Banka soyguncusu /İbrahim İnecik

[İBRAHİM İNECİK]

Banka soyguncusu /İbrahim İnecik

Liseden mezun olacağı sene idi , meslek lisesinde okuyordu ve büyük hayalleri vardı , Tıp okuyacak memleketteki en iyi beyin cerrahı olacaktı ;
Beş çocuklu bir ailenin büyük oğluydu , geride bıraktığı 18 yıllık ömrünün tamamında yokluk çekmiş sürekli bi meslek sahibi olup babasını , ailesini bu yoksunluktan yokluktan kurtarmak , kardeşlerine iyi bir gelecek sağlamak gibi hayaller kuruyordu..
Derken Memlekette bir kaos havası oluştu ve Darbeciler 28 Şubat'ı gerçekleştirdi . Sırf Milleti Dinden iman'dan uzaklaştırmak için yaptıkları zulumlere birde eğitim dünyasını eklediler . Meslek liselerine kat sayı uygulaması gibi saçma bir düzeni yerleştirdiler .
Tam sınava gireceği sene üniversite , Tıp , Cerrahlık hayalleri kurduğu bir anda , Zalimlerin zulmünden oda nasibini almıştı.
Sınava girdi .. Sonuçlar açıklandığında eski sisteme göre istediği bölüme girebiliyorken şimdiki sistemde iki yıllık tekniker olabiliyordu.
Sisteme isyan etti ve karşı çıktı , bir daha ki sınava daha çok çalışıp istediği bölüme girecekti bunu koymuştu bir kere kafasına.
Ama , hayat onun istediği mecrada akmıyordu.
İş hayatına atıldı , elinde sermayesi , mesleği olmayan 19 yaşında bir genç idi artık ve hayat tüm zorluğu ile onu bekliyordu..
Tekstil atölyelerinde çalıştı , araba temizleme işleri , inşaatlarda ..
hemen hemen tüm zorlu işlerin tadına bakmıştı ve bu arada kardeşleri'de okuyordu artık hem kardeşlerinin okuması için babasına yardım edecek hemde hayallerinin peşinden gidecekti...
Tüm bu koşuşturmacaların arasından yıllar su gibi akıp gidiyordu..
Erkek kardeşi liseyi bitirmiş üniversite sınavlarında başarılı olmuş ve artık Onun hayallerini kardeşi devam ettirebilecekti şimdi tek amacı tek gayesi kardeşlerini okutabilmek hiç değilse kendisinin yaşadıklarını kardeşlerinin yaşamaması içindi çabası...
bir seneye yakın bir zamandır kendine ne bir çift ayakkabı nede gömlek alabilmişti aldığı maaş ancak kardeşlerinin okul masrafı ve ailenin geçimi için yetiyordu .
Sıcak bir temmuz günü çalıştığı inşaatın şantiye şefine bir telefon geldi ; Ona idi telefon arayan annesi..
- Evladım ne olur çabuk gel kardeşini hastahaneye kaldırmışlar...
- ne diyorsun anne , hangi hastane ne oldu ..
-..
-...
kan ter içinde hastahaneye vardığında , kardeşini , Canını , ciğerparesini bir odaya almışlar başı sargılar içinde yoğun bakımda kimseyi yanına almıyorlar ,
Annesi babası diğer kardeşleri çökmüşler duvar diplerine ve dünya üzerlerine çökmüş gibi....

- Doktor bey nesi var kardeşimin ?
- sizinle açık konuşacağım
- elbette
- Kardeşinizin beyninde tümör var ve acil alınması gerekiyor Ameliyat olması gerekiyor
- tamam yapın o halde neyi bekliyorsunuz .
-Yalnız ameliyat çok masraflı ..
- yani ?
- Parayı yatırmadan ameliyat edemiyoruz
- !! ne kadar
- 300.000 tl
- Tamam bulacağım !! siz kardeşimi kurtarın !!
-....

