Ölüm!!!!**

[Belgin]

Ölüm!!!!**

ÖLÜM

بِسْم اللّه الرَّحْمـَنِ الرَّحِيمِ ِِ

ÖĞÜT OLARAK ÖLÜM YETER
Hamd ölümü ve faniliği kulları üzerine veren,diriliği ve bakiliği ile bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan ve tek olan Allah içindir.

Salat ve selam nebilerin ve resullerin sonuncusu olan Hz. Muhammed (sav)’in , ehlinin , ashabının ve ona tabi olanlarının üzerine olsun.

Ölümde hiçbir şüphe yoktur.

وَجَاءتْ سَكْرَةُ الْمَوْتِ بِالْحَقِّ ذَلِكَ مَا كُنتَ مِنْهُ تَحِيدُ [ق:19]

19 - Ölüm sarhoşluğu gerçekten geldiğinde, "Ey insan! İşte bu senin öteden beri kaçtığın şeydir." denir.

Ölüm ve ölüm sarhoşluğuyla kim mücadele edebilir? Kabirde kim hasımlaşabilir? Ölümünü ve ecelini bir an geciktirmeye kimin gücü yeter?

فَإِذَا جَاء أَجَلُهُمْ لاَ يَسْتَأْخِرُونَ سَاعَةً وَلاَ يَسْتَقْدِمُونَ [الأعراف:34].

O ecel geldiğinde, ne bir ân erteleyebilirler, ne de öne alabilirler.

Ey insan seni kabirde kurtçuklar yiyeceği halde niçin kibirlenirsin.Toprakla karşılaşacağın halde niçin azgınlık edersin? Ölümün ansızın geleceğini bildiğin halde bu gaflet niye?

كُلُّ نَفْسٍ ذَآئِقَةُ الْمَوْتِ [آل عمران:185]

Her canlı ölümü tadacaktır.

كُلُّ مَنْ عَلَيْهَا فَانٍ (26) وَيَبْقَى وَجْهُ رَبِّكَ ذُو الْجَلَالِ وَالْإِكْرَامِ [الرحمن:26-27]

Yer üzerinde bulunan her şey fânidir.

Yalnız celâl ve ikram sahibi Rabbinin yüzü (zâtı) baki kalacaktır.

كُلُّ شَيْءٍ هَالِكٌ إِلَّا وَجْهَهُ لَهُ الْحُكْمُ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ [القصص:88]

O'nun zatından başka her şey helak olacaktır. Hüküm O'nundur ve siz ancak O'na döndürüleceksiniz.

[Belgin]

ÖLÜMÜN HAKİKATİ
Müslüman kardeşim:

Ölümün , ondan sonra ki hayatın , haşrın , neşrin , cennetin , cehennemin olmadığını zannedenler yanılmışlardır.Eğer böyle olsaydı yaratılışın gayesi ortaya çıkmazdı.İnsanların ölümden sonrası için hiçbir derdi olmaz dünyada başı boş bir mahluk gibi yaşarlardı.

Bu halde mümin ve kafir,katil ve maktul,zalim ve mazlum,itaatkar ve asi,zinakar ve namaz kılan,facir ve takva sahibi,eşit olurdu;bu görüş mahlukatın en şerlileri ve en azgınlarının öne sürdüğü bir fikirdir iddiadır.Bu görüş haya elbisesi çekilip alınmış kişilerin sözüdür.Nefsine tembelliği ve aptallığı telkin eden kimselerin görüşüdür.

زَعَمَ الَّذِينَ كَفَرُوا أَن لَّن يُبْعَثُوا قُلْ بَلَى وَرَبِّي لَتُبْعَثُنَّ ثُمَّ لَتُنَبَّؤُنَّ بِمَا عَمِلْتُمْ وَذَلِكَ عَلَى اللَّهِ يَسِيرٌ [التغابن:7]

İnkâr edenler, katiyyen diriltilmeyeceklerini sandılar. De ki: "Hayır! Rabbim hakkı için mutlaka diriltileceksiniz, sonra yaptıklarınız size haber verilecektir. Bu, 'a göre kolaydır".

