fakîrlere bir parça ekmek vermez Bundan dahâ beteri o kimsedir ki, yalnız başına yiyip, bir kimseye, bir nesne vermez Bundan da beteri o kimsedir ki, bir müslimân kardeşine dostluk izhâr eder Sonra onu helâk eder Yâ Alî! Kerâmet, günâhlardan geçmekdir [günâhları terk etmekdir] Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinden kormanın aslı, Allahü teâlânın harâm etdiği herşeyden sakınmakdır Yâ Alî! Doğru söyleyici kimsenin alâmeti, doğru söylemek âdeti olur Kızgınlık ânında ve rızâ vaktinde ve hâcet vaktinde [ihtiyâc ânında] de doğru söyler Yâ Alî! Beş şey gönlü öldürür Çok yimek Çok uyumak Çok konuşmak Çok gülmek Rızk için çok endîşe etmek Harâm yimek îmânı za’îfletir, kalbi karartır Yâ Alî! Beş şey kalbi katı eder, karartır: Kalb çok kararırsa, Allahü teâlâ korusun, kâfir olur Bunlar günâhı bilmez, günâh işler Tok olduğu hâlde yemek yimek Zulm ile mal toplamak Nemâzı te’hîr etmek Sol eli ile yimek ve içmek Yâ Alî! Beş şey unutkanlık hâsıl eder: Fâre artığı yimek Kıbleye karşı bevl etmek Durur hâldeki suya bevl etmek Gül [göl] üzerine bevl etmek Harâm ile geçinmek Yâ Alî! Beş nesne [şey] gönlü [kalbi] parlatır, münevver eder: Sûre-i ihlâsı çok okumak Az yimek İlm meclisine hâzır olmak Az pişmiş ekmek yimek Gece nemâzı kılmak Yâ Alî! Beş şey gönlü rûşen eder, aydınlatır, karanlığını giderir: İlm meclisinde oturmak Elini yetîm başına sürmek Seher vaktinde çok istigfâr etmek Çok yimeği terk etmek Çok oruc tutmak
__________________ Söz işlemez yüreklere sükûtum dağlar gibi... |
Konu Sahibi KuM TaNeSi 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
41.Haftanın Misafiri Belgin | Hafta'nın Misafiri | Belgin | 37 | 14813 | 04 Ekim 2009 16:49 |
Neden Su içmeliyiz(46 sebep) | Tıbbı Nebevi ve Alternatif Tıp | su damlası | 6 | 3607 | 04 Ekim 2009 12:50 |
Yokluğuna Alıştırma... | Şiirler ve Şairler | KARAKÖSE | 1 | 2989 | 04 Ekim 2009 12:45 |
Kırgınım Sana /medineweb | Şiirler ve Şairler | su damlası | 8 | 3246 | 02 Ekim 2009 19:49 |
google amcam düzeltir işi bilir herşeyi =) | Resim/Karikatür | Esma_Nur | 2 | 2737 | 02 Ekim 2009 11:25 |
23 Mart 2009, 10:19 | Mesaj No:2 |
Durumu: Medine No : 5998 Üyelik T.:
02 Ocak 2009 | RE: Hz.Aliye Peygamberimiz Tarafından Söylenen Nasihatler
Yâ Alî! Beş nesne gözün nûrunu artdırır: Kâ’be-i mu’azzamaya bakmak Mushaf-ı şerîfe bakmak Anne-babasının yüzüne bakmak Âlimin yüzüne bakmak Akar suya bakmak Yâ Alî! Beş nesne kişiyi kocaltır [çökdürür] Borcu çok olmak Çok gâmı olmak Kadının nefesi erkeğe erişmek Çok koku sürünmek Çok balgam gelmek Yâ Alî! Cennet kapısında gördüm; yazılmış Her kim hevâsına muhâlefet ederse, Cennet onun yeri olur Cehennem der ki: Yâ Rabbî! Beni neden dolayı yaratdın Allahü teâlâ celle şânühü buyurdu: (Her bahîl ve mütekebbîr için) [Cimri ve kibrli için] Cehennem dedi, ben onlar içinim Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin rızâsı anne ve babanın rızâsındadır Gadâbı onların gadâbındadır Yâ Alî! Kâfir de olsa, komşuna ikrâm