Hastaneden koşar adım çıktı ne yapacağını bilmez bir haldeydi , kime gidecekti kimden isteyecekti bu kadar parayı ..
Aklına devlet geldi , Vali kaymakam belediye başkanı vs vs...
hemen yola koyuldu önce vali konağına , ama vali ile görüştürülmedi , ordan kaymakamın makanına güç bela bağıra çağıra zorla girdi odasına derdini anlattı ..
Kaymakam bi miktar yardım edebiliriz dedi , yarım miktarı 10.000 tl .. Asla yetmeyecek bir para ordanda umutsuz ayrıldı
akşama kadar dolaştı ne kadar varlıklı kişi varsa ulaşmaya çalıştı ama nafile.. tüm kapılar yüzüne kapanıyordu ve vakit sürekli ölüm'e akıyordu....


Tekrar hastaneye döndü , ailesi orda , doktor onu görünce sordu bulabildin mi parayı diye hayır manasında başını salladı..
Doktor
- iki güne ameliyat yapılmazsa kardeşin ölecek ; dedi..
Çaresiz bir haldeydi , Canı ciğerparesi karşısında ölüyordu ve elinden hiçbir şey gelmiyordu .
Dışarı çıktı .. amaçsızca dolaşıyordu sokakları ..
Gözleri lüks lokantalarda kahkaha ata ata yemek yiyen eğlenen insanlara takıldı .. sonra evsizleri sokak çocuklarını gördü..
- hayat ; dedi kendi kendine..
- birileri zevk sefa yaşarken gözleri köreliyor..görmüyor diğer insanları..
Sonra bi bankaya takıldı gözleri..
dakikalarca izledi.. boş boş anlamsızca bakıyordu , ama
içinde bir şeyler kıpırdamıştı.
Madem sistem elimden önce benim hayallerimi çaldı , sonra kardeşimin hayatını alıyor elimden , bende bu sistemi kalbinden bıçaklayacağım . dedi.. ve uzaklaştı...

Ertesi sabah , 12:30 civarı ..

Yüzü maskeli bi adam bankanın kapısından içeri girdi elinde bir tabanca önce güvenlik memurunu etkisiz hale getirdi . sonra hızla kasaya yönelip kasada ne var ne yoksa elinde ki torbaya doldurdu .
ve hiç beklemeden çıktı gitti. herkes şaşkın herkes şok içindeydi çok kısa bir zaman içinde yaklaşık iki dk içinde koskoca bankayı soymuştu ve hiç kimse müdahale edememişti.
Polis her yerde onu arıyordu


iki saat sonra ..

Telefondan bir arkadasını aradı , buluştular ,
Arkadaşı gelmeden önce aldığı paraları saymıştı 450.000 civarında para vardı içinden 300.000 tl alıp arkadasına verdi hesabına yatırmasını ve kardeşinin ameliyat olmasını sağlaması için..
Arkadaşı güvenilir sağlam bir adam idi. ve dediği gibi yaptı.

5 saat sonra polis izini bulmuştu peşindeydi ama o kardeşi ameliyat olmadan onu görmeden teslim olmak istemiyordu. Kaldığı evi polis kuşatmış teslim olmasını istiyordu o önce nüfus kağıdını ve kimliğini belli edecek herşeyi yakmış . çünkü kimliği açığa çıkarsa ameliyattan önce aldığı paraya el konulabilirdi . kimliksiz olması ona ameliyat için zaman kazandıracaktı..
düşündü.. düşündü.. uzun müddet etrafı çevrilmiş namlular üzerinde , elinde kuru sıkı bir tabanca , kardeşi ameliyatta .. son kez onu görmek istedi..
Kapıyı açtı ve tüm gücüyle koşmaya başladı , elinde ki silahı gören polislerde kurşun yağmurunu başlatmıştı ..
İlk kurşunu , koluna , ikincisi omuzuna üçüncüsü sırtına bir diğeri bacağına ve en son kurşun boynuna isabet etmişti.
Kan revan içinde yere yuvarlandı..
sağ eline baktı parmakları yoktu merminin biri uçurmuştu...
etrafına toplanan polisler ambulans istediler etrafta meraklı kalabalık birikmişti , herkes farklı seyler anlatıyordu bir birine..gazeteciler televizyoncular haber için oradaydı ..
tüm bu kalabalığın içinde gözü parayı teslim ettiği arkadaşına takıldı ..
Ağlıyordu ve başını ''tamam'' anlamında sallıyordu ..
Anlamıştı Kardeşinin ameliyatı başlamış ve hayatı kurtulacaktı..
Her ne kadar kendi ölse de....