وَضَرَبَ لَنَا مَثَلاً وَنَسِيَ خَلْقَهُ قَالَ مَنْ يُحْيِي الْعِظَامَ وَهِيَ رَمِيمٌ (7 قُلْ يُحْيِيهَا الَّذِي أَنشَأَهَا أَوَّلَ مَرَّةٍ وَهُوَ بِكُلِّ خَلْقٍ عَلِيمٌ [يس:79-78].

Yaratılışını unutarak bize bir de mesel fırlattı: "Kim diriltecekmiş o çürümüş kemikleri?" dedi.

De ki: "Onları ilk defa yaratan diriltecek ve o her yaratmayı bilir."

Ölüm ruhla bedenin alakasının kesilmesi ve ayrılmasıdır.Bir diyardan bir diyara intikal etmesi , amel sahifelerinin dürülmesi, zaman ve tövbe’nin kesilmesidir.Peygamber efendimiz (sav)şöyle buyuruyor:”Şüphesiz ki Teala can boğazdan çıkmadığı sürece tevbeleri kabul eder.”

[Belgin]

ÖLÜM MUSİBETLERİN EN BÜYÜĞÜDÜR

Ölüm musibetlerin en büyüklerindendir.Bütün noksan sıfatlardan münezzeh olan musibeti şöyle isimlendirir :

فَأَصَابَتْكُم مُّصِيبَةُ الْمَوْتِ [المائدة:10].

ölüm (emareleri de) size gelip çatmışsa,

Kul itaatkar olup ölüm geldiği zaman neden daha fazla itaat etmedim diye pişman olur.Kul günahkar olduğu zaman günahlarına tevbe edip yeniden Salih ameline başlamak için dünyaya dönmeyi arzular.Bu ne kötü bir durumdur. Teala şöyle buyuruyor:

وَإِن يَسْتَعْتِبُوا فَمَا هُم مِّنَ الْمُعْتَبِينَ [فصلت:24]

eğer hoşnutluğa dönmek isterlerse bile artık onlar hoşnut edileceklerden değildirler.

حَتَّى إِذَا جَاء أَحَدَهُمُ الْمَوْتُ قَالَ رَبِّ ارْجِعُونِ (99) لَعَلِّي أَعْمَلُ صَالِحاً فِيمَا تَرَكْتُ كَلَّا إِنَّهَا كَلِمَةٌ هُوَ قَائِلُهَا وَمِن وَرَائِهِم بَرْزَخٌ إِلَى يَوْمِ يُبْعَثُونَ[المؤمنون:100-99]

Nihayet onlardan (müşriklerden) birine ölüm gelip çattığında, "Rabbim, der, lütfen beni (dünyaya) geri gönder,"

"Ta ki, boşa geçirdiğim dünyada iyi iş (ve hareketler) yapayım." Hayır! Onun söylediği bu söz (boş) laftan ibarettir. Onların gerisinde ise, yeniden dirilecekleri güne kadar (süren) bir berzah vardır.

ÖLÜMDEN İBRET ALMAK:

Rivayet edilir ki:Bedevinin biri devenin üzerinde giderken deve çöktü ve öldü.Bedevi deveden indi etrafında döndü düşündü ve şöyle dedi:

Niçin gitmiyorsun?

Niçin yürümüyorsun?

Azaların tamamken,uzuvların sağlamken bu ne hal?

Seni taşıyan , seni yere yığan şey,senin hareket etmeni engelleyen şey nedir? dedi ve bu olaydan şaşırmış bir şekilde bu hali düşünerek oradan ayrıldı.

İbni Semmak şöyle dedi: Heyecanlı bir şekilde balık avlamaya gelen avcı ağını denize attı ve ağdan bir insan kafatası çıktı.Avcı ona baktı ve ağlayarak şöyle dedi:

Eğer azizsen izzetin seni terk etmedi mi?

Zenginsen zenginliğin seni terk etmedi mi?

