Medineweb Forum/Huzur Adresi

Go Back   Medineweb Forum/Huzur Adresi > ..::.MEDİNEWEB FORUM GENEL.::. > Edebiyat > Makale ve Köşe Yazıları

Konu Kimliği: Konu Sahibi Seyyid,Açılış Tarihi:  18 Aralık 2008 (01:07), Konuya Son Cevap : 18 Aralık 2008 (01:07). Konuya 0 Mesaj yazıldı

Yeni Konu aç  Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Değerlendirme
Alt 18 Aralık 2008, 01:07   Mesaj No:1
Medineweb Paylaşımcı Üyesi
Avatar Otomotik
Durumu:Seyyid isimli Üye şimdilik offline konumundadır
Medine No : 2834
Üyelik T.: 29 Temmuz 2008
Arkadaşları:0
Cinsiyet:
Mesaj: 350
Konular: 67
Beğenildi:7
Beğendi:0
Takdirleri:10
Takdir Et:
Konu Bu  Üyemize Aittir!
Standart yA GERİYE sarsaydı hayatımız !!

yA GERİYE sarsaydı hayatımız !!

Hayatımızın filmini tersine çevirme seçeneğimiz olsaydı, neler olurdu acaba? Bu fikri, hemen kendime uyguladım. Şu anda 40’ını aşmış bir ağabeyiniz olarak, geri sarılması eğlenceli olacak uzunca bir hayat filmim var.

Evliyim; bir hanımefendinin eşi, iki delikanlının ve bir küçük hanımefendinin babasıyım. Amcayım ve dayıyım da! Hayli kabarık sayıda yeğenim de var. Tanıyanım da çok. Memleketin hemen her yerine konferans ve söyleşiye çağrılıyorum. Sokakta gezerken beni birbirlerine parmakla gösteren hayranlarım var. Bir meslek sahibiyim. İşsiz değilim; birkaç işi birden yapabiliyorum. Aşırı yoğunluktan bile yakınıyorum. Zaten bildiğinizi tahmin ettiğim bütün bu detayları, geriye doğru çevrilecek filmin en baş kısmını işaretlemek için kaydettim.

Şöyle bir beş yıl geriye gittiğimde, mesela, 2002 yılına geldiğimde, ilk olarak kızım Zeynep’i kaybediyorum. Zeynep’i kaybettiğim için üzüleceğimi sanmayın. Zeynep ortalıktan kaybolurken, benim de Zeynep’in etrafında ördüğüm hasretlerim, sevinçlerim el etek çekiyor kalbimden. Zeynep kayboluyor ama Zeynep’in kayboluşuna dair hüznüm de kayboluyor. Zeynep’siz yaşadığım yıllar, Zeynep’sizliği dert edineceğim yıllar değil ki! Az daha geriye gittiğimde, ikinci oğlum Mustafa Ahmed pılını pırtısını toplayıp gidiyor. Öyle bir gitme ki, ardından bakmıyorum bile. Mustafa Ahmed’sizlik benim 10 yıl öncem için zaten normal bir şey. Ne ben onu özlüyorum ne de o beni özlüyor. Tanışmıyoruz bile.

Filmin yarıya yakınını geriye doğru sardığımda, büyük oğlum Furkan da gözden uzaklaşıyor. Gözden uzaklaştığı yetmiyor Furkan’ın, gönülden de epey ırağa düşüyor. Furkan yok; yokluğunu dert edinen bir annesi ve babası da yok. Şimdilerde 15 yaşında olan delikanlının yokluğunu öylesine umursamaz haldeyiz ki, Furkan bir bilse, bize darılırdı. Hadi biraz daha saralım filmi, birden ben ve eşim birbirimizi kaybediyoruz. Hayattayız hayatta olmasına ama tanışmıyoruz. Kalplerimizi birbirine bağlayan bağ çoktan çözülmüş. Bizi birbirimiz için vazgeçilmez eyleyen o muhabbet hepten buharlaşmış. Belki aynı otobüste yan yanayız ama sıradan birileriyiz. Belki aynı koridorda karşılıklı yürüyoruz ama hiç bakışmıyoruz. Birbirimizi aramıyoruz. Birimiz farz-ı muhal o dönemde ölecek olsa, diğeri onun ardı sıra ağlamayacaktı bile.

