|
Konu Kimliği: Konu Sahibi MERVE DEMİR,Açılış Tarihi: 22 Ağustos 2007 (20:15), Konuya Son Cevap : 10 Ekim 2012 (18:30). Konuya 37 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
22 Ağustos 2007, 20:25 | Mesaj No:11 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 11.Nasihat: Allah’a müteveccih olmak Öyleyse ey aziz! Batıl bir hayal için, zayıf kulların cüz’i bir sevgisi için, zavallı kişilerin ufacık bir ilgisi uğruna kendini ilahi hışmın ve gazabın muhatabı kılma. Ve o ilahi muhabbetleri, o sınırsız kerametleri, rububiyetin o,lütuf ve kerametlerini, hiçbir eseri olmayan ve hasret ve pişmanlıktan başka hiçbir meyvesi olmayan, insanların nezdinde ki bir sevgi uğruna satma. Kesp âlemi olan bu âlemden elin kesilip amel defterin kapandığında, artık pişmanlığın bir neticesi ve dönüşün bir faydası yoktur... Ey zavallı! Sen ki nefsinin kulusun, senin kalbinde şeytan ve cehalet tasarruf etmekte ve hakkın tasarruf elini kalbinden kestiğine göre nasıl bir imana sahipsin ki mutlak saltanat ve hakkın tecellisine şamil olasın? Öyleyse bil ki, bu halde olduğun sürece ve bu kendini ön plana çıkarma rezilliği sende olduğu sürece sen Allah a kâfirsin ve münafıkların yolunda sayılırsın. Her ne kadar kendini Allah a karşı Müslüman ve Mü'min saysan da. |
22 Ağustos 2007, 20:26 | Mesaj No:12 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 12.Nasihat: İhlâslı olmak Öyleyse ey aziz! İyi ismi Allah dan iste. İnsanların kalbinin seninle olmasını kalplerin sahibinden iste. Sen işini Allah için yap. Allah uhrevi kerametler ve o âlemin nimetlerine ilaveten bu dünyada da sana kerametler ihsan edecektir. Seni sevgili kılacaktır. Senin kalplerdeki yerini ziyadeleştirecektir. Seni her iki dünya dada yüceltir. Ama eğer yapabilirsen, zahmet ve mücahedeyle, kalbini bu sevgiden de tamamen temizle. Batını sefalaştır ki, amelin bu cihetten halis olsun ve kalbin hakka yönelsin. Ruhun arınıp, nefsin küdureti bertaraf olabilsin. Zayıf insanların sevgi ve düşmanlığının ve onların yanında isim ve şöhret sahibi olmanın ne faydası var? Farz edelim faydası olsa bile, birkaç günlük naçiz ve cüzi bir faydadır. Hatta bu sevgi, insanın akıbetini riyaya götürebilir ve Allah muhafaza, insanı müşrik, kâfir ve münafık edebilir. Eğer bu âlemde rezil olmasa da, o âlemde, ilahi adalet, huzurunda, Salih kulların, büyük enbiyaların ve mukarrep meleklerin yanında rezil olur, başı önünde ve zavallılaşır. O günün rezilliğinin nasıl bir rezillik olduğunu bilmiyorsun. Öyle bir huzurda, yenik durumda olmanın nice zulmetleri ardından getirdiğini Allah bilir. İşte öyle bir günde, Allah kelamı kâfirin sözünü şöyle açıklar: “Keşke toprak olsaydım”ama artık faydası yoktur. Ey zavallı! Sen insanların nezdinde ki cüzi bir muhabbet, faydasız bir şöhret için, o kerametlerden vazgeçtin. Allah rızasını elden verdin ve kendini ilahi gazabın muhatabı karar kıldın... |
22 Ağustos 2007, 20:26 | Mesaj No:13 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 13.Nasihat: Nefsin amellerine dikkat Ey aziz! Uyan! Gaflet ve sarhoşluğu kendinden uzaklaştır, öbür âlemde senin amellerini tartmadan önce, sen akıl mizanında amellerini tart. Senden hesap sormadan önce, sen kendini hesaba çek. Ve kalp aynanı şirkten, nifaktan ve iki yüzlülükten temizle. Onu, öbür âlemin ateşlerinin dahi temizleyemeyeceği, şirk ve küfür zengarlarının sarmasına izin verme. Fıtrat nurunun küfür zulmetine dönüşmesine izin verme. “Allah’ın insanları üzerine yarattığı fıtrat” (2)Bu fıtratın zayi olmasına izin verme. Bu ilahi emanete bu kadar ihanet etme. Kalp aynanı temizle ki, hak cemalin nuru onda tecelli etsin ve seni âlem ve âlemdeki her şeyden biniyaz kılsın. Ve kalbinde alevlendirdiğin