Fakirsen fakirliğin seni terk etmedi mi?

Cömertsen cömertliğin seni terk etmedi mi?

Kuvvetliysen kuvvetin seni terk etmedi mi?

Alimsen ilmin seni terk etmedi mi? Adam bunları tekrarlayarak ağladı.

[Belgin]

LEZZETLERİ BOZANI (ÖLÜMÜ) ÇOKÇA ANIN!
Kıymetli kardeşim:

Peygamberimiz(sav)ölümü çokça zikretmeye teşvik etti ve şöyle buyurdu:”Lezzetleri bozanı (ölümü) çokça zikrediniz.”

İmamı Kurtubi şöyle der:Bizim ulemamız Peygamberimizin (sav)lezzetleri bozan şeyleri çokça zikredin sözü hakkında şöyle diyor.Bu söz veciz ve seçilmiş bir kelamdır.Bu söz kitapçıkların çoğunda toplanmış ve yazılmıştır.Ölümü zikretmek ve hatırlamak kişinin zevkini kaçırır ve bulandırır,gelecek içinde temennileri engeller ve düşündüğü şeyleri de terk ettirir.Fakat gafil kalpler anlamlı bir vaaza sohbete ihtiyaç duyarlar, lafızları da süsler ve zevklendirirler. Ancak bu hal Teala’nın buyurduğu kelamıyla birlikte Peygamberimizin buyurduğu hadislerledir.

Hz.Ömer(r.a) şöyle buyurdu:Ensar dan bir adam kalktı ve şöyle dedi:”Ey ’ın nebisi! İnsanların en akıllısı ve en tedbirlisi kimdir?” diye sordu.Peygamberimiz de:”Ölümü çokça zikreden ve onun için hazırlanan kişiler akıllıların ta kendileridir.İşte bunlar ne dünyanın şerefini nede ahiret’in şerefini kaybettiler.” buyurdu.

ÖLÜMÜ HATIRLAMANIN FAYDALARI
Sevgili kardeşim:

Ölümü zikretmenin pek çok faydaları vardır.Onlardan bazıları şunlardır.

1-Kabre inmeden önce ölüm için hazırlanmaya teşvik eder.

2-Ölümü hatırlamak uzun emeli köreltir.Gafletin en büyükleri de uzun emelden kaynaklanmaktadır.

3-Şüphesiz ki ölümü hatırlamak dünyadan el çektirir ve aza kanaat ettirir.Enes Bin Malik (r.a)dan rivayetle Peygamberimiz (sav) bir meclis gülerken onların yanına uğradı ve şöyle buyurdu:Lezzetleri bozan şeyleri çokça zikrediniz.Kendinizi hesaba çekiniz dedi ve şöyle buyurdu:Sizden geçimi dar olan biri ölümü düşünmez ki , ancak onun geçimi genişler.Mutlu bir an yok ki ancak ölümü hatırlama ile hazinleşir.

4-Ahirete rağbet ettirir ve itaate çağırır.

5-Kul üzerinde ki dünya musibetlerini hafifletir.

6-Dünya lezzetlerini , şımarıklığı ve azgınlığı engeller.

7-Ölüm kendisine gelmeden tevbe etmeye azmettirir ve itaat şevkini açar.

8-Kalbin incelmesine ve gözün yaşarmasına sebep olur. Heva hevesten uzaklaştırır dine sımsıkı sarılmasına vesile olur.

9-Zulmü ve kibri terk ettirip tevazuya çağırır.

10-Özrü kabul etmeye , kardeşlerine karşı müsamahalı olmaya ve cömertliğe çağırır ve hazırlar.

İmamı Kurtubu şöyle dedi.İslam uleması ölümün belli bir yaşı , belli bir zamanı belli bir hastalığı olmadığı hususunda karar birliğine varmışlardır. Bütün bunlar insanı ölüme hazırlamak için bir imtihandır.

Yezid Rakkaş nefsi için şöyle diyor:

Yazıklar olsun sana ey Yezid , öldükten sonra senin için kim namaz kılacak?

