|
Konu Kimliği: Konu Sahibi Aysima,Açılış Tarihi: 26 Kasım 2008 (17:25), Konuya Son Cevap : 28 Eylül 2014 (02:53). Konuya 4 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
26 Kasım 2008, 17:25 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 1390 Üyelik T.:
16 Nisan 2008 | Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım Gün gelecek Allah’a bana yaşattığı bu sıkıntılar için HAMD edeceğimi biliyorum” demişti bir arkadaşım. Belki de hayatının en zor günlerini yaşıyordu. Zorlukların insana ne kadar büyük dersler vereceğini zamanı gelince anladık anlamalıydı herkes.. Okuyalım ve acıların sonucunu görelim.. Yaşlı kadın, bir antika dükkanından aldığı yüzyıllık fincanı özenle salon vitrinine yerleştirdi. Fincanın biçimi, üzerindeki işlemeler, renkler onun bir sanat eseri olduğunu söylüyordu. Ödediği fiyatı hatırladı; hayır, hiç de pahalıya almamıştı. Hayranlıkla fincanı seyretmeye devam etti. Derken, birden fincan dile geldi ve kadına şöyle dedi; “Bana hayranlıkla baktığının farkındayım. Ama bilmelisin ki, ben hep böyle değildim. Yaşadığım sıkıntılar beni bu hale getirdi. Kadın şimdi hayret içindeydi. Önündeki kahve fincanı konuşuyordu! Kekeleyerek: “Nasıl? Anlayamadım?” diyebildi yaşlı kadın. “Demek istiyorum ki, ben bir zamanlar çamurdan ibarettim ve bir sanatkâr geldi. Beni eline aldı, ezdi, dövdü, yoğurdu. Çektiğim sıkıntılara dayanamayıp: “Yeter! Lütfen dur artık!” diye bağırmak zorunda kaldım. Ama usta sadece gülümsedi ve; “Daha değil!” diye cevapladı beni. “Sonra beni alıp bir tahtanın üzerine koydu. Burada döndüm, döndüm, döndüm. Döndükçe başım da döndü. Sonunda yine haykırdım: “Lütfen beni bu şeyin üzerinden kurtar. Artık dönmek istemiyorum!” Ama usta bana bakıp gülümsüyordu: “Henüz değil!” “Derken beni aldı ve fırına koydu. Kapıyı kapayıp ısıyı arttırdı. Onu şimdi fırının penceresinden görebiliyordum. Fırın gitgide ısınıyordu. Aklımdan şöyle geçiyordu: Beni yakarak öldürecek” Fırının duvarlarına vurmaya başladım. Bir taraftan da bağırıyordum: “Usta usta! Lütfen izin ver buradan çıkayım!” “Pencereden onun yüzünü görebiliyordum. Hala gülümsüyor ve “Daha değil!” diyordu. “Bir saat kadar sonra, fırını açtı ve beni çıkardı. Şimdi rahat nefes alabiliyordum, fırının yakıcı sıcaklığından kurtulmuştum. Beni masanın üstüne koydu ve biraz boyayla bir fırça getirdi. “Boyalı fırçayla bana hafif hafif dokunmaya başladı. Fırça her tarafımda geziniyor ve bu arada ben gıdıklanıyordum. “Lütfen usta! Yapma, gıdıklanıyorum!” dedim. Onun cevabı ise aynıydı: “Henüz değil!” “Sonra beni nazikçe tutup yine fırına doğru yürümeye başladı. Korkudan ölecektim. “Hayır! Beni yine fırına sokma, lütfeeen!” diye bağırdım. Fırını açıp beni içeri iteleyip kapağı kapattı. Isıyı bir öncekinin iki katına çıkardı. “Bu sefer beni gerçekten yakıp kavuracak!” diye düşündüm. Pencereden bakıp ona yine yalvardım, ama o yine “Daha değil!” diyordu. Ancak bu defa ustanın yanaklarından bir damla gözyaşının yuvarlandığını gördüm. “Tam son nefesimi vermek üzere olduğumu düşünüyordum ki, kapak açıldı ve ustanın nazik eli beni çekip dışarı çıkardı. Derin bir nefes aldım, hasret kaldığım serinliğe kavuşmuştum. Beni yüksekçe bir rafa koydu ve usta şöyle dedi: “Şimdi tam istediğim gibi oldun. Kendine bir bakmak ister misin?” Ona “Evet” dedim. Bir ayna getirip önüme koydu. Gördüğüme inanamıyordum. Aynaya tekrar tekrar baktım ve “Bu