ilahi muhabbet ateşi, bütün muhabbetleri yaksın, öyle ki onun bir anını dahi bütün âlemlere değişmeyesin ve öylesine bir lezzet alasın ki, onu yâd edip zikretmekle bütün hayvani lezzetleri oyuncak bilesin. Eğer bu makamın ehli değilsen ve bu mana sana ilginç geliyorsa, en azından Kur'an-ı Kerim'de geçen ve masumlarında kendisinden haber verdiği o ilahi nimetlerden kendini mahrum etme. Kaç günlük evhamınla, insanların kalplerini celp etmek vasıtasıyla okadar sevapları zayi etme. O kerametlerin hepsinden kendini mahrum etme. Ve ebedi saadeti daimi şekavet’e satma. |
22 Ağustos 2007, 20:27 | Mesaj No:14 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 14.Nasihat: Amellerde dikkat Ey aziz! Uyan ve gaflet pamuğunu kulaklarından çıkar ve gaflet uykusunu gözlerine haram kıl ve bil ki Allah seni kendisi için yaratmıştır. Kutsi hadis de buyrulduğu gibi: “Ey insanoğlu varlıkları senin için senide kendim için yarattım.” Yani ey insanoğlu her şeyi senin için yarattım ve senide kendim için yarattım. Senin kalbini kendi menzilim kıldım, sen ve senin kalbin, ilahi namuslardan biridir. Hak Teala namusuna karşı gayretlidir. Hak Tealanın namus perdesini bu kadar yırtma. El uzatmayı reva görme. Hak Tealanın gayretinden kork ki, seni bu âlemde öyle bir rezil eder ki, ne kadar istesen bile düzeltemezsin. Evliyanın, onlar vasıtasıyla hakka benzediği ahlaki faziletleri haktan başkasına teslim ediyorsun, kalbini hakkın düşmanına teslim ediyorsun ve kendi melekût batınında şirk koşuyorsun. Hak Tealanın, senin memleket namusunu yırtmasına ilaveten, seni büyük nebiler ve mukarrep meleklerin yanında da rüsva ve rezil etmesinden de kork. Seni bu âlemde muftezeh edebilir seni asla telafi edilmeyecek fezihete müptela eder ve asla yamanmayacak bir şekilde ismetini yırtabilir. Hak Teala “set tar”dır ama “ğuyur”durda. “erhemurrehimin”dir ama “eşeddul muagibindir”de. Örter ama haddini aşmadığın sürece. Allah muhafaza bu büyük iş ve nahencar rezillik, gayreti sitr e galebe ettirebilir. Hadisde de duyduğumuz gibi. Öyleyse, biraz kendine gel ve Allah'a dön, ona dönüş yap ki Allah rahimdir ve bağışlamak için bahane arıyor. Eğer dönüş yaparsan, geçmiş ayıplarını bağışlayıcılığıyla örter ve kimsenin ondan haberdar olmasına izin vermez, seni fazilet sahibi kılar ve kerime ahlakları sende mütecelli eder. Seni kendi sıfatlarının aynası kılar ve senin iradeni o âlemde işler hale getirir. Onun kendi iradesinin bütün âlemlerde nafiz olması gibi. Hadiste nakledildiği gibi: Cennet ehli karar kılındığı zaman, Allah tarafından onlara bir mektup gelir ki mazmunu şöyledir: Ölümsüz ve ebedi yaşam sahibinden, ölümsüz ve ebedi yaşam sahibi olana. Ben her neyi olması için irade etsem ona derim ki ol, oda olur. Senide bu gün öyle karar kıldım ki, her neyi irade edersen emret, olur. Bu kadar bencil olma, sen iradeni hakka teslim et ki zat-ı mukaddeste seni kendi iradesinin mazharı kılsın. Seni bütün işlerde mutasarrıf kılsın. Ahirette icat memleketini senin kudretin altında karar kılar. Ve bu batılın gayri tefvizidir. Kendi yerinde malum olduğu gibi. Bil ki ey aziz! Sen bilirsin, ister bu yolu seçersin ister öbürünü, Allah bizden ve bütün mahlûkattan niyazsızdır. Bizim ve bütün âlemi mahlûkatın ihlâsından niyazsızdır. |