Öldükten sonra senin için orucu kim tutacak?

Öldükten sonra Rabbinin razı olacağı şekilde kim hayat sürecek? Sonra şöyle devam ediyor:Ey insanlar!Neden halinize bakıp da ağlamıyorsunuz? Ölüm size geleceği halde , kabir eviniz olacağı , toprak yatağınız olacağı , kurtçuklar arkadaşınız olacağı halde niçin halinize ağlamıyorsunuz.Bununla beraber insanı büyük felaket bekliyor.Acaba halimiz nasıl olur? dedi ve ağladı.

Ömer bin Abdulaziz alimleri topluyordu ve ölüm kıyamet ve ahiret hususunda müzakere ediyordu , onlarda içlerinden biri ölünceye kadar ağlıyorlardı.

Alimlerin biri şöyle diyor:Kim ölümü çokça zikreder , hatırlarsa o kişiye üç şey ikram edilir:

A)Tevbede acele etmek.

B)’ın verdiği nimete karşı kanaatkar olan bir kalp.

C)’a kulluk etmede azim ve sabırla devam etmesi.

Kim de ölümü unutursa üç şeyden mahrum bırakılır:

A) Tevbede tembellik edip ihmalkar davranmak.

B) Elindekine kanaat etmeyip yapılan taksimata razı olmayı terk eder.

C) ’a kulluk etmede de bir tembellik uyuşukluk meydana gelir.

[Belgin]

ÖĞÜT:

Ey bu dünyada mağrur olan kişi ölüm ve ölüm sarhoşluğu hakkında tefekkür et,onun acılığını ve zorluğunu düşün.Ölüm kalpleri hüzünlendirmeye,gözleri ağlatmaya,emniyeti,güvenirliği bölüp parçalamaya yeter.

Ey mal biriktirip toplayan kişi çalışıp biriktirdiğin inşa ettiğin maldan sana ne kaldı.Senin bedenin toprak ve kurtçuklar içindir, nerde topladığın mal, seni azaptan kurtardı mı?Bilakis hayır!Hamd etmeyip terk ettiğin şeyler seni terk etti.İstiğfar etmediğin günahların senin önüne geçer.

Teala’nın :
وَلَا تَنسَ نَصِيبَكَ مِنَ الدُّنْيَا [القصص:77]

ama dünyadan da nasibini unutma!
Ayetinde ki nasibi,kefen olarak tefsir eden müfessirler ne güzel söylemişler.Bu ayet

وَابْتَغِ فِيمَا آتَاكَ اللَّهُ الدَّارَ الْآخِرَةَ [القصص:77]

"'ın sana verdiğinden (O'nun yolunda harcayarak) ahiret yurdunu gözet,

Ayetinin devamında ki öğüttür.Yani Teala’nın dünyada vaat ettiği cennettir.Müminin hakkı ahirette fayda verecek şeyleri dünyadayken kazanmasıdır.Müfessirler sanki bu ayetin tefsirinde şöyle diyorlar.Malını terk etmeyi dünyadan da nasibin olan kefeni almayı unutma.

ÖLÜMÜ UNUTMAMA YOLLARI
1-Kabirleri ziyaret etmek.Peygamberimiz (sav) bu konuda şöyle buyuruyor:Kabirleri ziyaret ediniz çünkü o size ahireti hatırlatır.

2-Gasilhanelere gidip ölülerin nasıl yıkandığına bakmak.

3-Ölümü hatırlatmak için hazırlanmış risaleleri okuyup faydalı film ve belgeselleri ibretle izlemek.

4)Cenaze taşımak,cenaze namazı kılmak ve ölüyü defnetmek.

5-Kuran okumak özelliklede ölümü hatırlatan ayetleri okumak

وَجَاءتْ سَكْرَةُ الْمَوْتِ بِالْحَقِّ [ق:19]

Ölüm sarhoşluğu gerçekten geldiğinde,

6-Hastalık ve yaşlılık.Çünkü bunlar ölüm meleğinin habercisidir.

