’İyiyim çünkü sen varsın ‘’/İBRAHİM İNECİK

[İBRAHİM İNECİK]

’İyiyim çünkü sen varsın ‘’/İBRAHİM İNECİK

Telefonum çaldığında gece yarısını birazcık geçmişti ,
Kedi uykusu denen bir hastalığa yakalanmıştım , en ufak pıtırtıda uyanıyordum .
Dışarıda yarasa uçar ben uyanırım ,
iki kilometre ötede biri klakson çalar ben uyanırım ,
Apaçinin biri son ses müzikle geçer caddeden ben uyanırım .
Hep Sitare'nin suçu sayın okur !
Bundan on üç saat önce sinemaya gitmek için sözleştik .
Mekanın adını vermeyelim telif isterler. Zaten telifi ödenmemiş acılarla başım belada.
Saat sabahın dokuzunda sinema salonunun önünde buluştuk . Sitare'yi görünce Aşk pekişir içimde .
Hayata 'aşk' ipliğiyle sarılmıştım.
İlk defa zamanında geldi , hayret ettim , hayra alamet bir şey değildi .
Koluma girdi Sitare , ben ise bulutlara doğru uçmaya başlamıştım ,
Yere inmem çok uzun sürmedi , güvenlik görevlisinin uyarmasıyla çantamda ne var ne yok boşalttım .
Sitare'ye yazdığım mektuplarım saçılmıştı ortalığa,
Kaynatılmamış süt kadar masum ve saf cümlelerle örülmüş,
Geri dönüşümü bilinmez bir akibete meftun mektuplar.
Dedektörden geçtikten sonra yazınsal nevvalemi toplayıp
film seçmeye başladık , abuk subuk filmler vardı ama olsundu ,
Sitare'm yanımdaydı , onun varlığı bana en berbat filmleri bile oscarlık gözüyle gördürüyordu .
İki tane Aşk , üç tane polisiye , sekizyüz seksen sekiz tane de korku filmi vardı .
ve biz iki aşık Aşk filmlerinden nefret ediyorduk.
‘Korku insanlığın afyonudur’ diyerek ,Şeytan'ı konu alan bir film için biletleri aldık..
Ve salondayız.
Sitare ile yanyana , ortam karanlık ve kasvetli , Sitare'nin kulaklarına fısıldıyorum
'korkma ben varım ! ' gülümsüyor şekerli elmam.
güneşte kalmış pırlanta misali parlayan dişlerinin arasından süzülüyor cümleler ,
cevabı yapıştırıyor alnımın ortasına 'İyi ol ben varım ''
Allah'ım şu an zamanı durdurmanı dilesem günaha girermiyim !
Kol saatimin pimini çekip ,zamanın patlayıp ölmesini bekliyorum .
Derken film başlıyor ,
İnler, Cinler ,İfritler ,iblisin evlatları , torunları kuzenleri..
hepsi ortalıkta dolaşıyor . Besmele çekiyorum ,
Besmele ruhun gıdasıdır , Ayetel Kürsi ise habis ruhlara karşı atom bombası
Manevi silahlarımı kuşanıp Sitare'ye üflüyorum ..
'Allah'ım sen onu İblisten ve taifesinin şerlerinden koru'' amin.
Filmin ortalarına doğru Sitare ürkmeye başlıyor , koluma yapışıyor sıkıca ..
Halimden oldukça mennunum , hatta önümüzde ki yüz sene boyunca sadece korku filmi çeksinler istiyorum ,
ve müstehzi bir şekilde sırıtıyorum .
Karanlık güçlerin etkisinde kalıp karanlık şeyler düşü...!nmüyorum tabi ki
( Şşşş yakışmaz bize sayın okur .) ?
Korku filmlerini sevmeye başladım , ama Sitare gerçekten korkmuş,
Yüzüne bakıyorum fırından yeni çıkmış porselen tabak kadar beyaz
elini tutup hiç bir sey söylemeden salondan çıkıyoruz .
Büfeden su alıyorum , pelikan sakinliğiyle yudumluyor ..
Dışarı çıkıyoruz , güneş cilalanmış gibi pırıl pırıl ,
Ezan sesi duyuyoruz , Allah bizi davet ediyor , bunu hatırlıyoruz..
Ve davete icabet etmek için yol alıyoruz.. Karşı sokakta devasa bir Camii ,
Vakitlerden Cuma Sitare ile Cuma namazına gidiyoruz ,
ben öf saflardayım o avluda beni bekliyor.iki rekat huzuru ifa ettikten sonra İmam efendi
Cuma’nın özü öznesi yüklemi olan Vaaz eylemine geçiyor . Koskoca camide söylenenleri üzerime tek başıma alınıyorum
Vaazın konusu ‘’Aşk ve Evlilik’’ . 'Kadın erkeğin gelincik çiçeğidir '' Hadis’i ile konu başlıyor ,
En sevgilinin en sevgililere söylediği en güzel cümle ile..
ve benim narin gelincik çiçeğim dışarıda ilahi bir atmosferin cazibesi içinde beni bekliyor..
Allah’a ne kadar şükretsem inanın bilmiyorum .
Duamı namaz sonrasına saklıyorum . Vaaz bitiyor iki rekat Huzur-u Farz için harekete geçiyoruz ,,
Hûşû içinde eda ediyoruz tüm cemaat ve namazda bitiyor.
Sağıma selam veriyorum Sitare sağ omzumda , soluma selam veriyorum Sitare sol omzum da , elinde kalem bir şeyler yazıyor .
Usulca sesleniyorum sağ omzumda ki Sitare'ye '' bol bol yaz kalem elinde nasılsa ''
soluma dönüyorum ''Ah be Sitare günahlarım var biliyorum ama bak, kalem sende bazı küçük olanları görme '' diyorum .
Torpil yapmasını istiyorum suratını çeviriyor ..
Sitare Sultan Ahmet Camii avlusunda beni bekliyor ,ortam çok kalabalık , her yer insanlar Melekler ve Cinler tarafından kuşatılmış durumda . Hava sıcak ben susuz, ama kalbim İnşirahla dolmuş vaziyette .
Gözlerim Sitare'yi ararken bu dünyevi mahşer alanında, ruhumda biriken duaları savuruyorum Rahman olana .
' Allah'ım bu mübarek günde bu mübarek insanlarla beraber Sitare'mi ve beni affeyle, aşkımızı daim eyle.
Amin ..


İbrahim İnecik ' Sitare ' - Nasibin Kadardır Aşk

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[dua dilencisi]

Çok içten samimi satırlar okurken yaşar gibi oldum emeğinize sağlık...