22 Ağustos 2007, 20:28 | Mesaj No:15 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 15.Nasihat: Nefsin muhasebesi Öyleyse ey aziz! İşlerinde dakik ol, her amelinde nefsini hesaba çek ve onu bütün işlerinde istintak et ki, acaba attığı adımlar hayır ve şerefli işler için ne ölçüdedir? Gece namazı hakkında sormasının sebebi nedir? Yâda onun izkarını tahvil etmek? Allah için mi bir meseleyi anlamak yâda anlatmak istiyor? Yâda kendini bu işin ehli olarak mı göstermeye çalışıyor? Neden gittiği ziyaret seferini her fırsatta millete anlatmaya çalışıyor? Hatta sayısına kadar. Neden gizlice verdiği sadakalardan kimsenin haberdar olmamasına razı olmuyor? Her hangi bir sohbet anında bir yolunu bulup mutlaka bahsediyor? Eğer Allah içinse ve onu izhar etmekle, insanların kendisine teessi etmelerini, “iyiliğe emretmek o işi yapan gibidir” amaçlıyorsa, açıklamak iyidir. Böylesine temiz bir fıtrata ve temiz bir kalbe sahip olduğu için Allah a şükretmelidir. Ama nefis münazarasın da şeytanın onu kandırmamasına, riya amelini mukaddes bir surette ona yedirmemesine dikkat etmelidir. Eğer Allah için değilse, bu izharı terk etmelidir, bu “sum’e” dir ve riyanın melun şeceresindendir ve Allah u Mennan onun bu amelini kabul etmeyecek ve onu siccine atmalarını emredecektir. Nefsin hilelerinden Allah a sığınmalıyız ki onun hileleri çok dakiktir. Ama icmalen bilmeliyiz ki, bizim amellerimiz halis değil. |
22 Ağustos 2007, 20:29 | Mesaj No:16 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 16.Nasihat: Nefsi kınama Vay o kimselerin haline ki, itaat, ibadet, Cuma ve cemaat, ilim ve diyanet ehlidirler de, Ahiret sultanı çadır kurduğu zaman göz açtıklarında, kendilerini büyük günahların ehli, hatta küfür ve şirk ehlinden daha kötü görürler ve amel defterleri daha siyah olabilir. Vay o kimseye ki, namaz ve ibadetleriyle cehenneme girsin. Vay o kimseye ki, onun sadaka, zekât, oruç ve namazı öyle suretlerde olsun ki onlardan daha kötüsü tasavvur dahi edilemesin. Zavallı sen müşriksin. Allah kendi fazlıyla, muvahhid ama günahkâr isyancıları bağışlar inşallah, amma ve lakin eğer tövbe etmeden ölürlerse müşrikleri bağışlamayacağını buyuruyor. |
22 Ağustos 2007, 20:30 | Mesaj No:17 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 17.Nasihat: Muhlis muvahhit Şimdi ey aziz: Düşün ve kendin için bir çare bul ve bil ki, bu fakir halkın yanında şöhret sahibi olmanın hiçbir değeri yoktur. Serçe bile yese doymayacak kadar küçük olan, bu insanların kalbinin hiçbir değeri ve kabiliyeti yoktur. Güç sadece rububiyetin kutsal dergâhında bulunur. Ve mutlak fail ve musebbibil esbap o zatı mukaddestir. Mahlûkatın tamamı, bir sinek yaratmak için sırt sırta verseler, gene de başaramazlar. Eğer sinek onlardan herhangi bir şey çalacak olsa, geri alamazlar bile. Güç Allah katındadır. O bütün mevcudat üzerinde müessirdir. Her türlü riyazet ve zahmetle, akıl kalemiyle, kalbine şöyle nakşetmelisin: La müessire filvucud illa Allah “ Vücut âleminde Allah an başka müessir yoktur.” |
25 Ağustos 2007, 00:21 | Mesaj No:18 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler SAĞOLUN ADMİNİM... 18. Nasihat: Dua ve iltica Her halukar da, bütün vakitlerde, özellikle yalnız olduğun zamanlarda, tezerru ve istikanet, acz ve mezellet ile bağışlayıcı olan Allah dan, seni tevhit nuruna hidayet etmesini iste. Ve senin kalbini, barigei gaybi, yek bini yek perestiyle münevver kılsın ki bütün âlemlerden halas olup her şeyi bir hiç bilesin. Ve tazarru ile o zatı mukaddesten, seni, halis kılmasını ve hulus ve iradet yoluna hidayet etmesini iste. ...Bir müddet kalbine dikkat et, amel davranış, hareket ve sekenatlarını, dikkate alıp, kalbinin gizliliklerini teftiş et. Ve onu ciddi bir şekilde hesaba çek, dünya ehlinin, kendi ortaklarından hesap sorduğu gibi. |