Bu arada yeğenlerimin çoğu da bir gölge gibi çekilmişler hayatımdan. Tanıyanlarım yanımdan yöremden uzaklaşmışlar. Hayranlarımın hiçbiri yok ortada. Eyvah; tanınmıyorum. Şehirde gideceğim bir yer yok. Evimin adresi kayboldu. Nerede oturduğumu bilmiyorum. Özleyeceğim çocuklarım da yok; çocuk özlemim de yok. Özleyemediğim için üzüldüğüm bir yuvam yok. Şimdilerde en çok özlediğim, ayrı kalmaya tahammül edemeyeceğim kişileri ve şeyleri özlemiyorum; onları özlemeyi bile özlemiyorum. Filmi biraz daha geriye sardığımda, mesleğimi de kaybediyorum. Zorlu bir üniversite sınavının ortasında, terli elleriyle kurşunkalemini tutmaya çalışan bir yeniyetmeyim. Daha da geriye gittiğimde, yüzümü yitiriyorum, hayatımı kaybediyorum. Düşecek olsa, çöpe atılacak birkaç yüz hücrelik biçimsiz bir su damlasıyım.

Filmin tam bittiği yerde, bir insan bile değilim. Hayatım yok; varlığım yok. Benim annem ve babam da beni özlüyor değiller. Yokluğuma razılar; bensiz pekâlâ yaşayabiliyorlar. Yokum; öyle yokum ki, yokluğum kimsenin umurunda değil. Eksiğim hayattan; öylesine eksiğim ki eksikliğimi kimse çekmiyor. Hiçbir işe lazım değilim; bir lüzumsuzum. Bir işin ucundan tutmamı beklemiyorlar. Ne bir baltaya sapım, ne bir dış kapının mandalıyım. Olsam da bir olmasam da bir. Yokluğum bir yerde bir boşluk oluşturmuyor. Kapladığım bir alan yok.

Ama şimdi! Ama burada! Adımın bile hatırlanmamasına bozuluyorum. Cep telefonunda ismimin silinmesine içerliyorum. Kendimce, eksikliğim ne çok şeyi eksiltir diye düşünüyorum. Kızımın gözündeki o kocaman baba hacmini ben dolduruyorum. Sevdiklerimin gönlünde yokluğuna asla razı olunmaz bir yer kapladığımı düşünüyorum. Eve geç kalırsam üzülecekler var sanıyorum. Bu hafta yazı yazmasam, mahzun olacaklar var diye ümit ediyorum.

Kıl kadar varlığım bile yokken, kılına zarar gelmesini istemediğim sevdiklerimle birlikte, kılına bile dokunulmaz bir insan olarak var kılındığıma, üstelik bunları fark edecek bir mümin olarak yaşatıldığıma şaşıyorum, şükrediyorum. Üzerine de kaymaklısından bir sonsuz hayat bekliyorum.

Ne kadar çok oluyorum değil mi?

alıntı
Alıntı ile Cevapla

Konu Sahibi Seyyid 'in açmış olduğu son Konular Aşağıda Listelenmiştir
Konu Forum Son Mesaj Yazan Cevaplar Okunma Son Mesaj Tarihi
bir çiçek ve bir inci Makale ve Köşe Yazıları Seyyid 0 2213 23 Ocak 2009 16:56
Kine doymayan dünya Makale ve Köşe Yazıları Seyyid 0 1962 22 Ocak 2009 19:36
Ağlıyorum ama filistine değil kendime kendimize Makale ve Köşe Yazıları Kara Kartal 2 1957 21 Ocak 2009 16:05
görmek için göz şart değil Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler su damlası 4 2316 19 Aralık 2008 16:01
Allahın huzurunda bir kul.. Kıssalar-Hikayeler-Nasihatler ribat 1 2025 18 Aralık 2008 01:11

Cevapla


Konuyu Toplam 1 Kişi okuyor. (0 Üye ve 1 Misafir)
 

Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.kaabalive.net Bir Ayet Bir Hadis Bir Söz | www.medineweb.net Yeni Sayfa 1
.::.Bir Ayet-Kerime .::. .::.Bir Hadis-i Şerif .::. .::.Bir Vecize .::.
     

 

 Medineweb Sosyal Medya Gruplarımız:  Medineweb  Medineweb  Medineweb  Medineweb Medineweb     

  www.alemdarhost.com sunucularını Kullanıyoruz.