ben değilim. Ben sadece bir çamur parçasıydım.” “Evet bu sensin!” dedi usta. Senin acı ve sıkıntı diye gördüğün şeyler sayesinde böyle mükemmel bir fincan haline geldin. Eğer seni bir çamur parçası iken üzerinde çalışmasaydım, kuruyup gidecektin. Döner tezgahın üstüne koymasaydım, ufalanıp toz olacaktın. Sıcak fırına sokmasaydım, çatlayacaktın. Boyamasaydım, hayatında renk olmayacaktı. Ama sana asıl güç ve kuvveti veren ikinci fırın oldu. Şimdi arzu ettiğim her şey var üzerinde.” Ve ben kahve fincanı, şu sözlerin ağzımdan çıktığını hayretle fark ettim: “Ustam! Sana güvenmediğim için beni affet! Bana zarar vereceğini düşündüm. Beni benden fazla sevip iyilik yapacağını fark edemedim. Bakışım kısaydı, ama şimdi beni harika bir sanat eseri yaptığını görüyorum. Benim sıkıntı ve acı diye gördüğüm şeyleri bana verdiğin için teşekkür ederim… Teşekkür EderiM Usta fincanı, yaratıcı insanı şekillendirir. Yeter ki acı da ki hikmeti görelim. Kahrın da hoş, lûtfun da hoş demesini bir öğrenebilsek… İster ağlat ister güldür İster yaşat ister öldür Aşık paşa sana kuldur Kahrında hoş lütfunda hoş Cana cefa kıl ya vefa Kahrında hoş lütfunda hoş Ya dert gönder yada deva Kahrında hoş lütfunda hoş Hoştur bana senden gelen Ya hilat-u yahut kefen Ya taze gül yahut diken Kahrında hoş lütfunda hoş Ey padişah hulem yezel Zatı evvel hayyı ezel Ey lütfu bol kahrı güzel Kahrında hoş lütfunda hoş Altın, ateş ile; iyi kul da belâ ve musibet ile tecrübe edilir. (Hz. Ali r.a.) Eğer Allah'tan bir şey isterseniz ve O size başka bir şey verirse O'na güvenin. Allah dileklerinizi her zaman yerine getirir, o yüzden kuşkulanmadan veya şikayet etmeden O'na inanmaya devam edin. Allah seçimi O'na bırakanlara en iyisini verir
__________________ ''Gönlüm Sükût-u Ezber Eyledi...!'' |
Konu Sahibi Aysima 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
Risale-i Nurda Namaz | Risale_i Nur (Said Nursi) | Aysima | 0 | 2288 | 21 Mart 2009 23:15 |
Son Cüzde Kaçırılmaması Gereken SünnetLer | Kur'ân-ı Kerim Genel | Yitiksevda | 5 | 3055 | 21 Mart 2009 23:06 |
Emir Sultan | Alimler(Rh) | Aysima | 2 | 2449 | 21 Mart 2009 21:22 |
Tevazu | Adap-Edep-Ahlak | Mihrinaz | 2 | 2302 | 26 Şubat 2009 20:27 |
Risale-i Nurlar"'da Yahûdi | Risale_i Nur (Said Nursi) | Emekdar Üye | 3 | 2124 | 25 Şubat 2009 22:35 |
27 Kasım 2008, 00:55 | Mesaj No:2 |
Cvp: Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım
Allah razı olsun, gerçekten çok önemli bir konu..Rabbim belanın en büyüğünü en çok sevdiklerine vermiştir. Tarihe bir baktığımızda hemen hemen tüm peygamberler büyük acılar çekmişler, işkence görmüşler, şehit olmuşlardır. Keza Peygamberimiz,Ehlibeyti ve ashabı da çeşit çeşit işkence ve sıkıntılar içinde yaşamışlardır. "İnnallahe meassabiriyn" | |
27 Kasım 2008, 05:27 | Mesaj No:3 |
Cvp: Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım Başlık çok etkileyiciydi kardeş..Dikkatimi çekti konuyu inceledim...Birden bir çalışmamın satırlarında buldum kendimi..Onu paylaşmak istyrm bu çalışmana yorum olarak.. RABBE SAYIKLAMALAR 1) ah Rabbim! Şöyle olacakmış, böyle olacakmış... Olur...o da geçer!? Acılar sürmezmiş; zaman en güzel çareymiş;unuturmuşum!? Ya zamanın kapılarını hiç çalmadığı acılar...? Zaman sadece alışmayı öğretiyor Kim hatırladıklarını unutabilmiş ki? Ah Mersin! Ah Mersin! Ah Mersin! Denizlerine gözyaşı nehirlerimi bağladığımı biliyorsun değil mi? Ah