|
Konu Kimliği: Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM,Açılış Tarihi: 03 Ocak 2008 (15:44), Konuya Son Cevap : 15 Ocak 2012 (20:35). Konuya 8 Mesaj yazıldı |
| LinkBack | Seçenekler | Değerlendirme |
03 Ocak 2008, 15:44 | Mesaj No:1 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... Dikiş kursu görmüş, geçirmiş biri olarak, “çeyiz ve elişi” mevzusunu dillendirmeyi üzerime vazife edinmiş bulunmaktayım. Zira ben kursta cicili bicili kıyafetler dikme derdinde iken; sözlü, nişanlı, kısmetini bekleyen ablalarım da çeyiz dikme derdinde idi. Bir çeyizde nelerden, en az kaçar tane bulunması gerektiğini ilk defa o zamanlar öğrenmiş ve adeta yarış haline gelmiş bu duruma karşı şaşkın bakışları yine ilk o zamanlar sergilemiştim. Bir çeyizde nelerin bulunduğuna şöyle bir göz atalım: Mutfak takımı, salon takımı, oturma odası takımı, yatak odası takımı olmak üzere oraya buraya serilecek örtüler olmazsa olmazlarımızdan. Bunların her birinden birer takım olması elzem olduğu gibi, ikişer üçer takım yapmak çok daha evlâdır. Bir genç kız başörtüsü kullansın veya kullanmasın en az elli oyalı tülbendi çeyizine koymakla yükümlüdür. Ayrıca bu tülbentlerin oyaları farklı farklı olmalı ve göz doldurmalı ki, bakışları üzerine çeksin; marifeti sergilesin. Yeri gelmişken bir parantez açıp, cahil çeyizcilere bir püf noktası verelim: İşlediğiniz, ördüğünüz v.s yeni, orijinal motiflerin, örneklerin, püf noktalarını beğenerek modelini isteyenlerden saklamanız ve bir bahane ile konuyu savuşturmanız adettendir. Parantezi kapatıp konumuza dönecek olursak, yine her çeyizde muhakkak bulunması gereken bir diğer elişi olan seccade hurcuna değinmek gerekecek. Son moda tekniklere göre hazırlanıp, bir güzel süslenecek olan bu hurç; içinde seccadeleri, namaz tülbentlerini, takkeleri ve son olarak tespihleri barındıracak ve yeri geldi mi özenle açılarak içindekiler yaşlı teyze ve amcaların kullanımına sunulacak. Elli adet tülbent küçük bir hurcun içine nasıl sığacak demeyin, namaz tülbendi diye ayırmıştık bir önceki cümlemizde. Bir zamanlar salonun en güzel köşesine asılmak üzre cânım kitabımız için bol fistolu, kurdelalı, gösterişli kılıflar hazırlanırdı. Ama hemen söyleyeyim; modası geçti bunun. Şimdilerde cânım kitabımızın tamamını duvara asmak yerine, ondan alıntılar bulunan bol simli tablolar ile duvarları süslemek daha gözde. İşporatadan çok ucuza rahatlıkla bulabileceğiniz bu tabloları şimdiden sandığa koyabilirsiniz. “Pardon!” Çeyizleri sığdırmak sebebiyle alınmış olan “baza”lara yerleştirebilirsiniz demem gerekiyordu. Bu arada kitâbımızdan bahsettik de, zihnime düşüverdi: Lise talebesiyken, hocalarımızla Süleymaniye kütüphanesine bir gezi düzenlemiştik. Bizler muazzam güzellikte nakşolmuş bir hilye-i şerifi izlemeye koyulduğumuzda, rehberimiz söze başladı ; “Bu hilye-i şerif tabloları, Osmanlı’da imkanı olan ailelerde, genç erkeklerin odalarına asılır ki, hergün defalarca okusun da, Efendimiz’e benzesin.” Biz bakışlarımızı hayretle rehberimize bir anlığına çevirip tekrar tabloyu seyre koyulduğumuzda rehberimizin sözü henüz bitmemişti: “Genç kızların çeyizlerinde, kendi el yazmaları kuran-ı kerim’ler bulunurdu.” Danteller örüldü, dikişler dikildi, söz-nişan derken düğün geldi çattı. Yok öyle yağma! Çeyiz sermeden düğün olur mu hiç? Şöyle ortalama bir hafta evvelden, yeni gelin evine, gelin hanımın, valide hanımın ve bilumum akraba hanımların marifetleri bir güzel seriliverir. İşte buna “çeyiz serme” denir. Yalnız sadece elişlerinden ibaret değildir çeyiz serme. Örneğin mutfak araç-gereçleri mutfak masasının üzerine dizilmelidir ki, gelenler “Helal olsun! Her şeyin en güzelini almışlar, yapmışlar.” deyiversin. Değil