7-Zelzele , sel , toprak kayması , tsunami gibi yer yüzü felaketlerinden ders çıkarmak.

8-Kendilerine bir musibet düçar olması veya ölümle fani olmuş geçmiş ümmetlerin ibretli tarihini okumak ve ders almak.

[Belgin]

SEKERÂTI MEVT (ölüm sarhoşluğu) İN ZORLUĞU

Müslüman kardeşim:

Ölecek kişi çektiği acıdan dolayı zevkleri ve yapılan tedavileri bilemez.Ölecek olanın sesi kesilir çektiği şiddetli elemden dolayı kuvveti tükenir bu durumda kalbine ağır gelir.Melekler gelir ölüm bedenin uzuvlarını halsiz düşürür ve bitkin hale getirir.Her organı zayıflatır dua etmek için kuvveti kalmaz.Akıl baştan gider diller lal olur gözler görmez olur.İstirahat etmek ister fakat inilti ve sıkıntıdan dolayı buna güç yetiremez.Eğer kuldan ruh çekilip alınırken veya o sıkıntı halinde onu işitmeye güç yetirse göğsündeki ve boğazında ki gargaradan dolayı zayıf düşer.Uzuvlar sekerat halinde olup melek gelip can boğaza geldiği zaman işte o anda göz dünyaya ve içindekilere bakmaya güç yetiremez.Eğer hüsrana uğrayanlardan ise o şahsı bir pişmanlık ve hasret kuşatır.Yok takva sahibi ise kişiyi sevinç ve ferahlık kuşatır.

Hz.Aişe (ra’ha)’dan rivayetle Peygamberimizin yanında içi dolu bir kab su dolu olduğu halde elini o kaba girdiriyordu ve mübarek yüzlerine mesh ediyordu;ve şöyle diyordu:’tan başka ilah yoktur ve her ölecek kimse için bir sekerat ve sarhoşluk vardır.Peygamberimiz( sav)irtihal halinde iken:”Ey ’ım! Sekeratı mevtte bana yardım et.”diye buyurdu.

Sekerat:Sıkıntı ve şiddetli bir şekilde acı çekmektir.

Teala Nebilerinin derecelerini yükselttikçe yükseltir ve derecelerini tastamam yapar.

Ey kötülükleri çekinmeden yapan ! Yarın yaptıklarını göreceksin.Haramları yırtıp korkmadan yaptığında düştüğün zelilliğe ne zaman pişman olacaksın.Çekinmeden yaptığın çirkin işlerden ne zaman korkacaksın.

ÖLÜM MELEĞİ
Bazı haberlerden rivayetle Nebilerden (a.s) bir kısmı ölüm meleklerine şöyle dedi: “Senden önce insanların sakındığı bir uyarıcı gelmedi mi ?”O da: “evet geldi.” dedi.O gelenler baş ağrısı , hastalık , yaşlılık , dertler , gözün görmemesi ve kulağın duymamasıdır.Ademoğluna uyarıcılar gönderildiği halde yaptıkları en büyük özür ’ın da buyurduğu gibi

وَمَا كُنَّا مُعَذِّبِينَ حَتَّى نَبْعَثَ رَسُولاً [الإسراء:15]

Biz bir Peygamber göndermedikçe, hiç kimseye azab edecek değiliz.

وَجَاءكُمُ النَّذِيرُ [فاطر:37]،

Hem size uyarıcı da gelmişti.

Bu ayetler hususunda bazı tefsirciler o uyarıcı Kuran’dır dediler , bazıları peygamberlerdir dediler , bazıları da yaşlılıktır dediler.

NASIL ÖLDÜLER…

Müslüman kardeşim:

Bil ki güzel son zahiri istikametle ve batının Salih olmasıyla mümkün olur.Kötü son ise aklın fesada uğramasıyla mümkün veya büyük günahlara ısrar edip devam etmekle olur.Bu durum kişiye ölüm gelip galip gelinceye kadar galip gelir veya istikamet üzere olup halini değiştirir.