Mersin! Senin denizinde tuz..benim gözlerimde suskunluk... -zaman! Nereye gidiyorsun böyle? -!... Ey Sübhân! Nerdeyim ben?Kim bunlar? Kalbimi çevir Sübhân Geceme ve gündüzüme hükmet, rüyalarıma sahip çık Beni aklımla ve yüreğimle kuşat Aklımla, bilgimle, hikmetimle, inancımla, sevgimle,cesaretimle ve gayretimle Bir şeyler yaptır bana... Ey sübhan! Ben bildiklerimle amel edecek olursam Sen bana bilmediklerimi öğretecekmişsin doğru mu? Beni yeryüzünün varisi kılmak istiyormuşsun öyle mi? Oysa bana “Hayr” gibi gelen şeyde “Şer”,”Şer gibi gelen şeyde de “Hayr”var öyle mi? Ben ne bilirim Rabbim? Ben bilmem sen bilirsin öyle mi? Ah Rabbim! Yaralıyım ben Ben den ne istiyorsun sen?Ne istiyorsun benden? Benden ne istiyorsan, istediğin şey olabilmem için ....güç ver bana, yol ver, kudret ver,melhem ver bana yalan ver, dolan ver, acı ver, ziyan ver Ah Rabbim..Yaralıyım ben!!! 2) Kitab’a sahip çıkarsam sen de bana sahip çıkar mısın? Ne olursa olsun, imanımı korursam sonun da yine kazanan ben olur muyum? Çıkartır mısın yanaklarıma saplanan ve yüzyıllardır benimle ağlayan Kerbelâ’yı Ey Sübhân! Ben ahirete/ din gününe ve gaybe iman ediyorum. Ve ben biliyorum ki bu dünyada yalnız değilim Melekler, cinler, şeytanlar ve onların askerleri ile dolu bir dünyada yaşamaktayım Ey Sübhân! Seni sevdim...seni sevenleri sevdim..sevdiklerim seni sevenlerdi(!?) Yaralıyım..seni sevenlerin terkettiğiyim(!) Bana kalemle yazı yazmasını öğreten sen Yazdıklarımı, geçmişimi silmesini neden öğretmedin? Ah ben bilmem sen bilirsin... Ah Rabbim! Ne yaptın sen bana? Ne istedin benden? Ah Rabbim! Ne yaptım ben sana? Ne istedim senden? Öyle yorgunum ki... Ah Rabbim Söyle peygamberlerine gece yarıları baş ucumda ağlayıp saç diplerime gözyaşı okyanusları bırak(ma)sınlar..kaldır(am)ıyorum saç diplerimi... Ah Rabbim.. Bana katır dışkısındaki arpa tanelerini yiyen ecdadımın yaşama gücünden ver Bahtım kapalı kaç yüzyıldır Beni cennetinden kov Ne olur? Buna çok ihtiyacım var Beni kuyulara at Beni sat iki kuruşa Söyle beni katletsinler Rabbim.. Ah Rabbim şükürler olsun ki Verdiğin hiçbir yara iyileşmedi Verdiğin hiçbir yarayı da kurutmadım! Ahh Rabbim.. Ahh Rabbim..Ahh Rabbim...Ahh Rabbim..Ahh Rabbim... | |
20 Ağustos 2013, 19:48 | Mesaj No:4 | |
Durumu: Medine No : 4458 Üyelik T.:
19 Ekim 2008 | Cevap: Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım Alıntı:
__________________ Birbirimize Fikirlerimiz uyuşmasa bile İNSAN olduğumuz için SAYGI duymamız lazım... Ne MUTLU MÜSLÜMANIM DİYENE.... | |
28 Eylül 2014, 02:53 | Mesaj No:5 | |
Durumu: Medine No : 44651 Üyelik T.:
03 Temmuz 2014 | Cevap: Cvp: Verdiğin -acı-Lar için Sana HAMD oLsun Allah ' ım Alıntı:
__________________ Rabbim.. namazımın bozulmasına sebep olan gözyaşlarımı...bağışla... | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
Rabbime hamd olsun.. | Nebevi Sevda | Nebevi Sevda/Kişisel | 2 | 25 Ağustos 2024 11:07 |
Rabbim Sana şükürler olsun,,,, | Sükutu-Ezber | Sükutu-Ezber | 8 | 01 Mayıs 2020 22:04 |
Hutbe:Allah'a Hamd ve Şükür | Arasat | Tebliğ-İrşad-Vaaz-Hutbe-Nasihat | 0 | 21 Mart 2009 12:09 |
Duha'yı indirene hamd olsun | Mavi'umut | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 05 Şubat 2009 12:22 |
Anam Babam Sana (s.a.v) feda olsun Ya Resullullah! | TÜRKcan | Hz.Muhammed(s.a.v) | 3 | 04 Eylül 2008 08:52 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|