eyle Kâfir de olsa müsâfire ikrâm eyle Anaya-babaya kâfir de olsalar ikrâm eyle Dilenciyi kâfir de olsa red etme Yâ Alî! Her kim şübheliden yir, dîni örtülü olur Gönlü siyâh olur Her kim harâm yir ise gönlü [kalbi] ölür ve dîni köhne olur Yakîni za’îf olur Düâsı perdelenir İbâdeti az olur Yâ Alî! Mücrim olan kul düâ etse, Allahü teâlâ celle şânühü onu helâkını istediği şeyde verir ve meleklere emr eder ki, verin istediği nesneyi ki, onun helâkı ondadır Sesini kesin Yâ Alî! Allahü teâlâ kullarından bir kula gadâb edecek ise, ona harâm mal nasîb eder Gadâbı çok olunca, bir şeytânı onun üzerine musallat eder ki, onu dünyâda meşgûl eder Dünyâ işleri kolaylaşır Dinden uzaklaşır Sonra o kul der ki, Allahü teâlâ gafûrürrahîmdir Yâ Alî! Allahü Sübhânehü ve teâlâ bir kulu sever, o kulun düâsını gecikdirir [te’hîr eder] Melekler derler, yâ Rabbî bu mü’min kulun düâsını kabûl eyle Allahü teâlâ ve tekaddes buyurur ki, (Bırakın benim kulumu Siz onun üzerine benden dahâ çok mu acıyorsunuz Ben onun düâsını tedarruan severim Ve ben alîm ve habîrim) Yâ Alî! Bir kişinin ölüm ânında, a’zâları birbirine selâm verir Der, esselâmü aleyke Ben öldüm Sen de ölsen gerek Böylece ak tüy kara tüyüne der; ben öldüm; ya’nî ağardım Sen de ölürsün Yâ Alî! Şâd olup, kahkaha ile gülme ki, Allahü teâlâ ve tekaddes böyle olanları sevmez Dâimâ hüznlü ol ki, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri hüznlü olan kimseleri sever Yâ Alî Her yeni gün olunca, o yeni gün, ey insan oğlu ben senin yeni gününüm Ben senin üzerine şâhidim Bak, ne istersin Her gece olunca, gecede böyle söyler Gündüz ile ve gece ile sohbeti iyi yap Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin fadlından halâli taleb et ki, halâl taleb etmek mü’minler üzerine farzdır Yâ Alî! Abdest aldıkdan sonra İnnâenzelnâ [Kadr] sûresini okumakdan geri kalmıyasın Allahü teâlâ ve tekaddes hazretleri herbir abdestde sana ellibin senelik abdest sevâbı verir Yâ Alî! Her kim ayaklarını yıkadıkdan sonra, bana salevât verse, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri, onun bütün üzüntülerini giderir, ferâhlandırır, düâları müstecâb olur Yâ Alî! Tehâretlenince, yeniden su al ve önüne sür ve sonra, (Sübhâneke Allahümme ve bi hamdike eşhedü en lâ ilâhe illâ ente vahdeke lâ şerîke leke estagfiruke ve etübü ileyke) oku Sonra yüzünü bir tarafına çevir ve şöyle söyle: (Ve eşhedü enne Muhammeden abdüke ve Resûlüke) Her kim böyle yaparsa, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri onun günâhlarını az veyâ çok olsun, afv eder Yâ Alî! Her kim Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerini fecr tulû’ etmezden evvel ve gün doğmazdan evvel zikr ederse, Allahü teâlâ, onun Cehennemde azâb olunmasına râzı olmaz Onun günâhları yedi kat gökdeki yıldızlar adedince olur ise de azâb etmezler Yâ Alî! Sabâh nemâzını cemâ’at ile kılasın Güneş doğup, yükselinceye kadar yerinde otur Sonra iki rek’at nemâz kıl ki, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri, sana