mi ya? Ancak ne hikmetse, içimden bir ses “Yaz! Yaz! Yaz!” diyor. Neyi mi? Hz. Fatma’nın çeyizini: Taş değirmeni, hurma lifinden eski bir hasır, bir ayakkabı, bir misvak, tahtadan bir kâse, koyun yününden bir döşek ve her tarafı yamalı bir çarşaf… Şu sıralarda elişleri yalnızca çeyiz için yapılmıyor. Hobi sektörü denilen bir pazar oluştu; hobi malzemeleri, hobi marketler, hobi kursları, hobi tv programları… Elişleri ile uğraşmaktan zevk alan biri olarak ortada garip bir durumun varlığını seziyor olmam garip geliyor. Bir zamanların elişlerini hor gören okumuş kızları, şimdilerde ellerine yünleri, şişleri almış, harıl harıl örgü örüyorlar. Psikologlar tv programlarında, bu tip hobiler ile ilgilenmenin insana pozitif enerji verdiğinden, özgüven aşıladığından ve benzeri bir çok yarar sağladığından bahsediyor. Emekli hanımlar da, emeklilikten sonraki bunalımlarını hobileriyle atlattıklarını anlatadursunlar, annemin zihnini, emeklilikten sonra evde depresyona girdiğinden dem vuran akrabamızın hali meşgul ediyor: “Halbuki abdest alsa, namaz kılsa huzur dolmaz mı insana?” (…) Bu cümleleri satırlara sıralamakla, “Elişi yapmaya son!” anafikrini aşılamaya çalışmıyoruz. Yalnızca gören gözlere, gözlerden kaçan gösteriş merakımızı gözler önüne sermeye çabalarken, dantel, nakış motiflerinin ayrıntılarını, ayrıntı düşkünleri için ayırıyoruz. Ve diyoruz ki; gergefi bu defa gönlümüze gerip, anlayış, merhamet, nezaket, motiflerini her bir cevherimize nakşederek, tükenmez bir sevgi ile tıka basa doldurduğumuz sandığımızı kapıp, yeni yolumuzda öyle atsak adımlarımızı… Bu motif çok mu zor dersiniz? Ayşe Betül Hüma |
Konu Sahibi AŞK'ÜL İSLAM 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir | |||||
Konu | Forum | Son Mesaj Yazan | Cevaplar | Okunma | Son Mesaj Tarihi |
İnsana Tapmanın Kuranı Kerimdeki Karşılığı | Kur'ân-ı Kerim Genel | Medineweb | 1 | 2913 | 01 Ocak 2013 16:58 |
Muhammed ve İnançlılar / Röportaj | Anket'ler-Röportaj'lar | EyMeN&TaLhA | 1 | 2770 | 02 Kasım 2010 01:14 |
Ebuzerr / (Ali Şeriati) | Ashab-Kiram(r.a) | Mihrinaz | 5 | 4969 | 16 Temmuz 2010 01:33 |
BAKMAK YETMEZ.... | Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler | Mihrinaz | 4 | 2236 | 24 Nisan 2010 15:15 |
İN'SANLARDAN... | Serbest Kürsü | Beytül Ahzan | 3 | 2266 | 02 Mart 2010 22:27 |
03 Ocak 2008, 22:46 | Mesaj No:2 |
Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama...
baştan sona bir solukta okudum sevgili yağmur.gerçekten acı ve bir o kadar da yerinde tesbitler.. heleki türk toplumu olarak her şeyi abartmakta bir numarayız.aman iğne oyası olmazsa olmaz,bilmem kaç parça vitin takımı,oklava kılıfı, çaydanlık örtüsü, el örmesi perdeler...neler neler... bu konu gelmişken bir anımı anlatayım.mahallemizde bir kız evleniyordu.tabi çeyizi serilmiş ,konu komşu çağırılmıştı,herkes çam sakızı çoban armağanı,işte patik,havlu,namaz başörtüsü ,ev eşyası,vs. gönlünden ne koparsa götürür adettendir ya;evlenen kız ablamın arkadaşıydı.oda bizde fazladan bulunan kadın ilmihalinin birini paketledi ve ona hediye etti.gel zaman git zaman kız annesinin evini ziyarete gelmişti,ablamlada karşılaşmışlar,ona demişki o kadar hediye aldım,bir sürü çeyiz yaptım ama senin hediyen kadar faydalı bir hediye almadım... gerçekten öyle...aşırıya kaçmadan çeyiz yapılabilir.ama abartmaya, lüzümsuz şeylere vakitler harcamaya gerek yok.onların yerine bir kitap bile bir bayanın en güzel çeyizidir...
__________________ EN GÜZEL AŞK: ALLAH! | |
03 Ocak 2008, 23:49 | Mesaj No:3 |
Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama...
Bende artık kuran-ı kerim duvarlara asılmıyor diye sevinirken... Meğer kuranımız mahzunluğunu hala yitirmemiş ne kadar acı!!