ÖRNEKLER:
Bir adam ölüm halinde iken ona la ilahe illallah de dendi kişi simsardı üç buçuk,dört buçuk diyordu.o kişi üzerine simsarlık galip geldi ve bu hal üzere öldü.

Başka birine kelime-i tevhid getir dendiği zaman o da falanın evini düzeltin yapın falanın bahçesinde çalışın gibi laflar söyledi.Taki ölünceye kadar.

Şarap mübtelası olan birine sekerat halinde la ilahe illallah de dendi, o da için ve bana da içirin ’tan afiyet diliyoruz dedi.

Ölmek üzere olan birine kelime-i tevhid söyle dediler o kişi de zengin olduğu için ben zenginim dedi.

ÖRNEKLER:

Muhammed bin Münkedir ölüm halinde iken Saffan bin Selim yanına geldi ve şöyle dedi.Ey ın kulu! “Ölüm sana meşakkat veriyormuş gibi görüyorum.” dedi.Muhammed bin Munkedir’in yüz hali sekerat halindeki kişinin bir yüz hali gibi değildi.Yüzü nur gibi parladı.Sonra:”Ey Saffan! Eğer sen benim gördüğümü görseydin senin gözün kör olurdu.” dedi ve sonra öldü.

Muhammed sabit bin Mennan şöyle dedi:Babam ölüm halinde iken yanına gittim ve şöyle dedim:”Ey baba! La ilaha illallah de.” Dedim.O da:”Ey oğlum! Benim yanımdan git.” dedi.”Ben zikir yapıyorum.” diye altı veya yedi defa bunu tekrarladı.

Abdurrahman bin Esved gelince ağladı , ona niçin ağlıyorsun dendiğinde oda şöyle dedi:”Namaz ve oruçlarıma üzülüyorum.” dedi ve ölene kadar kuran okudu.

Müezzin Amir bin Abdullah ölüm sekeratında iken:”Beni mescide götürün.” dedi ,imamla akşam namazına başladı ve namaz kılarken rükuda öldü.



Ölüm ne güzel şey budur perde arkasından haber

Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber.....

[Belgin]

Müminin Ölümü:

1. Kaçınılmaz olduğunu bildiği ve yaşamı süresince hazırlık yaptığı ölümle karşılaşır.

2. Canını almaya gelen melekler ona selam verip, onu cennetle müjdelerler.

3. Melekler güzellikle canını alırlar.

4. Ruhu bedeninden yumuşakça çekilip alınır.

5. Arkasından gelecek müminleri müjdelemek, 'ın vaadinin hak olduğunu ve müminler için bir korku ve üzüntü olmadığını haber vermek ister. Ama buna izin verilmez.

İnkarcının Ölümü:

1. Hayatı boyunca kendisinden kaçıp durduğu ölümle buluşur.

2. Ölümü şiddetli sarsıntılar içinde olur.

3. Melekler, ellerini ona doğru uzatır ve onu alçaltıcı ve yakıcı bir azapla müjdelerler.

4. Melekler, yüzüne ve sırtına vura vura canını alırlar.

5. Ruhu en derinden acıyla sökülür.

6. Ruhu köprücük kemiklerine kadar çekilir ve son müdahale yapılır.

7. Canı o inkar içindeyken zorluk içinde çıkar.

8. Ölümle yüzyüze geldiği andaki imanı ve tevbesi kabul edilmez.

9. Gerçeği görmenin verdiği büyük pişmanlık içinde 'tan kendisini dünyaya geri çevirmesini ve kaybettiği ömrünü telafi etmeyi talep eder. Ama şansını kaybetmiştir. Bu isteği kabul edilmez.

[NUR]

keşke ölüme üstadın bakabildiği gözle bakabilseydik:

ölüm güzel şey, budur perde ardından haber,

hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber?

nfk.

[antivirüs]

كُلُّ نَفْسٍ ذَائِقَةُ الْمَوْتِ

her nefis ölümü tadacaktır.

[yavuzi]

ölümden ders alanlara ne mutlu