bir hac ve ömre sevâbı verir Köle azâd etmek sevâbı ve bin dinâr fîsebîlillah sadaka etmişce sevâb verir Yâ Alî! Hazârda ve seferde Duhâ nemâzına devâm et ki, kıyâmet günü olduğu zemân, bir nidâ edici Cennetin şerefeleri üzerinden nidâ eder ki, nerededir o kimseler ki, duhâ nemâzını kılarlar idi Duhâ kapısından varıp, selâmetle ve emân ile Cennete girsinler Allahü teâlâ ve tekaddes hazretleri Duhâ nemâzını emr etmediği hiçbir Peygamber göndermedi [ya’nî her Peygambere emr etmişdir] Yâ Alî! Her kim Cum’a günü gusl ederse, Allahü tebârek ve teâlâ onun günâhlarını afv eder Bu Cum’adan gelecek Cum’aya kadar pürnûr olur Kabrde ve mîzânda ağırlık olur Yâ Alî! Kulların sevgilisi, Allahü teâlâ hazretlerine o kuldur ki, secdede (Yâ Rabbî! Ben nefsime zulm etdim Beni afv et! Zîrâ günâhları ancak sen afv edersin) der Yâ Alî! Şerâb içen ile dostluk etme O mel’ûndur Zekât vermiyen kimse ile arkadaşlık etme O Allahü teâlânın düşmanıdır Fâiz yiyen ile arkadaşlık etme ki, o Allahü teâlâ hazretleri ile muhârebe eder Kur’ân-ı kerîmde bu bildirilmişdir [Bekara sûresi 279cu âyet-i kerîmesinde meâlen]; (Eğer fâizi terk etmezseniz, Allaha ve Peygambere karşı harbe girmiş olursunuz) buyurulmuşdur Yâ Alî! Düâ ederken veyâ Kur’ân-ı azîm-üş-şân tilâvet ederken sesini çok yükseltme Çünki, nemâz kılanların nemâzlarını fesâda verirsin Yâ Alî! Nemâz vakti gelince nemâzını kıl Çünki şeytân seni meşgûl eder Bir hayrlı işe niyyet etdiğin zemân, hemen o işi yap Çünki, şeytân seni o hayrlı işden men’ eder Yâ Alî! Her kim ücret ile bir işçi tutar; ücretini temâm vermezse, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri onun tâatlarını mahv eder Ben onun kıyâmet gününde hasmı olurum Yâ Alî! Cebrâîl aleyhisselâm, âdem oğlu olup da, yedi iş işleseydim, diye temennî etmişdir Beş vakt nemâzı cemâ’at ile kılsaydım Âlimler ile otursaydım Hastaları sorsaydım Cenâze nemâzını kılsaydım Su dağıtsaydım Dargın olan iki kimseyi barıştırsaydım Yetîmlere şefkât etseydim
__________________ Söz işlemez yüreklere sükûtum dağlar gibi... |
23 Mart 2009, 10:19 | Mesaj No:3 |
Durumu: Medine No : 5998 Üyelik T.:
02 Ocak 2009 | RE: Hz.Aliye Peygamberimiz Tarafından Söylenen Nasihatler
Yâ Alî! Sen de bunun üzerine hırslı ol Yâ Alî! Yetîm ağladığı zemân Arş-ı mecid titrer Allahü Sübhânehü ve teâlâ hazretleri buyurur ki, yâ Cebrâîl, bu yetîmi ağlatanın yerini Cehennemde bul! Ben de onu ağlatayım Her kim ki onu sevindirir ve güldürür Onun Cennetde yerini geniş et ki, ben onu sevindireyim ve güldüreyim Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri, Âdem oğlunun bedeninde dilden iyi birşey halk etmemişdir Onun ile Cennete girer Ve onun ile Cehenneme girer Onu zindâna koy ki, yırtıcı hayvân gibidir Yâ Alî! Eyyâm-ı beyd orucuna devâm et ki, ayın onüçüncü, ondördüncü, onbeşinci günleridir Allahü teâlâ ve tekaddes hazretleri bu günlerde oruc tutanların yüzlerini beyâz eder O sene temâmen oruc tutmuş gibi olur Yâ Alî! Her kim ilmsiz ibâdet