__________________ Dünyayı Güzellik Kurtaracak. Bir İnsanı sevmekle başlayacak herşey... | |
04 Ocak 2008, 12:08 | Mesaj No:4 |
Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... fikrimce maddi çeyizler özleri gibi fani, geçici & eskiyicidir.. bir zamanlar özene bezene yapılan o emekler, yolun sonunda çöpü boylayacaktır... o sebeple kızlarımızı maddi çeyizler hazırlamaları için bu tür kurslara göndericeğimize, manevi, bol semereli, emeklerini asla zayi etmiycek kur'an kurslarına göndermek eskiden imam nikah kıymadan önce gelin ile damada 32 farzı bilip bilmediğini öğrenmek için sorular sorarmış. şimdilerde ise dertler gel-geç dünyanın fani eşyaları üzere.. işte bu gün toplumumuzun bu halde olmasının belki de en önemli nedenlerinden biri de budur bence | |
04 Ocak 2008, 18:22 | Mesaj No:5 |
Durumu: Medine No : 38 Üyelik T.:
30Haziran 2007 | Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... Çok değerli bir hocam , şöyle bir cümle kurmuştu: Evladım ne yapıyorsunuz siz, bugün 1 kaşığınız olur, o kaşıkla birlikte yersiniz yemeklerinizi, yarın gün gelir 2 kaşığınız olur, gün gelir herşeye sahip olursunuz, Bırakın şu şeyiz işlerini, benim eşim elinde bir tek Fizilal_il Kur'an ile geldi evime... Bundan daha güzel bir cennet evliliği , bundan daha güzel bir çeyiz düşünemiyorum... Hamd Olsun Zihnimdeki en güzel dekor, Efendimiz sav. in evinin dekoru.. Gerisi dünya malı, dünyada kalır... Nasıl ki, Hz. Adem ile Hz. havva'nın evliliği, bir cennet nikahı idi, nasıl ki dünya üzerine düştüklerinde ellerinde hiç birşeyleri yoktu, birbirlerine olan sevgilerinden başka!... Eyy İNSAN ! Dön de bir bak geçmişine gayrı hey canım !... |
10 Şubat 2008, 20:25 | Mesaj No:6 |
Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama...
selam kardeşim bende bir hatıramı anlatmak istiyorum bir cuma günü sohbete gitmiştimkuran okunmaktaydı sessizce arkaya oturdum üzerimde bir yelek vardı hemen önümde döndü arkasını ve kuran okunurken yelek örneği ile uğraşıyodu tabi herkeste merak gitti artık dikkat ediyorum ede örülmüş yelek vs. giymemeye kanayan yaramız allah dünya ve ahiret sevgisini dengelenlerden kılsın | |
10 Şubat 2008, 20:31 | Mesaj No:7 | |
Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... Alıntı:
Pes yani hayretlerim şaştı. Allah dosdoğru hidayet eyliye cümlemizi Amin.. | ||
15 Ocak 2012, 20:35 | Mesaj No:9 | |
Durumu: Medine No : 15138 Üyelik T.:
08 Aralık 2011 | Cevap: Cvp: "Çeyiz ve Elişine Son!" Değil Tabi, Ama... Alıntı:
hele namaz seccadelerini bir süslerlerki insan onun üstünde namaz kılamıyor kılsa da gözüyle kanaviçe seccadeyi inceliyor acaba nerede yanlış var diye şahsen benim başıma gelmiştir genç kızken yeni başlamıştım kanaviçe işlemeye önüme serdiler namazlığı Allah ıslah etsin ne kadar da büyülenmiştim mükemmel örgüsüne uzgn
__________________ @@@EY NEFSİM SEN DE BİR GÜN ÖLECEKSİN@@@ | |
Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir) | |
Benzer Konular | ||||
Konu Başlıkları | Konuyu Başlatan | Medineweb Ana Kategoriler | Cevaplar | Son Mesajlar |
"Gün’e Yas/ım değil, Göz’yaşım var bugün"/medineweb | su damlası | Satır Arası Birkaç Kelam | 7 | 03 Kasım 2024 22:24 |
EŞİNİ "EV"E BAĞLAYAN ve Evi "Mutluluk Yuvası" Yapmayı Başaran Kadınlar | KuM TaNeSi | Evlilik-Nikah Konuları | 17 | 28 Ocak 2020 15:05 |
"Cennet ucuz değil"/ medineweb | su damlası | Fıkralar-Hikayeler | 1 | 22 Ocak 2018 11:32 |
"Sen ölmekten değil, yaşamaktan korkuyorsun." | EyMeN&TaLhA | Makale ve Köşe Yazıları | 0 | 10 Temmuz 2015 02:05 |
""Müşrikleri Tekfir Etmemek/Onların Kafir Olduklarından Şüphe Etmek"" | kamer34 | Tevhid Ve Şirk Konuları | 9 | 14 Mart 2014 00:27 |
.::.Bir Ayet-Kerime .::. | .::.Bir Hadis-i Şerif .::. | .::.Bir Vecize .::. |
|