25 Ağustos 2007, 00:22 | Mesaj No:19 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 19.Nasihat: Ucb Ey zavallı mümkün! Kendinden ve kendinle yaratanın arasındaki nisbetten bi haber! Ey malikul muluka karşı olan vazifesinden gafil olan bedbaht mümin! Bu kadar bedbahtlığımıza sebep olan ve bizi bu kadar karanlık ve zulmetlere mubtela eden şey, bizim cehalet ve bilgisizliğimizdendir. İşin bozukluğu başlangıç noktasından, suyun bulanıklığı kaynağındandır. Bizim marifet gözümüz körleşmiş ve kalbimiz ölmüştür. Bu bütün musibetlerin sebebidir ve ıslah etmeye de yanaşmıyoruz. Allah muhafaza, eğer Allah adaletiyle insanlarla muamele etmeye kalkarsa, varlığın evvelinden ahirine kadar, kimse kurtuluşa eremez... Mümkün-ul vucudun, kendisinden kaynaklanan ne gibi bir kemali var ki, kemal furuşluk eder? Ne kadar gücü var ki amel furuşluk eder? Biz zavallılarızki, cehalet, bilgisizlik, gaflet ve kendini beğenmişlik perdesi, kalp ve kalıbımızın günah perdesi, göz ve kulağımızı, aklımız ve fikrimizi ve sair azalarımızı, öyle bir şekilde sarmış ki, hakkın kahır saltanatı karşısında arzı endam edip, kendimiz için istiklal ve şey’iyyetliğe kail oluyoruz! |
25 Ağustos 2007, 00:23 | Mesaj No:20 |
Durumu: Medine No : 16627 Üyelik T.:
11 Şubat 2012 | Cvp: İmam Humeyni r.a dan İrfani Nasihatler 20.Nasihat: Nefse tapma Ey zavallı! İlahi marifetlerden habersiz, şehvet ve gazabının iradesinden başka bir şey anlamıyorsun. Sen, Zikir ve virde, müstehap ve vacibatlara, dikkat eden, mekruhat ve haramları terkeden ve iyi ahlakla ahlak’lanan ve kötü ahlaklardan içtinap eden mukaddes! Yaptığın işleri insaf terazisine koy, nefsanî şehvetlerine ulaşmak, zümrüt tahtlara oturmak, cennetin güzel dilberleriyle beraber olmak, altından ve ipekten yapılmış cennet elbiseleri giyinmek ve güzel manzaralı cennet köşklerinde oturmak ve nefsanî arzulara ulaşmak için yaptığın işleri insaf terazisine koy! Acaba bencillik ve nefis perestlikten başka bir şey olmayan bunların tamamını, Allah a nispet edip, hak perestlik diyebilir miyiz? Acaba senin, ücret karşılığında çalışan işçiden ne farkın var ki o işçi, bu işi sırf iş sahibinin menfaati için yapıyorum dese yalanlanmaz mı? Acaba sen, Allah a yakınlık için namaz kılıyorum demekle yalancı olmuyor musun? Acaba senin bu namazın Allah a yakınlaşmak için mi, yoksa cennet kadınlarına yaklaşmak ve nefsanî arzularına ulaşmak için mi? Açıkça söyleyeyim, Allah arifleri ve Allah velileri katında, bizim bu ibadetlerimizin tamamı büyük günahlardandır. Zavallı! Hak celle celalin ve onun bütün mukarrep meleklerin huzurunda, Allah rızasına aykırı hareket ediyorsun ve hakka yakınlığın miracı olan ibadeti, nefsi emmare ve şeytan için yapıyorsun. İşte o zaman birde hayâ etmeden, ibadetinde, rububiyet ve mukarrep meleklerin mahzarında bir sürü yalan söylüyor, iftiralar ediyor ve birde minnet koyuyorsun. Ucb ve tedellulda bulunuyorsun, üstelikte utanmıyorsun... Öyleyse şu neticeye varıyoruzki, bizim bütün işlerimiz, nefsanî lezzetler ve şehvetler içindir. Biz karın perest ve şehvet perestiz. Lezzetleri, daha büyük lezzetlere kavuşmak için terk ediyoruz. Vech-i nazar ve kıbleyi amalimiz, şehvetimizin genişliğini yola koymak içindir. İlahi yakınlığın miracı olan namazı, cennet kadınlarına yakınlığı elde etmek için kılmak istiyoruz. Allah a yakınlıkla bir alakası yoktur. Emre itaatten değildir. Allah rızasından binlerce fersah uzaktadır. |
Konuyu Toplam 2 Kişi okuyor. (0 Üye ve 2 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
hak dostlarından nasihatler | Muhteşem | Muhtelif Konular | 1 | 18 Ekim 2011 13:10 |
Rahmetli İmam Humeyni’den bir şiir | İmamHüseyin | Şiirler ve Şairler | 0 | 09 Mayıs 2009 14:04 |
babacan nasihatler | CaferTayar | Güzel Sözler-Deyımler-Nükteler | 4 | 13 Mart 2009 18:14 |
Nasihatler... | AŞK'ÜL İSLAM | Tasavvuf-Tarikat | 2 | 28 Ekim 2008 10:27 |
Ayetullah'il Uzma İmam Humeyni'nin (ra) Hayatı ve Yaptıkları | MERVE DEMİR | Alimler(Rh) | 25 | 02 Eylül 2008 11:29 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|