ederse, zararı fâidesinden çok olur Onun misâli o a’mâ gibi olur ki, bir sahrâya delîlsiz gider O kadar dolaşır ki, kendini dikenlik arasında bulur Yâ Alî! Her kim her gün yirmibeş kerre (Estagfirullahelî ve li vâlideyye vel’cemî’il mü’minîne vel mü’minât vel müslimîne vel müslimâti innehû mu’cîbüt da’vât) derse, Allahü tebârek ve teâlâ o kimseyi kendi dostlarından yazarYâ Alî! Her kim her gün on kerre (Lâ ilâhe illallahü kable külli ehadin ve lâ ilâhe illallahü ba’de külli ehadin ve lâ ilâhe illallahü yebka rabbünâ ve yefnâ ve yemûtü külle ehadin) derse, göklerde hiçbir melek kalmaz; illâ ona bin kerre istigfâr ederler Yâ Alî! Her her gün yirmibir kerre (Allahümme bârik lî fîl-mevti ve fî mâ ba’det mevti) derse, Allahü teâlâ ve tekaddes hazretlerinin ona dünyâda verdiği ni’metleri hesâbsızdır Yâ Alî! Her gün on kerre (Elhamdülillah kable külli ehadin ve elhamdülillahi be’de külli ehadin velhamdülillah yebka rabbünâ yefnâ külli ehadin velhamdülillahi alâ külli hâlin) derse, Allahü teâlâ ve azze ve celle o kimseyi büyük günâhı olsa da afv eder Yâ Alî! Her kim benim üzerime her bir gün ve her bir gecede yüz kerre salevât getirse, ona şefâ’at etmek, büyük günâhı olsa da, bana vâcib olur Bu cümlede bütün müslimânlara nasîhat vardır Yâ Alî! Gece nemâzı kıl! Bir koyun sağacak mikdârı zemân kadar da olsa, gecede iki rek’at nemâz gündüzleri bin rek’at nemâzdan fazîletlidir Geceleri nemâz kılanların yüzleri, gündüzün bütün insanların yüzlerinden güzel olur Yâ Alî! Hiçbir müslimâna la’net etme Hiçbir hayvana la’net etme La’net sana geri döner Yâ Alî! Her kim Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin ni’metlerine şükr ederse, belâlarına sabr ederse, günâhlarına istigfâr ederse, hangi kapıdan isterse Cennete girer Yâ Alî! Çok uyumak gönlü öldürür Pişmânlığı, unutkanlığı artdırır Çok gülmek gönlü [kalbi] öldürür Vakârı giderir Çok günâh işlemek kalbi, gönlü siyâhlaşdırır Pişmânlık verir Yâ Alî! Her kim dünyâyı ihtiyâcı kadar taleb ederse, Sırat üzerinden şimşek gibi geçer Allahü teâlâ ve tekaddes ondan râzı olur Her kim dünyâyı isteyip ve harâmlardan çok mal toplarsa, Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerine mülâki olduğunda, Allahü teâlâ hazretlerini gadâblı bulur Yâ Alî! Her kim bir müslimâna, temiz düşünce ve hulûs-i kalb ile yiyecek verirse, Allahü teâlâ o kimseye bin hasene [sevâb] verir, bin günâhını afv eder Yâ Alî! Mazlûmun inkisârından [kalbinin kırılmasından] sakın ki, Allahü teâlâ onu kâfir de olsa kabûl eder Yâ Alî! Borcu az et, râhat olursun Borç din harâblığıdır Gündüz zelîl, hakîrdir Gece gâm ve gussâlıdır Yâ Alî! Her kim Cum’a gecesi Sûre-i Bekarayı okur ise, o kimseye yedinci gökden, yedinci yere kadar pürnûr olur Her kim sûre-i Duhânı okur ise, işlediği ve işliyeceği günâhları afv eder Yâ Alî! Her kim Vessemâ’i ve Târik sûresini yatdığı vaktde okur ise, Allahü Sübhânehü ve teâlâ hazretleri ona, gökde olan yıldızlar adedince hasene [sevâb] verir Yâ Alî! Uyumak istediğin