Sonra gökyüzüne dikti bakışlarını.. bulutlara , bulutların da ötesine baktı .. oradan beyazlara bürünmüş biri yada birileri yaklaşıyordu Tebessüm etti , elini uzattı ve dünyada ki alacağı nefes bitmişti.....


İbrahim İNECİK

[Linkler Ziyaretçilere Kapalıdır.Giriş Yap Veya Üye Olmak için TIKLAYIN...]

[İBRAHİM İNECİK]

Sistemin kalbine Kasdetmedikçe ; büyürsün ama İnsan olamazsın....

[Medine-web]

kaynağı beşer olan her sistem "bencil" dir.tüm beşeri sistemler bisiklete binen çocuk gibidir,durduğu an devrilir.devrilmemek için çevirecek dah çok daha daha...bu bakımdan el küfrü miletun vahidetun(küfür tek millettir).aşağı yukarı hepsi aynıdır,ortak noktaları yaşatmak değil yaşamaktır.
cumhuriyet tarihinin tüm darbeleri,kan kin ölüm göz yaşı üretmiştir.mazlumlar zalimler...biri tokluktan çatlayıp öldü diğer açlıktan.darbecinin dediği gibi,idam ederken kura çekerdik,bir sağdan bir soldan denge sağlansın diye.."sanığın hemen idamına delillerin daha sonra toplanmasına karar verilmiştir." beşeri sistemin zalim hukuklarına yabancı değiliz.
aslında zalimler ödlektir,gölgelerinden bile korkarlar.onları besleyen bilinçsiz kişiliksiz onursuz koyun sürüleridir.ortadoğuyu yıllardır sümüren,sümürdikçe semiren satılık zalimlerin yıkılmaz denilen saltanatları bir bir yıkıldı yıkılmaya devam ediyor.hayatı boyunca kuş sütü ve tüyü konforunu yaşayanlar sokakta it gibi linç edilerek öldürüldü.bazen mazlumun ayağa kalkması ile,bazen de başka bir zalimin diğer zalime musallat olmasıyla ortadan kaldırıldı.
saddamı irana saldırtanlar,halepçede kürt katliamı yaptırtanlar,bir gün koyun sürülerine kurtarıcı gibi geldi ortadan kaldırdı.öyle kurtarıcı gibi geldiki karılarının karnına veledi zina bırakarak gittiler..koyunluk devam etti tabi.
nuseyrileri semirtenler,esedlerine hama kürt katliamını yaptırdı..yakında kurtarıcı olarak gelecekler.koyun sürülerine düşen gene alkış tufanı.
koyun koyun oldukça,merkep merkep oldukça sömürecek,binecek birileri mutlaka çıkar!
bence devletin ergenekonu ile pkk nın ergenekonu ortadan kaldırılırsa,semirenler ile hesaplaşılırsa sümürenlerin bayramı çifte olur.birileri şu balans ayarcılara ayar verse sorun kalmaz.dahası beşeri sistemlerin bencil politikası ilahi sitemlerin sencil atmosferine ramak kalır.
Allah koyunlara hidayet nasip buyursun İbrahim.

[İBRAHİM İNECİK]

Amin İnş.. Evet maalesef.. Ülkemiz ve halklarımız sistemin kölesi ve bu köleliğin farkında değiller. Kölelik ellerin ayakların zincirle bağlanması değildir asıl kölelik fikirlerin bağlanması esaret altına alınmasıdır