|
Konu Kimliği: Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM,Açılış Tarihi: 09Haziran 2009 (18:16), Konuya Son Cevap : 09Haziran 2009 (22:49). Konuya 5 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
09Haziran 2009, 18:16 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | Aşk ve delilik Aşk ve delilik Bir gün Delilik yakın dostlarını kahve içmek üzere evine davet etmiş. Herkes gelmiş. Kahveler içildikten sonra Delilik dostlarına saklambaç oynamayı önermiş. - Saklambaç mı? O da nedir? diye sormuş Merak. -Saklambaç bir oyundur. Sizler saklanırken ben yüze kadar sayacağım. Saymayı bitirdiğimde ilk bulacağım kişi benden sonraki ebe olacaktır. Korku ve Tembellik dışındakiler Delilik'in önerisini derhal kabul etmişler. - 1..., 2..., 3... diye yüksek sesle saymaya başlamış Delilik. Acelecilik, ilk bulduğu yere kendini atıvermiş. Utangaçlık, her zamanki alışkanlığıyla bir ağacın gölgesine ilişmiş. Neşe,bahçenin orta yerine doğru yönelmiş. Hüzün, saklanacak yer bulamadığından ağlamaya koyulmuş. Kıskançlık, Başarı'nın peşinden giderek yanıbaşındaki bir kayanın ardına sığınmış. Delilik saymayı sürdürmüş... Umutsuzluk, Delilik'in doksan dokuza geldiğini duyduğunda iyiden iyiye umutsuzluğa kapılmış. - YÜZ ! diye haykırmış Delilik, Saklanmayan ebedir, aramaya başlıyorum..... İlk söbelenen Merak olmuş. Birinci kurbanın kim olacağını o kadar merak ediyormuş ki, saklanmayı ihmal etmiş. Bahçe duvarına baktığında, Delilik Kararsızlık'ı farketmiş; üzerine tünemiş olduğu duvarın hangi tarafına saklanacağını düşünmekle meşgulmüş. ...Ve hemen ardından Neşe'yi, Hüzün'ü, Utangaçlık'ı söbelemiş. Herkes yeniden biraraya geldiğinde Merak sormuş: -Aşk nerede? Hiç Aşk'ı gören oldu mu? Delilik, Aşk'ı aramaya koyulmuş. Dağlara çıkmış, nehirlerin yataklarına bakmış, ama Aşk'ı hiç bir yerde bulamamış. Çaresiz arayışını sürdüren Delilik, bir gül ağacı ile karşılaşmış. Eline geçirdiği bir çalıyla ağacın dallarını, yapraklarını yoklamış. Aniden tiz bir çığlıkla irkilmiş. Acıyla bağıran Aşk, diken batan gözünü tutuyormuş. Delilik ne yapacağını bilememiş. Özür dilemiş, yalvarmış yakarmış Aşk'a kendisini affetmesi için. O kadar üzülmüş ki, bir daha hayat boyu yanından ayrılmayacağını bile vaadetmiş. Acısı biraz dinen Aşk sonunda özürleri kabul etmiş. O günden beri Aşk'ın gözü kördür ve Delilik hep yanı başındadır!!! |
Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İnsana Tapmanın Kuranı Kerimdeki Karşılığı | Kur'ân-ı Kerim Genel | Medineweb | 1 | 2910 | 01 Ocak 2013 16:58 |
Muhammed ve İnançlılar / Röportaj | Anket'ler-Röportaj'lar | EyMeN&TaLhA | 1 | 2769 | 02 Kasım 2010 01:14 |
Ebuzerr / (Ali Şeriati) | Ashab-Kiram(r.a) | Mihrinaz | 5 | 4968 | 16 Temmuz 2010 01:33 |
BAKMAK YETMEZ.... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | Mihrinaz | 4 | 2236 | 24 Nisan 2010 15:15 |
İN'SANLARDAN... | Serbest Kürsü | Beytül Ahzan | 3 | 2262 | 02 Mart 2010 22:27 |
09Haziran 2009, 22:34 | Mesaj No:4 |
Durumu: Medine No : 5446 Üyelik T.:
30 Kasım 2008 | RE: AŞK VE DELİLİK
İlk” te “son” bulmaktır!.. “Başlangıçta”, “bitmek”tir AŞK!.. Aşk nedir sizce?. Hiç tarifini yapmaya çalıştınız mı kendinizce… Aşk o fırtınalı günde binip muhabbet kayığına çekebilmekti kürekleri tereddüt etmeden Hüda-i’ce. Sonra önünde serilmesiydi azgın dalgaların sakince… Aşk Hz. İbrahim gibi, ateşe atılırken gelen meleklere, “Ateşi yandıran benim halimi biliyor deyip, sizden talebim yok” deyip Cânı gönülden teslim olmaktır Alemlerin Rabbine… Aşk Hz. Yakup misali, kaybettiğinde biricik Yusuf’unu, Rabbine güvenip, rıza ile beklemekti sonunu… “Bana düşen sabrı cemildir” diyebilmekti büküp boynunu… Ya da âşık Yunus Emre gibi “Hoştur bana Sen’den gelen” diyerek, Allah’tan gelecek herşeyi itirazsız kabul ederek “Kahrında hoş, lütfunda hoş” diyebilmekti.. Aşk sevdalanıp güzeller güzeline, bağlanmaktı gönülden Silip yürekten masivayı, değil dünyadan, ahiretten, geçmekti kendinden!.. Aşk silmekti kalpteki gururu, hasedi, kibiri, Diyebilmekti Yunusca, boşverdim herşeyi “bana seni, gerek seni!..” Evet, evet… Aşk sizce neydi!?.. uçsuz bucaksız gökyüzünde kanat çırpmaktı aşk!.. Vahasız çöl yollarında deli divane gezmekti aşk!.. Herşeyden geçip, sevgilinin hüviyetine bürünmekti aşk!.. Ne de çok düşündük değil mi ya aşkın tarifini… “İlk” te “son” bulmaktır!.. “Başlangıçta”, “bitmek”tir AŞK!.. Aşk ne hüzün, ne sevinç, ne hülya… Aşk, sahili olmayan koca bir derya!… Aşk ne Mecnun, Aşk ne Leyla… AŞK dediğin, yüce MEVLA!… Genç yaşta bana aşık olan, “Habibimdir” der Allahu Teala!…. Allah’ın “Habibim” dediği kullarından olmak duasıyla… Vesselam… Şeyma Karadağ. |
09Haziran 2009, 22:44 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 2 Üyelik T.:
10 Nisan 2008 | RE: AŞK VE DELİLİK
Aşkın gözü kördür keşke kör gözle değilde basiret gözüyle bakabilseydik.
|
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|