zemân istigfâr söyle (Sübhânallahü velhamdülillah ve lâ ilâhe illallahü vallahü ekber ve lâ havle ve lâ kuvvete illâ billahil aliyyül azîm) oku ve (Kul hüvallahü ehad) sûresini çok oku ki, o Kur’ân-ı azîmin ışığıdır Senin üzerine okumak vazîfe olsun Âyet-el kürsîyi ki, bir harfinde bin bereket ve bin rahmet vardır Her kim Sûre-i Mülkü yatacağı vakt okuyup, (Allahümme agsîmni kâimen ve agsîmni bil islâmî, râkıden ve lâ tüşemmitnî adüvven ve lâ hâsiden, Allahümme innî e’ûzü bike min şerri nefsî ve min şerri külli dâbbetin ente âhızün binâsiyetiha ve es’elüke minel hayri küllihî) der ise, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri cin ve ins şerrinden ve her yaratılmışın şerrinden ona muhâfaza eder Yâ Alî! Sûre-i Haşrı oku Dünyâ ve âhıret şerrinden muhâfaza eder Yâ Alî! Zeytin yağını yi ve kendini onunla yağla Sana bir üzüntü erişir ise, (Sübhâneke rabbî lâ ilâhe illâ ente aleyke tevekkeltü ve ente rabbül arşil azîm) oku O düâyı oku ki, Cebrâîl aleyhisselâm bana ta’lîm etmişdir: (Allahümme innî es’elüke afve vel âfiyete fiddînî veddünyâ ve âhırete) Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerini, gam ve gussa vaktinde zikr et ve (Yâ hayyü yâ kayyümü yâ lâ ilâhe illâ ente rahmetike estegisüfağfirli ve eslihlî şe’nî ve ferric hemmî) söyle Yâ Alî! Yemeğe tuz ile başla Sonunda da tuz ile bitir Tuz, ölüm hâric, yetmiş derde devâdır Yemeklere çörek otu koy O da ölüm hâric her derde devâdır Yâ Alî! Yeni ayı görünce tehlîl ve tekbîr getir ve (Lâ ilâhe illallahü vallahü ekber ve a’zîm ve ekdâr ve e’ûzü memâ ehâf ve ehâzer) oku Yâ Alî! Bir kimseden bir hâcet isteyeceğin zemân Âyet-el kürsî oku; sağ ayağını ileri koy Yâ Alî! Yedi kimse benim ümmetimden Cennete girerler: 1– Tevbe eden yiğit [genç] 2– Sadakayı gizli veren kimse 3– Harâmı terk eden ve Duhâ nemâzını kılan kimse 4– Malının gitmesine râzı olup, imâm ile bir vakt nemâzının gitmesine râzı olmayan kimse 5– Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin havfından [korkusundan] gözleri yaş ile dolan kimse 6– Ulemâ ile oturan kimse 7– Bir mü’mine muhabbet eden ve Allahü teâlâ için ikrâm eden kimse Yâ Alî! Bir kimsenin üzerinden, ülemâ meclisinde oturmadan kırk gün geçse, onun gönlü [kalbi] kararır Büyük günâh işler Zîrâ ilm gönlü diri tutar İlmsiz ibâdet olmaz Yâ Alî! Her kimin vera’ı olmasa, günâh işlemekden men’ olmaz Ona yerin altı yerin üzerinden iyidir Ya’nî îmânın yeri belli olmadığından, kabrde durması dahâ iyidir Yâ Alî! Bir nesneyi pişirmek istersen, iyi pişir Yediğin vakt çok çiğne Yağmur yağarken düâ et Kâfirler ile ceng olduğu vakt, Kur’ân-ı azîm-üş-şân kırâ’at olunduğu vakt ve farz nemâzından sonra düâ et Yâ Alî! Cehennemde demirden bir değirmen vardır O, Kur’ân-ı kerîmi okudukları ve âlim oldukları hâlde mücrim olanların başını öğütür Yâ Alî! Hak ile hükm et ki, her cevr edici hâkim için, Allahü tebârek ve teâlâ hazretlerinin huzûrunda azâbdan bir zincir olur ki, uzunluğu yetmiş arşındır Eğer ondan bir arşınını, bir yüksek dağın başına koysalar, temâmı yanıp, kül olur Yâ Alî! Yakın zemânda benim ümmetimden râfizîler çıkar Her kim benim Eshâbıma çirkin söylerse, seb’ ederse [kötüler ise] onun boynunu vur ki, bu ümmetin yehûdîsidir Yâ Alî! Her kim bir a’mânın elini tutarsa, Allahü teâlâ onun yüzbin günâhını afv eder Sol elini sağ elin ile tut Yâ Alî! Allahü tebârek ve teâlâ ona bir sâlihâ ve mûti’ hanım verip, onun gönlünü hoş tutması ve imâm ile nemâz kılmak ve komşuları kendinden râzı olmak, Allahü teâlânın ona ikrâmındandır Yâ Alî! Melekler istigfâr ederler o kimseye ki, onun evinde bal olur, zeytin olur ve çörek otu olur İçinde sûret olan, şerâb olan, köpek olan, ana-babaya âsî olunan ve hiç müsâfir gelmiyen eve melekler hiç girmezler Sefere veyâ cenge giderken Sûre-i Yasîni oku On kerre innâ enzelnâ [Kadr] sûresini oku, Allahü tebârek ve teâlâ hazretleri düşmanların şerrinden emîn ederYâ Alî! Bir zâlimden korkar isen, (Yâ ilâhe, Cebrâîle ve İsrâfile ve Mikâîle ve Azrâîle ve yâ ilâhe İbrâhîme ve İsmâîle ve İshaka ve münzelit Tevrâti vel İncîli vel Zebûri vel Fürkân, Künlî, câren min fülanibni Fülen min kezâ ve kezâ) söyle Sefer edeceğin zemân, (Yâ arda Âmentü birabbî ve rabbiki Allahüllezî lâ ilâhe illâhüvellezî halakanî ve halekaki e’ûzü billâhi min şerri ki ve min şerri mâ yedübbü aleyki Ve min şerri külli üsûdîn ve esedin Ve min şerri vâlidin ve mâ veledin)söyle Yâ Alî! Sana bir katılık erişdiği zemân, (Allahümme innî es’elüke bi hakkı Muhammedin âli Muhammedin illâ necîtenî) söyle Hazret-i Âlî “kerremallahü vecheh” dedi ki, yâ Resûlallah! Senin âlin kimdir Resûlullah “sallallahü teâlâ aleyhi ve sellem” hazretleri buyurdular ki, her takî ve nakî [harâmlardan sakınan temiz müslimânlar] benim âlimdir Bir köye şunu demeyince de girme: (Allahümme innî es’elüke hayreha ve hayra men bîha ve e’ûzü bike min şerrihâ ve şerri men bihâ)Tâamı üç parmağın ile yi ki, şeytân iki parmağı ile yir Hiç kimsenin yüzüne tokat vurma Hayvanın dahî yüzüne vurma Rü’yânı meğer dostun da olsa, söylemeYâ Alî! Benim vasıyyetimi hıfz et Nasıl ki ben Cebrâîl aleyhisselâmdan, O Rabbül âlemînden sübhânehü ve teâlâ hıfz etdi Yâ Alî! Sana bu vasıyyetde evvelin ve âhırin ilmini verdim Her kim ki bunun ile amel eylerse, dünyâda ve âhıretde selâmet üzere olurBURADA " MENAKIB-i CiHAR YAR-I GUZIN" KITABI
__________________ Söz işlemez yüreklere sükûtum dağlar gibi... |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Mekke fethinde söylenen | Nebevi Sevda | Nebevi Sevda/Kişisel | 1 | 04 Nisan 2023 16:10 |
Rasulullahın (s.a.v) Hz. Aliye (r.a) Öğrettiği Ezber Duası | Esadullah | Dua Bölümü | 2 | 30 Mart 2012 23:00 |
Hz.Aliye Allahın Arslanı Demek | KuM TaNeSi | Ashab-Kiram(r.a) | 3 | 14 Mayıs 2009 22:22 |
Nasihatler... | AŞK'ÜL İSLAM | Tasavvuf-Tarikat | 2 | 28 Ekim 2008 10:27 |
Hz.Hasan ve Hz.Hüseyin Üzerine Söylenen O nurlu Hadisler | AşıkıZehra | Hadis-i Şerif | 0 | 19 Ekim 2008 00:34 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|